BAŞKASININ HAYATLARI BÖLÜM 9 - KARIM VE BALDIZ II
BAŞKASININ HAYATLARI BÖLÜM 9 - KARIM VE BALDIZ II
Salonda öpüşüyordu çocukla usul usul. Oğlan biraz hızlanmak istiyor ama Nurcan biraz yavaş davranmasını istiyor, elini itiyordu. Çocuk geri çekince kendini yine işveleniyor, oğlanı cesaretlendiriyor ama çocuk atağa kalkınca da onu tekrar yavaşlatıyordu. Kukla gibi oynuyordu çocukla. Mini eteği kasıklarına kadar sıyrılmış olmasına rağmen çocuğun eli hala baldırlarının içine dahi gidememişti. Belki biraz göğüsleri... Ama onun haricinde ellememişti hiç. Çocuk arada birşey diyecek olsa. "Sessiz ol.. ablam uyanmasın" diye çocuğu susturuyordu da.
O sırada karım Nurcan, üzerinde sadece tanga ve sütyen ile uykudan uyanmış gibi daldı salona "kızım sen yatmadın mı hala" diyerek. Tabi ikisini öyle görünce şoka girdi. Oğlan da karımı öyle görünce şoka girdi. "Bak enişten duyacak, ikimizi de kesecek, adam seyahatte diye yine eve erkek getirmişsin, evliliğimi bitireckesin kızım" diye hışımla seslendi. "Aman ablaa. iyice rahibe yaptınız beni, hem bak Murat çok yakışıklı. öyle oynaşıyoruz" diye kikirdedi baldız. "Şey ben gideyim" diye ayaklanmaya çalıştı çocuk. "Neyse artık, bakın keyfinize" dedi karım. Oğlan bu kez şaşırmıştı. Salondan çıkıp mutfağa geçti karım. Çocuk birşeyler diyecekti ama Nurcan çocuğun dudaklarına yapıştı. "Merak etme... ablam anlayışlı kadındır" diye gülüp öpüşmeye devam etti. "Güzel kadın ama, taş gibi valla. Eniştem hep uzakta." diye ekledi sonra. "Ondan yapıyor böyle, kendi ateşini söndüremiyor, beni de engelliyor" diye devam etti ve çocuğun dudaklarına yapıştı yine. "Taş gibi kadın valla, yazık" diyebildi oğlan. O arada çocuğun eli baldızın kadınlığına ulaşmıştı ilk defa. Baldız hiç ses çıkarmadı bu kez. Oğlan kilodu kenara sıyırdı. Baldız bacaklarını iyice iki yana açtı. Çocuk bu kez koltuktan inip başını Nurcan'ın bacaklarının arasına soktu. Elleri de göğüslerine ulaşmıştı baldızın. Karım o sırada bunları geriden seyrediyordu. Çocuğun sırtı dönük olduğu için görmüyordu. Nurcan biraz keyfini çıkardı kadınlığının yalanmasının. Sonra çocuğu kendine çekti. öpüşmeye başladılar. Çocuk pantolunun fermuarını açtı ve aletini dışarı çıkardı. Nurcan eline alıp sıvazlamaya başladı. "Hadi ağzına al" diye mırıldandı çocuk. "Hiç yapmadım ki!" diye yanıtladı baldız. "Ya işte dondurma yalar gibi yala" dedi çocuk. Nurcan başını oğlanın aletine eğdi ve acemice birkaç dil darbesi attı. Oğlanın yüzü asılmıştı. "Bak dondurma yalar gibi işte, dilini bastırmadan, bırak üzerinde kaysın" diye seslendi.
"Gerizekalı. Hem sevişecem diyorsun, hem oral seks bilmiyorsun" diye daldı karım salona üzerinde saten bir gecelikle. "Ablaaa" diye kızdı Nurcan. "Kızım, ağzına iyi almazsan işin zevki kalmaz, bak iki gün sonra terk ederler seni.." diye seslendi karım. Oğlan aletini saklamaya kalktı önce. "Gerek yok, bu beceriksizi daha önce de sevişirken gördüm" dedi karım. "Kavra bakayım şu yarrağı sapından önce" diye iyice yaklaşıp yanlarına oturdu karım. "Böyle mi?" diye sordu çocuğun aletini yarım yamalak kavrarken. "Hah. Tam işte bu... Yeni gelinin siki tuttuğu gibi" diye boşuna dememişler. "Kızım, şöyle kavra sağlamca" diye elini uzattı karım çocuğun aletine ve sapından kavradı. "Böyle işte" diye birkaç kez de sıvazladı yukarı aşağı. Çocuğun gözleri yuvasından fırlamıştı. "AL şunu eline" diye seslendi baldıza karım çocuğun aletini bırakırken.
