BAŞKASININ HAYATLARI - KARIM VE BALDIMIZ III
BAŞKASININ HAYATLARI - KARIM VE BALDIZIM -
İzmir'de bir bara gitmiştik. Mini etekleri, göğüs dekolteli bulüzleri ile karım ve baldızım herkesin gözdesi olmuştu. Malum, bu zamanlarda eğlence mekanları hep abaza gençler ve escortlarla dolu. Müşteri bulan çıkarıyor. Bizimkiler öyle bir giyinmişlerdi ki, escort kızlar bile masum kalıyordu hal ve tavırları da eklenince onların yanında. Karımın üzerinde pembe bulüz vardı. İçine ne kilot ne de sütyen giymişti. Bir ara tuvalete gittim. Kabinlerden birine girdim. Benden sonra iki tane adam daha girdi. "Oğlum lan o karılar kesin escort" dedi biri diğerine "Pembeli olan kilot bile giymemiş orospu, amına kadar gördüm." diye ekledi. "Lan yok, yanlarında adam var bir tane, sevgilisidir, kocasıdır, başımıza dert açma" dedi öbürü. "Oğlum pezevengidir bunların" diye güldü öbürü. "Gerçi karısı yada sevgilisi olan adam böyle getirmez" diye cevapladı diğeri. "Temizinden 2bin çalışır gruba geliyorlarsa" diye güldü öbürü. "Siktir lan, hayal kurma" diye güldü diğeri. "Ama genç olanı böyle domaltacaksın, sabaha kadar sikeceksin" diye ekledi gülerek. "Ben olgunu tuttum abi, karıda taş gibi vücut var. Göğüsler falan, böyle alacan onları somuracan sabaha kadar. her tarafını yalayacaksın" diye güldü diğeri. Bahsettikleri kadınlar karım ve baldızımdı. Hızlıca çıktım kabinden işimi bitirip. Beni aynadan görünce ikisi de bembeyaz oldu.
Elimi yıkarken "2bin olmaz, 3bin olur. " dedim. İkisi de dondu kaldı iyice. "Kamerayla kaydı da kabul ederseniz masaya gelirsiniz. Geldiğinizde sanki beni önceden tanıyormuşsunuz da karşılaşmışız gibi yapın. Hakan ismim. Mövenpikten oda tutun, bizi oraya davet edin kahve içmeye. Gerisi bende. Şartlar bunlar" dedim. Elimi kurulayıp çıktım. Masaya doğru giderken bizim baldız kendinden geçmişcesine pistte dans ediyor, kıvrılıyordu. Tabi etrafı da abazalarla dolmuştu. Tam biri karıma doğru gidiyordu ki beni görünce çark etti. Baldıza yakın olan bir iki tanesi de uzaklaşıverdi hemen. Yaklaşınca karımın verdiği frikiği fark ettim. Resmen mal beyanında bulunmuştu. Dudaklarından öptüm. Sonra da baldız geldi masaya hızlıca. Onu da dudağından öptüm. Abazalar şoktaydı. O sırada bizim oğlanlar belirdi diğer tarafta. Hararetli hararetli birşey konuşuyorlardı. O sırada hafif esmer olan cebinden telefonu çıkarıp birşeylere baktı. Anlaşılan oda ayarlamaya çalışıyordu. Birşeyler söyledi yanındakine hızlıca cebinden kredi kartını çıkarırken. güldüler birbirlerine. Sonra da ellerinde içkileri bize doğru yürümeye başladılar. Masaya yaklaşınca "Oo.. Hakan abi, ne sürpriz" diye yanaştı biri. "Oo.. Selamlar, nasılsınız gençler" diye yanıtladım. "Valla abi sürpiz oldu ya.." diye mırıldandı öbürü. "Ya kusura bakmayın, yüzünüzü hatırlıyorum ama isimlerinizi hatırlayamadım" dedim. "Bartu" dedi biri "Kemal" dedi öbürü. "Tamam tamam... hatırladım şimdik" diye yanıtladım. Baldız da karım da bana bakıyorlardı. "Tanıştırayım, karım ve baldızım" dedim. "Valla yüzlerini tanıyorum, isimlerini unutmuştum, hatırladım ama nerden tanıştığımızı hatırlamadım" diye fısıldadım karımın kulağına.
