Günlük 20/05/2023 - Bölüm II
Gecenin saat 11'iydi. Bilgisayarda çalışırken whatsapp dan mesaj geldi. "Müsait misiniz, arayabilir miyim?" diye. "Tabi" diye yanıtlamak yerine geri aramayı tercih ettim. "Selamlar Berna, nasılsınız?" diye arayınca karşımdan yine o muhteşem enerjik sesi ile yanıtladı Berna "Woww.. Cenk Bey... harikayız..." diye yanıtladı ve büyük bir yutkundu. "Hayırdır bu saatte?" diye sorunca "Jale ve Sinem ile otururken bahsiniz geçti." diye imalı bir cümle kurdu birden. "Sinem!" diye sordum ama "Yani ne alaka anlamında, oturtamadım kafamda" diye ekledim.
"Bizimle çalışıyor. Bu akşam uzun bir mesai oldu, işler bitince birer kadeh viski içelim dedik, baktık sizi anlatıyor" diye güldü. "İyi anlatıyordur umarım" diye yanıtlayınca "kıza ne yaptıysanız artık sizi sayıklayıp duruyor" diye güldü tekrar Berna. "Çok etkilemişsiniz onu bir şekilde, biz de öyle olunca dedik bir arayalım, belki henüz uyumamıştır ve bize bir duble viski içmek için katılır"... Sonra bir sessizlik oldu. "Yani... sizin davetinizi geri çevirmek mümkün olmaz zaten... Peki.." diye yanıtladım. "Tamam, o zaman ofise gelirsiniz..." diye yanıtladı Berna. "Tamam" deyip telefonu kapatırken arkaya "geliyor" diye seslendiğinde çıkan "off... çok ateşli olacak" diye gelen sesi duyunca Sinem'in ikinci kadeh viskide ne anlattığını az çok anlamıştım. Anlaşılan gece uzun ve ateşli olacaktı. Vitrinden bir şişe viski ile dolaptan bitter çikolata alıp aşağıya indim.
Kapıyı çalmama gerek dahi kalmadan açılmıştı kapıya gelince. Kameralı sistem vardı sonuçta. Hafifçe ittirince açıldı. İçeriye adımım attım. Kapının arkasından görmeme fırsat vermeden iki el uzanıp gözlerimi kapattı. "Biraz oyun iyi olmaz mı sence de!" diye fısıldadı kulağıma Sinem. Güldüm. "Tamam..." diye yanıtladım. Anlaşılan Sinem rövanşı eğlenceli bir şekilde alacaktı. "Lütfen gözlerini açma!" diye fısıldadı. Hemen arkasından ellerini çekip gözlerimin üzerine bir göz bandı getirip bağladı. Aşağıdan yukarıdan her taraftan iyice kontrol ettikten sonra "Teşekkürler" diye uzanıp dudaklarımdan öpmeye başladı. Dudaklarında ve dilinde viskinin tadı hala duruyordu. "Hadi gel" diye elimden tutarak yavaş yavaş beni bir yere götürdü. "Berna ve Jale?" diye sordum. Kikirdedi. "Keyfini çıkar" diye ekleyince "Tamam" diye yanıtladım. Durduk. Elleri aletimin üzerinde gezindi ayakta. Sonra kemerim ve pantolonum, boxerim.. Hızlıca aşağıya sıyırdı onları.
"Hadi gel otur" diye yavaşça geriye itti beni. Koltuğa oturdum. İyice yerleşip aletimi rahatlıkla oral seks yapabileceği şekilde yerleştim koltuğa. "Bu seni rahatlatır" diye güldü ve elime viski bardağını tutuşturdu. Bir yudum aldım. "Bu çok çılgın.. Sanırım Jale ve Berna'ya bir teşekkür borçluyum" diye seslendim ama duyduğum ilk ses aletimin başına konmuş bir öpücükten ibaretti. Arkasından iki dudak arasında ağzına kaymaya başladım. Daha doğrusu o aletimi dudaklarının arasından kaydırıp ağzına yerleştirmeye başladı. Bir eli yavaşça taşaklarıma uzandı. Hafifçe okşayıp bıraktı. Sonra ağzından tekrar çıkardı. Arkasından aynı hareket bir dahaa. Sonra bir kez daha.. "Kesinlikle" diye yanıtladı Sinem. "Jale ve Berna Hanım'lara bu gece için çok teşekkür etmemiz lazım" diye kikirdeyip aletimi önce bir eliyle sonra diğer eliyle kavradı. Başı dışarıda kalınca başını dudaklarının arasında somurdu bir süre. Sonra ellerini bırakıp aletimi ağzına yerleştirmeye devam etti. "Offf... Muhteşemm" diye mırıldandı ağzından çıkardığında. Sonra tekrar aynı hareketi yaptı. Sonra bir kez daha.