Nurcan kavradı bu kez karım gibi. "Nasıl, bu iyi oldu mu? İsmin neydi bu arada?" dedi çocuğa. "Murat" diyebildi. "Hah. Murat, nasıl böyle. iyi di mi?" dedi. Çocuktan hiç ses çıkmadı. "Şimdi bir iki sıvazla yukarı aşağı" diye seslendi karım. Nurcan beceremedi yine. Elini çekti. Karım yakaladı çocuğun aletini. "Bak böyle" diye kavrayıp sıvazladı usulca. "Ağır ağır yapacaksın" diye gösterdi. Sonra elini çekip tükrükledi ve tekrar kavradı çocuğun aletini. "Bak böyle kaygan olur. zevk verirsin. Ama çok oynama, sonra senin eline tükürür" diye güldü. "Al şu yarrağı bakayım eline" diye seslenince baldız uzanıp çocuğun aletini kavradı tekrar. Birkaç kez sıvazladı. "Bak bu oldu değil mi Murat?" diye sorunca "Evet, daha iyi" diye yanıtlayabildi çocuk. "Şimdi eğil, başını ağzına al" dedi. Nurcan eğildi. Başını ağzının içine aldı ama karım hemen seslendi. "öyle değil geri zekalı" diye çocuğun aletini eline alıp eğildi ve başını ağzına sokup hızlıca somurdu ve birkaç dil darbessi attı. "Böyle yapacaksın" diye tekrar Nurcan'a uzattı çocuğun aletini. "Seni de böyle deney faresi gibi yaptık ama, kusura bakma artık!" diye seslenince çocuğa "Yok, yani öğretmek lazım tabi" gibisinden birşeyler mırıldanmaya çalıştı. O sırada Nurcan çocuğun aletini soktu ağzına. "Nasıl, öğreniyor mu?" diye sordu karım. "Bu sefer güzel.. çok hızlı öğreniyor... iyi somuruyor" diye geveledi çocuk. "Ama tabi sizin gibi değil yani" dedi. "Teşekkür ederim" diye yanıtladı karım. "Tabi o daha yeni, taze... bizde tecrübe var" diye güldü karım. "Zaten iyi olmasam kocam dışarıda başka kadınlara sarkar. İyi olacağım ki evdekinin kıymetini bilecek. Dışarıdakini sikse de beğenmeyip bana geri gelecek" dedi gülerek. "öpüşebiliyor mu bari?" diye sordu karım çocuğa. "Yani.." diye yanıtladı çocuk. Karım dudaklarına yapıştı çocuğun ve öpüşmeye başladılar. "Böyle mi yoksa yine sınıfta mı kalır?" diye sordu. "Sınıfta kalır" diye yanıtladı oğlan. "Siz ondan çok daha güzel ve alımlısınız" diye uzandı tekrar karımın dudaklarına. Biraz öpüştüler. "Hadi bu da kobay olmanın ödülü olsun" diye güldü karım. O sırada Nurcan iyice coşmuştu oralda. "Kızım dur, adamı ağzında patlatma hemen..." diye durdurdu karım. "Hem sen niye giyiniksin hala" diye seslenince Nurcan ayağa kalktı. "Soy bakalım Murat şunu, senin marifetlerini de görelim" diye güldü karım.
Murat ikiletmeden ayağa kalktı. Ayakta sevişmeye başladılar Nurcan ile ve ikisi de birbirlerini soydular çırıl çıplak kalıncaya kadar. Oğlan Nurcan'ı soyuyor ama resmen karımı beceriyordu gözleriyle. Bizimkinin de saten sabahlığı iyice açılmış, altındaki siyah tanga, kasıkları, irileşmiş göğüs uçlarına kadar herşeyi belli oluyordu zaten. "Hadi geçin bizim yatak odasına, orada rahat rahat sevişin" diye güldü karım. "Teşekkürler abla" diye güldü baldız. Oğlanın elinden tutup bizim yatak odasına götürdü. Karım da salonun ışığını kapatıp benim yanıma geldi Nurcan'ın odasına ekranın başına. Sıra bana gelmişti çünkü.