Tokalaştılar hemen. "Abi rahatsız etmeyelim, biz de kaçıyorduk" dedi Kemal. "Mövenpickdeyiz, gelin kahve içelim, sohbet ederiz" dedi Bartu. "Özledik abi seni" dedi Kemal. "Ya çocuklar kalkacağız biz de ama tamam, bir kahve içelim" dedim. Karım da baldız da iyice şaşırmıştı. Neyse onlar önden çıktı gitti. Karım biraz tantana yapsa da eğlencesi erken bitti diye mecburen kabul etmişti. Baldız da ona uymuştu.
Mövenpick'e gittik. Resepsiyondaki çocuk hemen "Kemal beyler süite çıktılar, kahveleriniz nasıl olsun" diye sordu çocuk. Piçler hem zengin, hem de akıllıydı. "Sade" diye söyledik. Bellboy bize eşlik etti ve odaya götürdü. Baldız da karım da soruyordu nerden tanıyorsun, kim bunlar ama ben de ya işle alakalı, büyük bir işti ama kafam güzel, hangi iş olduğunu hatırlamıyorum" dedim. "Neyse tamam, kahveleri içeriz gideriz" diye güldü baldız aletimi pantolonun üzerinden avuçlarken. "Dur kız" dedim bellboyu göstererek. Bellboyun gözler karımın göğüslerinden ayrılmıyordu tabi. Sağlam firkik vardı.
Kata çıktık, kapıyı çalınca Kemal açtı. Abi hoşgeldiniz, buyrun" diye. Suit tutmuşlar, oturma bölümünün ortasında devasa bir sehpa, koca bir meyve tabağı, viski, votka... çocuklar bayağı alem yapacaktı belli. "Yenge buyur, baldız buyur" dedi içeri aldı. O sırada Bartu karımı ve baldızı selamlayıp oturttu koltuğa. "Lavabo nerde gençler" diye sorunca "bu tarafta abi" diye gösterdi Kemal peşimden gelip. "Parayı alayım" dedim. "Buyur abi" diye uzattı hemen. Bankadan yeni çekmiş. 3bin TL. "Abi bahşişi ablalara mı verelim" dedi. Güldüm. "Sağlam muamele isteriz. Öğlene kadar da sikeriz. Viagraları patlattık haberin olsun" diye güldü. O sırada kapı çalındı. Kahveler gelmişti. Biz de oturma odasına döndük. Kahveleri içerken havadan sudan konuşuyorduk pot kırmayalım diye. Çocuklar viski içiyordu. Güzel dans eder baldız muhabbeti başlayınca "hadi baldız kalk oyna" dedim. Baldız şaşırmıştı. "Anlamadım enişte" dedi. "Kalk oyna işte az eğlenelim, hayatım sen de oyna biraz, eğlence yarım kalmıştı diye kızıyordun" diye ekledim. Göz kırpınca ikisi de anladı başka bir olay olduğunu. "Valla oynarım..." diye güldü baldız. Kemal aç bi mezdeke dedim. Tamam abi diye hemen açtı bir mezdeke. Karım da baldız da kütür kütür kıvırmaya başladılar. Oğlanların dibi hepten düşmüştü. Cebimden bir yüzlük çıkardım çocukların verdiği paradan. KArım parayı görünce hepten anlamıştı ne olduğunu. Bana yönelip gerdan kırdı, ters eğildi. Tabi mini eteği iyice yukarıya sıyrılmış, amı kabak gibi ortaya çıkmıştı çocukların önünde. Karımın alnına yapıştırdım parayı. "ooo. enişte" diye baldız geldi bu kez göğüslerini sallayarak. "Bir yüzlük de bana" dedi. O da paranın tomarını görünce çakmıştı olayın. "Eniştelerin kıralı" diye güldü. Kemal'e göz kırpınca o da cebinden bir yüzlük çıkardı. "Abi müsadenle, yenge çok güzel oynuyor" deyince "Aşkolsun. güzel oynar karım" diye yanıtladım. Karım hemen Kemal'e doğru eğildi. Göğüslerini sergilediği kesindi. Anlaşılan karıma yürüyecek olan oydu. "Yenge" diye uzattı parayı ama sütyen olmayınca yerleştircek yer bulamadı. Karım Kemal'in elini yakaladı. Direk göğsünün üzerine yapıştırttı parayı. Kemal de fırsattan istifade avuçlayınca karım güldü ama geri çekildi. "Baldıza benden bir yüzlük" diyince baldız kikirdeyerek gitti ona doğru. Ters yattı kucağına. Başı çocuğun aletinin üzerine gelmişti. Çocuk eğilip baldızın sütyenin arasına soktu yüzlüğü. Alnına da öpücük kondurdu.