"Bu nasıl gerçek oldu peki!" diye mırıldandım viskiden bir yudum alıp. Kikirdedi Sinem. "Anladım... viski!" diye ekleyince "Sanırım dilim çözüldü" diye güldü. "Ne kadar!" diye sorduğumda "Çokkk" diye mırıldanıp ağzına yerleştirdi tekrar aletimi. Bu kez sonuna kadar yerleştirmişti boğazına. "Bunları yaşadığımıza göre" diye güldüm. "Baya sağlam anlatmışsın o zaman" diye ekledim. Ağzından çıkardığı aletimi sapından kavradı tekrar. "Bu muhteşem aleti anlatmaktan geri alamadım kendimi" diye mırıldandı Sinem taşaklarımı yalamadan hemen önce.
"Bayıldım" diye mırıldandı tekrar ağzına yerleştirmeden hemen önce. Arada iki eli ile kavradı aletimi ve başı dışarıda kalınca yine dudaklarıyla daldı aletime. "Harikasın... Ellerin, dudakların, dilin... Her seferinde farklı hissettiriyor" diye elimi uzatınca saçlarını bulmak için havada yakaladı elimi. Sonra parmaklarımı teker teker emdi. Arkasından aletim girdi bir çift dudak arasına. O esnada burnumun önünde ince bir hindistan cevizi kokusu hissettim. Arkasından dudaklarım sıcak ve ıslak bir kadınlıkla buluştu. "Çok konuşuyorsun" diye mırıldandı Sinem. Sonra aletimde iki çift dudak daha hissettim. Birşey söylemeye fırsat dahi bulamadan Sinem daha fazla oturdu yüzüme. "Ve evet, Jale ve Berna Hanım'a çok ama çok teşekkür etmelisin" diye kikirdedi. "Asıl biz sana teşekkür ederiz. Dibimizdeki cevherden haberimiz yokmuş" diye duydum sesini Berna'nın. Sinem yavaşça kalktı yüzüdmen göz bandımı da çıkararak. Kucağımdan kenara kaydığında hemen dizlerimin dibinde birer elleri ile aletimi kavramış ve bana bakıyorlardı.
Viskimden büyük bir yudum aldım. Hafifçe doğrulup Sinem'in dudaklarına uzandım. Yavaşça öptüm. Sonra onun göğüslerine kaydırdım dudaklarımı. Her iki göğüs ucunu da birer kez ısırıp bıraktım. "Teşekkürler o zaman kızlar" diye güldüm. İyice doğrulup çenelerine uzanıp kendime çektim Jale ve Berna'yı. Çıplak bedenleri, göğüsleri bacaklarıma, göbeğime ve göğüslerime sürtünerek dudaklarımızı kavuşturdum. Üçümüz öpüşmeye başladık. ikisi hala elleriyle aletimi sıvazlarken Sinem koltuktan inip onların arkalarına geçti. Yarı domalmış vaziyetteki Jale'ye arkadan yapıştırdı kasıklarını önce ve kalçalarını okşadı. Sonra Berna'nın kalçalarına yapıştırdı kasıklarını usulca. Bir eli Jale'nin kadınlığını bulduğunda, dili de Berna'nın kadınlığını keşfetmeye başlamıştı çoktan.
Berna ve Jale beni bırakıp kısa süre de olsa birbirleriyle öpüştüler. Dilleri yılan gibi kıvrılıyor, ağızlarını ilk defa keşfedermişcesine dilleriyle keşfediyorlardı. Arada birbirlerinin dillerini dışarı çıkarıp somurmaları ve hep bende olan gözleri, zaten avuçlarının içindeki taş gibi olmuş aletime daha fazla kan ponpalanmasını sağlıyordu resmen. "Kızgın demir gibisin" diye mırıldandı Berna dudaklarıma yapışmadan hemen önce. İrileşmiş göğüs uçlarının sertliğini hissetmek hiç de zor olmuyordu. Yandan Jale yavaşça aşağıya doğru kaymaya başladı yalayarak. Sonunda aletime ulaştığında ise Berna'nın elinden ağzına yerleştirdi aletimi. Önce sadece ufak ufak ağzının içine sokup çıkarıyordu ama sonra vakumlamaya başladı resmen. Sanki aletimi daha da büyütmeye uğraşıyor gibiydi ki plof diye ses ile dudaklarının arasından çıkardı aletimi. "Dayanmış olman bile başka bir konu" diye şehvetle sıvazladı aletimi.