Balkondan yangın merdivenine, oradan da evin kapısına geçip anahtarla açtım ve girdim. Oğlan yatağın üzerinde baldızı domaltmış arkadan geçiriyordu. Beni fark edince parmağımla sus işareti yaptım. Çocuk donup kalmıştı. Elimle devam et gibisinden işaret ettim. Belimdeki kuru sıkı tabancayı çocuğa gösterip kenara koydum güzelce. Üstümdeki gömleği pantolonu çıkarıp soyundum. "Ben sana demedim mi eve erkek atma, başıma bela olursun" diye bittim baldızın ağzının dibinde. "Abi vallahi" diye birşey söylemeye çalıştı çocuk ama "Koçum, sen işine devam et. Bu orospuyu sikmezsem ben de" diye seslendim. "Ablan nerde lan?" dedim baldıza. "Benim odada uyuyor" diye yanıtladı. "Bak doğru söyle, keserim ikinizi de!" diyince "Abi vallahi evde başka biri olduğunu bilmiyorum, geldik direk yatak odasına attı beni bu orospu" dedi çocuk. "YApmıştır bu orospu," diye aletimi ağzına ittirmeye başladım. "Bunu evire çevire sikelim de aklı başına gelsin orospunun" dedim. "Sen nasıl dersen abi" diyebildi çocuk. Baldızın saçından biraz sıkıp çektim yukarıya. "Gıkın çıkarsa boşarım ablanı, ikinizi de kapının önüne koyarım" dedim. "Tamam enişte" diyebildi baldız. Sonra da ağzına yerleştirdim aletimi. İştahla somurmaya başladı. "Vay orospu, iyi yalıyorsun...ablan gibi..." dedim. Oğlan şaşırmış, hafif gülümsemişti. "Gel biraz yer değiştirelim" diye seslenince çocuğa oğlan çıktı baldızın içinden. Yatağa çapraz yaptık köşede. İkimiz de rahatlıkla yer değiştirebilirdik artık. Ben geçip arkasına girdim kadınlığına. "Ulan baldız harbiden baldan tatlı oluyormuş" diye vurmaya başladım. Oğlan da baldızın ağzını sikiyordu ki, "utanmaz arlanmazlar, ben yan odada uyurken bir de... sen ne zaman geldin de bunu sikmeye başladın pezevenk" diye çığlığı bastı karım. Oğlan bir daha şoka girmişti.
"Abi" diyebildi çocuk. "Ben sana demedim mi sikeceğim kardeşini ikinizi de kapının önüne koyacağım sonunda diye... Bu orospuya eve erkek getirme diye yüz kere söyledim. Yok, kardeşim de genç de... Al sana genç, al sana yarrak" diye hışımla bağırdım karıma. Tam dönüp gidecekti ki "Gel lan buraya" diye seslendim karıma. Hafif kızgın ve ağlamaklı geldi. "Onu sikerken seni de öpeyim, aklınız başınıza gelsin" dedim. Karımın dudaklarına yapışıp baldızın kadınlığına girip çıkmaya devam ettim. "Abi ben gideyim istersen yani karın falan" diye mırıldandı çocuk. Aldırmadım. Nurcan'da iyice asıldı çocuğun aletine. Karımla öpüşmeye devam ettim biraz. Kalçalarını okşadım. O sırada saten geceliğin askılığını düşürüp üstünden. "Yarın boşayacağım bari tadını çıkaralım, değil mi koçum, sikelim mi bunun ikisini sabaha kadar" diye sordum çocuğa. "Abi!" diyebildi çocuk. "Sen sikeceksen kal, sikmem dersen yoldan birini bulup ona siktireceğim bu iki orospuyu" diye seslendim çocuğa. "Abi sonra fenalık olmasın bak!" diyebildi çocuk. "Keyfine bak, bunun ikisi kaşınmış belli." diye güldüm. "Domal lan bacının yanına" diye ittirdim karımı yatağa. "Amın çocuğa ağzın bana..." diye ekledim. "Sik koçum, benim karının amı da götü de açık. ikisine de geçir. "Lan baldız, bacının amını sikecek, sen ağzına alıp temizleyeceksin, götünü sikecek, sen ağzına alıp