"Gençler, eğlenceyi kayıt altına alsak, severiz biz böyle anıları sonra seyretmeyi" dedim. "Abi ne demek," dedi Bartu. Uygun bir yer buldum, telefonu yerleştirdim ve kayda başlattım. Siz oynamaya devam, ben bir daha lavaboya gideceğim" diye ayaklandım. Maksadım biraz yalnız bırakıp hızlandırmaktı olayı. Gerçi baldız. "Siz niye oturuyorsunuz" diyip ikisini de çoktan kaldırmıştı ayağa.
Lavaboda biraz oyalandım. Geri döndüğümde viskiler tokuşturuluyordu. Dördü de gülüyorlardı. Karımın eteğinin paçasının altına dahi sıkışmış yüzlükleri görünce bizim hatunlar bahşişin amına koydu diye geçirdim içinden. Ben odaya girip koltuğa oturdum ama sanki ben yokmuşcasına karım ve baldızım kıvıra kıvıra dans edip çocuklara göğüslerini sallıyorlar, arkalarını dönüp kalçalarını çocukların aletlerine sürtüyorlardı. Kemal ve Bartu da kızlar onlara kalçalarını yasladığında kasıklarından tutup iyice yapışıyorlardı. Telefonu bıraktığım yerden alıp baya baya kameraman gibi çekmeye başladım. Etek altı, dekolte, frikik... ne varsa çekiyordum. Oğlanların aletler zaten çoktan direk olmuştu, pantolonları yırtacaktı neredeyse. Karım Kemal'in aletine yaslanmışken hafifçe ittirdim ikisini arkadaki koltuğa düşmüşlerdi. Karım Kemal'in tam kucağındaydı şimdi. Önce gülüştüler falan ama Kemal birden yapıştı karımın dudaklarına. Kemal'in eli de direk eteğinin içine girdi. Zaten kilodu yoktu. Karım da sırıl sıklamdı. Kemal hiç zaman kaybetmeden pantolunun fermuarına uzanınca karım kucağından kalktı ve bir çırpıda çırıl çıplak kaldı. Kemal'in de soyunması saniyeler sürdü. Direk çekti karımı bileğinden ve kucağına oturttu, aletini sapından kavradı ve "Otur bakalım yarrağın üzerine" diye inledi. Karım arkası bana dönük şekilde çocuğun aletinin üzerine oturmaya başladı. Yarısından sonrasını tek seferde oturunca oğlandan devasa k"waaayyyyy" çıktı. "Ohhh" diye inlemesini duyunca baldızın onlara döndüm. Bartu da hiç zaman kaybetmemiş, baldızın soyunmasını bile beklemeden mini eteğini beline sıyırmış tangasını kenara kaydırıp geçirmişti kadınlığına.