"Vaktimiz bol değil mi!" diye güldü Berna. "Bende en çok olan şey o biliyorsunuz" diye güldüm. Sinem Berna'nın dudaklarına uzandığında göğüsleri burnumun önündeydi. Uzanıp bu çıtırın dolgun ve iri uçlu göğüslerini somurmaya başladım. "İlkini ağzımızda patlatalım ne dersin?" diye mırıldandı Berna Sinem'e. "Umarım ikinciye dayanabiliriz" diye kikirdedi Sinem. Sonra ikisi de aşağıya yönelip Jale'ye katıldılar.
İki kadın ustaca çıtır Sinem'i aralarına aldı. Jale elindeki aleti direk Berna'nın ağzına yerleştirirken kendi de Sinem'in dudaklarına saldırıp onları somurmaya başladı. Sinem ise bir eli benim aletimde, bir eli öpüştüğü Jale'nin kalçalarında keyfini çıkartıyordu. Bu kez Berna ağzından çıkardığı aletimi Sinem'in ağzına yerleştirirken iki kadın Sinem'in arkasında öpüşmeye başladılar. ikisinin de birer eli Sinem'in göğüslerini okşamakla meşguldü.
"Taş gibi. bu yaş, bu performans, bu alet... " diye mırıldandı Berna bana bakarak. "Bizi mahrum bıraktınız bu zevkte aylarca" diye mırıldandığında Jale, sinem aletimi ağzından çıkardı. Üç kadın birer elini üst üste koyduğunda başının yarısı dışarıda kalmıştı hala. "Şimdi çıldırma zamanı" diye güldü Sinem. Dilinin ucu ile sadece aletimin başını yalamaya başladı. "Bak bunu hep merak ederdim" diye güldü Berna ve o da Jale de tıpkı sinem gibi sadece aletimin başını dillerinin ucuyla yalamaya başladılar.
Harika bir histi. Kadınlarla sevişmiş kadınların en sevdiğim yanları dillerini ustaca kullanmalarıydı ve bu üç kadın bu konuda uzman seviyesindelerdi. Her darbeleri çıldırtıcı ve baş döndürücü hale gelmişti. Patlamak istiyordum ama bunu anladıkları anda biraz yavaşlayınca geri çekiliyordu patlamam.
Ne kadar sürdü bilmiyorum, elimdeki viski bitmek üzereydi. "Böyle dilimizin ucunda bir kadeh daha viski içmeyi planlamıyorsun umarım" diye güldü Berna. "Seni bilmiyorum da ben aşağıda kaç kere boşaldım bilmiyorum." diye mırıldandı Sinem. "Jale ve Berna'nın birer parmağı başından beri içimde" diye inlediğinde "hızlanın ve durmayın" diye mırıldanıp son yudumu diktim tepeme. Üçü birden deli gibi saldırdılar tekrar dilleriyle aletime. Sıvazlama yok, sadece yalamak. Dillerinin altı, üstü, yanı. Bazen ikisinin dili sağlı sollu yandan kıstırıp Sinem tam deliğinin üzerini yaladı. İşte o anda artık dayanacak halim kalmadı. Kızların da ani bir hızlanması tetikleyici olduğunda aletimin ucundaki delikten tazyikli bir fışkırtı çıktı direk Sinem'in burun deliklerine. Başını hızlıca geri çekse de bir kısmı burun delikklerine, bir kısmı dudaklarına gelmişti. Berna ve Jale hiç durmadılar ve onlar yalamaya devam ettikçe ben fışkırmaya devam ettim. Spermlerim aletimin ucudan resmen fıskiyedeki su gibi oluk oluk fışkırıp üç kadının yanakarına, yüzlerine, dudaklarına dağılmıştı.
ARtık sonu gelmişti ki Berna ve Jale aletimin başını iki yandan kıstırdılar. Sineme sadece deliğinin orası kalmıştı ve tam oraya dudaklarını yapıştırıp somurduğunda başım resmen zonklamış ve gözlerim tek kelimeyle kararıp kapanmıştı. Öylece durdum bir süre. Kızlar gülüşüp öpüşüyorlardı yarı açık göz kapaklarımın arasından görebildiğim kadarıyla. "Harikaydınız" diyebildim sadece.
Biraz dinlendik öylece, kızlar temizlenmeye gitmeden bana soğuk bir soda verdiler. Geldiklerinde biraz olsun kendime gelmiştim ben de. Kalkıp ben de soğuk su ile tazelendim biraz daha. Kurulanıp hemen kanepedeki 3 çıplak güzelin arasına uzandım.
"Nerden çıktı bu şimdi!" diye sordum. Gülüştüler.
Yorumlar
Yorum Gönder