temizleyeceksin anladın mı beni?" diye seslendim hışımla. "Tamam enişte" diyebildi baldız. "Duydun mu lan orospu, sen de aynısını yapackasın" diye baldızın kalçasına sağlam bir tokat patlattım. "Tamam" diyebildi karım. Baldızın kadınlığından çıkarıp karımın ağzına soktum aletimi. Oğlan biraz ürkmüştü tabi. "Koçum, rahat ol, keyfine bak, amın götün ağzın keyfini çıkar. Evire çevire sikeceğiz bunları" diye güldüm. "Tamam abi" diyebildi çocuk. Hafif tedirginlikle baldızın ağzından çıkardığı aletini karımın kadınlığına yöneltti. "Hah şöyle, sik o amı keyfini çıkar delikanlı" deyince çocuk ittirmeye başladı karımın kadınlığına. "Abi karının amı da sağlammış" dedi vurmaya başlayınca. "Öyledir o orospunun amı, tatlıdır. Yala bak istersen" dedim. Çocuk güldü. Aletini geri çevirip karımın kadınlığına daldırdı dilini. "Abi şeker gibi" diyebildi gülerek. Çocuk havaya çabuk girmişti. Doğrulup şak diye geçirdi aletini karıma "off.. am gibi am" diye mırıldandı. "Abi doyulmaz bu am sikilmeye" diye güldü. Öyledir orospunun amı diye güldüm. Karıma yalattırıp baldıza çakıyordum. Çocuk da aynısını yapıyordu. Baldıza yalattırıp karıma çakıyordu. Çocuk hızlanmaya başladı. Gelmeye yaklaşıyordu anlaşılan. "Bu orospunun ağzına patla, döllerini yedireceğim ikisine de" diye seslenince çocuk aletini baldızın ağzına soktu. Karımı da ters çevirdim. "Yalayın lan, ağzınıza patlatın sikicinizi" diye seslenince karım da baldız da saldırdılar çouğun aletine. İkisi birden yalamaya başlayınca çocuk daha fazla dayanamadı ve patladı karımın ağzına. Baldız ve karım öpüşüp yalaşıp çocuğun spermlerini paylaştılar. Oğlanın da her damlasını somurdular.
Onları öyle görünce ben de baldızın içinde patladım. "Gel lan bacının amını temizle" diye seslenince karıma karım hemen benim önüme gelip ağzını direk Nurcan'ın kadınılığına dayadı. Ben aletimi çeker çekmez de içindekileri somurmaya başladı. Oğlan yatağın kenarına oturmuştu. Baldızın ağzına gidip yerleştirdim aletimi. temizlettim güzelce kendi aletimi de. Sonra karım gelip baldızla öpüşmeye başladı ve spremler yine ağızdan ağıza dolaştı.
"Koçum, sen hadi yoluna bak, bundan sonrası çok karışır, şahit olma" deyince "Abi aman vurma bak karıları, boşarsın zaten yarın" diye salona gitti oğlan. Baldınız ve karımın kalçalarına sağlam birer tokat attım. "Gitsin, o zaman soracağım ben hesabını ikinize" diyerek salona geçtim. Çocuk çoktan üstünü giyinmişti. "Bak burda olanları bir yerde duyarsam, seni bulurum, ona göre akıllı ol tamam mı genç" dedim sertçe. "Abi tamam, bu mahalleden bile geçmem" diyebildi çocuk elimde tuttuğum silahı fark edince. "İyi bakalım, göreceğiz" dedim. Kapıyı açtım. Çocuk kaçarcasına indi merdivenlerden.
Yatak odasına döndüm. Nurcan ve Aysel camdan aşağıya çocuğun koşuşunu seyrediyorlardı gülerek. "Ya kocacım ya.. harbi manyaksın sen" diye güldü karım boynuma sarılıp. "Ama oğlan iyi altına sıçmadı" dedi baldız. "Hepsini kaydettin mi?" diye sordu. "Evet kızım, boşuna mı yerleştirdik bu kadar gizli kamerayı eve" diye güldüm.
Aysel ve ben salona geçtik el ele. Nurcan da mutfaktan 3 tane bira kaptı geldi. Dev ekranda kendi pornomuzu izlemeye başladık yine.