İkisi de çatır çatır vuruyorlardı kızlara. Kızlar da zaten inim inim inliyordu. "Abi baldızının amı ballı... yok böyle bir am" diye vurmaya devam ederken "eniştemmm... yarrağınla doldur ağzımı" diye inledi baldız. "Yapıştır enişte..." diye güldü. Baldıza yaklaşınca uzanıp saldırdı pantolonuma ve hemen çıkarıp aletimi somurmaya, yalamaya başladı. "Oooo.. Enite sen yarrağın tadı almış" diye güldü Kemal. "Yalnız bunlara üçümüz değil, on tane yine yetmez" diye ekledi karım kucağında zıplarken. "Döllerinizle banyo yaptırın bizi, on değil yirmi yine yetmez" diye inledi karım. Amım, götüm, ağzıım, ellerim... heryerimi doldurun" diye ekledi çocuğun kucağında zıplarken. "Ablamı da beni de evire çevire sikin. amımızı götümüzü sikin" diye mırıldandı baldız. "Hakan abi bunlar fena..." diye güldü Bartu. Karım hafif bir tokat attı Bartu'nun yüzüne. "Konuşma göt, öp ve sik" diye yapıştı dudaklarına Bartu'nun. "Sert mi seviyorsun" diye mırıldanıp karımın kalçasına sağlam bir tokat yapıştırdı. Sonra üstünden hızlıca yana devirip domalttı. Bir ayağını koltuğun üzerine kaldırıp aşağıdan deli gibi vurmaya başladı. Resmen köklüyor, karımın nefesini kesiyor, kalçalarını tokatlıyordu. Kıpkırmızı olmuştu iki kalçası da. Baldızın ağzından çıkıp ona yöneldim ve aletimi onun ağzına soktum. "off... ne orospu karın var Hakan abi" diye taşaklarıyla karımın amını döve döve sikmeye devam ederken karımın diğer bacağını da koydu koltuğun üzerine ve aletini sonuna kadar çıkarıp sokmaya başladı. Her vuruşta taşakları karımın kilitorisinde patlıyordu resmen. Karımın ağzında benim yarrağım olunca sesi kesilmişti ama baldızın ağzı boş kalınca onun inlemeleri artmıştı. O sırada kapı çalındı resepsiyon diye. Bartu baldızın kollarından yakalayıp geriye doğru yay gibi kıvırdı. Arkadan vura vura kapıya kadar yürüttü. Kapıyı açtı. Bizi asansörde getiren çocuktu. "Beyefendi çok gürültü" diye başladı söze ama baldızın arkasında Bartu vurmaya devam ediyordu. "Gel koçum, şunun ağzını doldur, gürültü kesilir diye" seslenip çocuğu kaşla göz arasında içeri çekti. "gel gel, ağzına sok yarrağını" diye karımın yanına domalttı baldızı. Oğlanın gözleri faltaşı gibi açıldı. İkiletmedi daha fazla. Baldızın önüne geçip aletini dışarı çıkardı. Zaten manzarayı görünce hemen kalkmııştı. Baldız da çocuğun aletine saldırdı hemen. Şimdi ikisinin de inlemesi içine kaçmıştı. Ağızları dolunca ses çıkmıyordu. "Patlayacammmmmm" diye mırıldanınca Kemal "dölle karımın amını" diye seslendim. Kemal sarsılarak boşalmaya başladı karımın amına. Karım aldığı zevkle aletimi somurmaya başlayınca beni de ağzına patlatmış oldu.