Salonda öpüşüyordu çocukla usul usul. Oğlan biraz hızlanmak istiyor ama Nurcan biraz yavaş davranmasını istiyor, elini itiyordu. Çocuk geri çekince kendini yine işveleniyor, oğlanı cesaretlendiriyor ama çocuk atağa kalkınca da onu tekrar yavaşlatıyordu. Kukla gibi oynuyordu çocukla. Mini eteği kasıklarına kadar sıyrılmış olmasına rağmen çocuğun eli hala baldırlarının içine dahi gidememişti. Belki biraz göğüsleri... Ama onun haricinde ellememişti hiç. Çocuk arada birşey diyecek olsa. "Sessiz ol.. ablam uyanmasın" diye çocuğu susturuyordu da.
O sırada karım Nurcan, üzerinde sadece tanga ve sütyen ile uykudan uyanmış gibi daldı salona "kızım sen yatmadın mı hala" diyerek. Tabi ikisini öyle görünce şoka girdi. Oğlan da karımı öyle görünce şoka girdi. "Bak enişten duyacak, ikimizi de kesecek, adam seyahatte diye yine eve erkek getirmişsin, evliliğimi bitireckesin kızım" diye hışımla seslendi. "Aman ablaa. iyice rahibe yaptınız beni, hem bak Murat çok yakışıklı. öyle oynaşıyoruz" diye kikirdedi baldız. "Şey ben gideyim" diye ayaklanmaya çalıştı çocuk. "Neyse artık, bakın keyfinize" dedi karım. Oğlan bu kez şaşırmıştı. Salondan çıkıp mutfağa geçti karım. Çocuk birşeyler diyecekti ama Nurcan çocuğun dudaklarına yapıştı. "Merak etme... ablam anlayışlı kadındır" diye gülüp öpüşmeye devam etti. "Güzel kadın ama, taş gibi valla. Eniştem hep uzakta." diye ekledi sonra. "Ondan yapıyor böyle, kendi ateşini söndüremiyor, beni de engelliyor" diye devam etti ve çocuğun dudaklarına yapıştı yine. "Taş gibi kadın valla, yazık" diyebildi oğlan. O arada çocuğun eli baldızın kadınlığına ulaşmıştı ilk defa. Baldız hiç ses çıkarmadı bu kez. Oğlan kilodu kenara sıyırdı. Baldız bacaklarını iyice iki yana açtı. Çocuk bu kez koltuktan inip başını Nurcan'ın bacaklarının arasına soktu. Elleri de göğüslerine ulaşmıştı baldızın. Karım o sırada bunları geriden seyrediyordu. Çocuğun sırtı dönük olduğu için görmüyordu. Nurcan biraz keyfini çıkardı kadınlığının yalanmasının. Sonra çocuğu kendine çekti. öpüşmeye başladılar. Çocuk pantolunun fermuarını açtı ve aletini dışarı çıkardı. Nurcan eline alıp sıvazlamaya başladı. "Hadi ağzına al" diye mırıldandı çocuk. "Hiç yapmadım ki!" diye yanıtladı baldız. "Ya işte dondurma yalar gibi yala" dedi çocuk. Nurcan başını oğlanın aletine eğdi ve acemice birkaç dil darbesi attı. Oğlanın yüzü asılmıştı. "Bak dondurma yalar gibi işte, dilini bastırmadan, bırak üzerinde kaysın" diye seslendi.
"Gerizekalı. Hem sevişecem diyorsun, hem oral seks bilmiyorsun" diye daldı karım salona üzerinde saten bir gecelikle. "Ablaaa" diye kızdı Nurcan. "Kızım, ağzına iyi almazsan işin zevki kalmaz, bak iki gün sonra terk ederler seni.." diye seslendi karım. Oğlan aletini saklamaya kalktı önce. "Gerek yok, bu beceriksizi daha önce de sevişirken gördüm" dedi karım. "Kavra bakayım şu yarrağı sapından önce" diye iyice yaklaşıp yanlarına oturdu karım. "Böyle mi?" diye sordu çocuğun aletini yarım yamalak kavrarken. "Hah. Tam işte bu... Yeni gelinin siki tuttuğu gibi" diye boşuna dememişler. "Kızım, şöyle kavra sağlamca" diye elini uzattı karım çocuğun aletine ve sapından kavradı. "Böyle işte" diye birkaç kez de sıvazladı yukarı aşağı. Çocuğun gözleri yuvasından fırlamıştı. "AL şunu eline" diye seslendi baldıza karım çocuğun aletini bırakırken.
Nurcan kavradı bu kez karım gibi. "Nasıl, bu iyi oldu mu? İsmin neydi bu arada?" dedi çocuğa. "Murat" diyebildi. "Hah. Murat, nasıl böyle. iyi di mi?" dedi. Çocuktan hiç ses çıkmadı. "Şimdi bir iki sıvazla yukarı aşağı" diye seslendi karım. Nurcan beceremedi yine. Elini çekti. Karım yakaladı çocuğun aletini. "Bak böyle" diye kavrayıp sıvazladı usulca. "Ağır ağır yapacaksın" diye gösterdi. Sonra elini çekip tükrükledi ve tekrar kavradı çocuğun aletini. "Bak böyle kaygan olur. zevk verirsin. Ama çok oynama, sonra senin eline tükürür" diye güldü. "Al şu yarrağı bakayım eline" diye seslenince baldız uzanıp çocuğun aletini kavradı tekrar. Birkaç kez sıvazladı. "Bak bu oldu değil mi Murat?" diye sorunca "Evet, daha iyi" diye yanıtlayabildi çocuk. "Şimdi eğil, başını ağzına al" dedi. Nurcan eğildi. Başını ağzının içine aldı ama karım hemen seslendi. "öyle değil geri zekalı" diye çocuğun aletini eline alıp eğildi ve başını ağzına sokup hızlıca somurdu ve birkaç dil darbessi attı. "Böyle yapacaksın" diye tekrar Nurcan'a uzattı çocuğun aletini. "Seni de böyle deney faresi gibi yaptık ama, kusura bakma artık!" diye seslenince çocuğa "Yok, yani öğretmek lazım tabi" gibisinden birşeyler mırıldanmaya çalıştı. O sırada Nurcan çocuğun aletini soktu ağzına. "Nasıl, öğreniyor mu?" diye sordu karım. "Bu sefer güzel.. çok hızlı öğreniyor... iyi somuruyor" diye geveledi çocuk. "Ama tabi sizin gibi değil yani" dedi. "Teşekkür ederim" diye yanıtladı karım. "Tabi o daha yeni, taze... bizde tecrübe var" diye güldü karım. "Zaten iyi olmasam kocam dışarıda başka kadınlara sarkar. İyi olacağım ki evdekinin kıymetini bilecek. Dışarıdakini sikse de beğenmeyip bana geri gelecek" dedi gülerek. "öpüşebiliyor mu bari?" diye sordu karım çocuğa. "Yani.." diye yanıtladı çocuk. Karım dudaklarına yapıştı çocuğun ve öpüşmeye başladılar. "Böyle mi yoksa yine sınıfta mı kalır?" diye sordu. "Sınıfta kalır" diye yanıtladı oğlan. "Siz ondan çok daha güzel ve alımlısınız" diye uzandı tekrar karımın dudaklarına. Biraz öpüştüler. "Hadi bu da kobay olmanın ödülü olsun" diye güldü karım. O sırada Nurcan iyice coşmuştu oralda. "Kızım dur, adamı ağzında patlatma hemen..." diye durdurdu karım. "Hem sen niye giyiniksin hala" diye seslenince Nurcan ayağa kalktı. "Soy bakalım Murat şunu, senin marifetlerini de görelim" diye güldü karım.
Murat ikiletmeden ayağa kalktı. Ayakta sevişmeye başladılar Nurcan ile ve ikisi de birbirlerini soydular çırıl çıplak kalıncaya kadar. Oğlan Nurcan'ı soyuyor ama resmen karımı beceriyordu gözleriyle. Bizimkinin de saten sabahlığı iyice açılmış, altındaki siyah tanga, kasıkları, irileşmiş göğüs uçlarına kadar herşeyi belli oluyordu zaten. "Hadi geçin bizim yatak odasına, orada rahat rahat sevişin" diye güldü karım. "Teşekkürler abla" diye güldü baldız. Oğlanın elinden tutup bizim yatak odasına götürdü. Karım da salonun ışığını kapatıp benim yanıma geldi Nurcan'ın odasına ekranın başına. Sıra bana gelmişti çünkü.
Balkondan yangın merdivenine, oradan da evin kapısına geçip anahtarla açtım ve girdim. Oğlan yatağın üzerinde baldızı domaltmış arkadan geçiriyordu. Beni fark edince parmağımla sus işareti yaptım. Çocuk donup kalmıştı. Elimle devam et gibisinden işaret ettim. Belimdeki kuru sıkı tabancayı çocuğa gösterip kenara koydum güzelce. Üstümdeki gömleği pantolonu çıkarıp soyundum. "Ben sana demedim mi eve erkek atma, başıma bela olursun" diye bittim baldızın ağzının dibinde. "Abi vallahi" diye birşey söylemeye çalıştı çocuk ama "Koçum, sen işine devam et. Bu orospuyu sikmezsem ben de" diye seslendim. "Ablan nerde lan?" dedim baldıza. "Benim odada uyuyor" diye yanıtladı. "Bak doğru söyle, keserim ikinizi de!" diyince "Abi vallahi evde başka biri olduğunu bilmiyorum, geldik direk yatak odasına attı beni bu orospu" dedi çocuk. "YApmıştır bu orospu," diye aletimi ağzına ittirmeye başladım. "Bunu evire çevire sikelim de aklı başına gelsin orospunun" dedim. "Sen nasıl dersen abi" diyebildi çocuk. Baldızın saçından biraz sıkıp çektim yukarıya. "Gıkın çıkarsa boşarım ablanı, ikinizi de kapının önüne koyarım" dedim. "Tamam enişte" diyebildi baldız. Sonra da ağzına yerleştirdim aletimi. İştahla somurmaya başladı. "Vay orospu, iyi yalıyorsun...ablan gibi..." dedim. Oğlan şaşırmış, hafif gülümsemişti. "Gel biraz yer değiştirelim" diye seslenince çocuğa oğlan çıktı baldızın içinden. Yatağa çapraz yaptık köşede. İkimiz de rahatlıkla yer değiştirebilirdik artık. Ben geçip arkasına girdim kadınlığına. "Ulan baldız harbiden baldan tatlı oluyormuş" diye vurmaya başladım. Oğlan da baldızın ağzını sikiyordu ki, "utanmaz arlanmazlar, ben yan odada uyurken bir de... sen ne zaman geldin de bunu sikmeye başladın pezevenk" diye çığlığı bastı karım. Oğlan bir daha şoka girmişti.
"Abi" diyebildi çocuk. "Ben sana demedim mi sikeceğim kardeşini ikinizi de kapının önüne koyacağım sonunda diye... Bu orospuya eve erkek getirme diye yüz kere söyledim. Yok, kardeşim de genç de... Al sana genç, al sana yarrak" diye hışımla bağırdım karıma. Tam dönüp gidecekti ki "Gel lan buraya" diye seslendim karıma. Hafif kızgın ve ağlamaklı geldi. "Onu sikerken seni de öpeyim, aklınız başınıza gelsin" dedim. Karımın dudaklarına yapışıp baldızın kadınlığına girip çıkmaya devam ettim. "Abi ben gideyim istersen yani karın falan" diye mırıldandı çocuk. Aldırmadım. Nurcan'da iyice asıldı çocuğun aletine. Karımla öpüşmeye devam ettim biraz. Kalçalarını okşadım. O sırada saten geceliğin askılığını düşürüp üstünden. "Yarın boşayacağım bari tadını çıkaralım, değil mi koçum, sikelim mi bunun ikisini sabaha kadar" diye sordum çocuğa. "Abi!" diyebildi çocuk. "Sen sikeceksen kal, sikmem dersen yoldan birini bulup ona siktireceğim bu iki orospuyu" diye seslendim çocuğa. "Abi sonra fenalık olmasın bak!" diyebildi çocuk. "Keyfine bak, bunun ikisi kaşınmış belli." diye güldüm. "Domal lan bacının yanına" diye ittirdim karımı yatağa. "Amın çocuğa ağzın bana..." diye ekledim. "Sik koçum, benim karının amı da götü de açık. ikisine de geçir. "Lan baldız, bacının amını sikecek, sen ağzına alıp temizleyeceksin, götünü sikecek, sen ağzına alıp temizleyeceksin anladın mı beni?" diye seslendim hışımla. "Tamam enişte" diyebildi baldız. "Duydun mu lan orospu, sen de aynısını yapackasın" diye baldızın kalçasına sağlam bir tokat patlattım. "Tamam" diyebildi karım. Baldızın kadınlığından çıkarıp karımın ağzına soktum aletimi. Oğlan biraz ürkmüştü tabi. "Koçum, rahat ol, keyfine bak, amın götün ağzın keyfini çıkar. Evire çevire sikeceğiz bunları" diye güldüm. "Tamam abi" diyebildi çocuk. Hafif tedirginlikle baldızın ağzından çıkardığı aletini karımın kadınlığına yöneltti. "Hah şöyle, sik o amı keyfini çıkar delikanlı" deyince çocuk ittirmeye başladı karımın kadınlığına. "Abi karının amı da sağlammış" dedi vurmaya başlayınca. "Öyledir o orospunun amı, tatlıdır. Yala bak istersen" dedim. Çocuk güldü. Aletini geri çevirip karımın kadınlığına daldırdı dilini. "Abi şeker gibi" diyebildi gülerek. Çocuk havaya çabuk girmişti. Doğrulup şak diye geçirdi aletini karıma "off.. am gibi am" diye mırıldandı. "Abi doyulmaz bu am sikilmeye" diye güldü. Öyledir orospunun amı diye güldüm. Karıma yalattırıp baldıza çakıyordum. Çocuk da aynısını yapıyordu. Baldıza yalattırıp karıma çakıyordu. Çocuk hızlanmaya başladı. Gelmeye yaklaşıyordu anlaşılan. "Bu orospunun ağzına patla, döllerini yedireceğim ikisine de" diye seslenince çocuk aletini baldızın ağzına soktu. Karımı da ters çevirdim. "Yalayın lan, ağzınıza patlatın sikicinizi" diye seslenince karım da baldız da saldırdılar çouğun aletine. İkisi birden yalamaya başlayınca çocuk daha fazla dayanamadı ve patladı karımın ağzına. Baldız ve karım öpüşüp yalaşıp çocuğun spermlerini paylaştılar. Oğlanın da her damlasını somurdular.
Onları öyle görünce ben de baldızın içinde patladım. "Gel lan bacının amını temizle" diye seslenince karıma karım hemen benim önüme gelip ağzını direk Nurcan'ın kadınılığına dayadı. Ben aletimi çeker çekmez de içindekileri somurmaya başladı. Oğlan yatağın kenarına oturmuştu. Baldızın ağzına gidip yerleştirdim aletimi. temizlettim güzelce kendi aletimi de. Sonra karım gelip baldızla öpüşmeye başladı ve spremler yine ağızdan ağıza dolaştı.
"Koçum, sen hadi yoluna bak, bundan sonrası çok karışır, şahit olma" deyince "Abi aman vurma bak karıları, boşarsın zaten yarın" diye salona gitti oğlan. Baldınız ve karımın kalçalarına sağlam birer tokat attım. "Gitsin, o zaman soracağım ben hesabını ikinize" diyerek salona geçtim. Çocuk çoktan üstünü giyinmişti. "Bak burda olanları bir yerde duyarsam, seni bulurum, ona göre akıllı ol tamam mı genç" dedim sertçe. "Abi tamam, bu mahalleden bile geçmem" diyebildi çocuk elimde tuttuğum silahı fark edince. "İyi bakalım, göreceğiz" dedim. Kapıyı açtım. Çocuk kaçarcasına indi merdivenlerden.
Yatak odasına döndüm. Nurcan ve Aysel camdan aşağıya çocuğun koşuşunu seyrediyorlardı gülerek. "Ya kocacım ya.. harbi manyaksın sen" diye güldü karım boynuma sarılıp. "Ama oğlan iyi altına sıçmadı" dedi baldız. "Hepsini kaydettin mi?" diye sordu. "Evet kızım, boşuna mı yerleştirdik bu kadar gizli kamerayı eve" diye güldüm.
Aysel ve ben salona geçtik el ele. Nurcan da mutfaktan 3 tane bira kaptı geldi. Dev ekranda kendi pornomuzu izlemeye başladık yine.
Yorumlar
Yorum Gönder