Bellboy çocuk sağlam çıkmıştı. O yaşta baldızın ağzına iyi dayanmıştı. Bartu da iyi gidiyor arkadan çakmaya devam ediyordu. "Kardeş gel biraz da am sik" dedi Bartu baldızın içinden çıkarken. Çocuk ağzından çıktı baldızın, arkasına geçti ve direk geçirdi kadınlığına. Bartu da dönüp ağzına yerleştirdi. Oğlan boş durmuyor, baldızın kalçalarını da okşuyordu. "off... bu göt de sikilmeye hazır" diye bastırıverdi baldızın götüne baş parmağını, sonra hızlıca çekti. "Ama temiz değil amına kodumun orospuu" diye hayıflandı. Aletini çekti baldızın içinden Bartu o sırada yanına gelince "Vay kardeş, sen hemen anladın" diye güldü Bartu baldızın kadınlığına girerken. Oğlan önce sehpadan ıslak mendil aldı, parmağını temizledi. Sonra baldızın ağzına tekrar yerleştirdi aletini. Baldızın başını iki eliyle tutup resmen amını siker gibi ağzını sikti. Oğlan resmen şov yapıyordu. Baldız bir eliyle kavradı çocuğun aletini. Başını ağzında sabit tutup somururken sıvazlamaya başlayınca çocuk daha fazla dayanamadı ve sarsılarak baldızın ağzına patlamaya başladı. Bartu da aynı anda amında patlayınca baldızın, üçü birden titremeye başladılar. Oğlanın aletini ağzında küçültene kadar tuttu baldız. Tüm spermlerini yutmuştu. Yaladı. Temizledi ve pantolonun içine elleriyle yerleştirdi. "Sonra gel, götümü de siktereceğim sana" diye öpücük attı. Bartu çoktan yan tarafa sermişti kendini.
Kendime bir viski doldurdum. Ortalıktaki yüzlükleri toplayıp pantolonun cebine koydum.Karım da baldız da biraz kendilerine gelmişlerdi. Yüzlerinde kocaman bir gülümsüeme vardı ikisinin de.. Birbirlerine doğru yuvarlanıp öpüştüler. Kemal ve Bartu onların öpüştüğünü görünce iyice şaşırdılar. "Vay amına koyayım, ne hayatlar varmış bee" dedi Kemal. "Abi bunlar gerçekten abla kardeş mi?" dedim. "Yok, üvey kardeşler, anneler de ayrı, babalar da yarı ama kardeş gibi büyüdüler" dedim. "Abi ne şanslı adamsın. Evde iki karı... " diye güldü. "Hem de en azgınından, hem de en orospusundan" diye ekledi Kemal. 5binlik olduk ama fazlasıyla değer" diye güldü Bartu. Anlaşılan yere düşenden daha fazlası da vardı bir yerlerde. "Böyle sikişen orospuya herşey yakışır" diye ekledi Bartu. Kızlar öpüşüp okşaşmayı bıraktılar. Ayağa kalkıp "küçük bir temizlik molası" diye kikirdeyerek el ele banyoya geçtiler. "Yalnız bellboy çocuk da sağlam çıktı" diye güldüm. "Abi iyi laf etmedin ona, gaza geldim birden" dedi Bartu. "Yok... dert değil." dedim. "Abi ciddimiydi baldız da karın da 10 kişi gelin dediklerinde" diye sordu heyecanla Kemal. "ayarlayın bir gün, yaparız" dedim. "Adamsın" diye güldüler. "Abi seyretmek de acayip keyifli" dedi Bartu. "Sen bir de bunları kayıttan izlerken gör" diye güldüm. "Abi internete falan koymuyorsun değil mi!" diye güldü biri. "Daha değil..." dedim.k "O kıvama gelince maskeli falan yapacağız ama" diye güldüm. O sırada baldız ve karım geldi. Çırıl çıplak çocukların önlerine kadar gelince "Abla, değişelim mi az?" diye sordu baldız. "Al kız az da sen bunun yarrağını ye" diye Bartu'nun önüne oturdu. Baldız da Kemal'in. Direk çocukların aletlerine saldırdılar. Götleri parıl parıl parlıyordu. "ooo.. götler sikilmeye hazır" diye güldüm. "Kocacımmm. sürprizi niye bozdun" diye mırıldandı karım Bartu'nun aletini ağzından çıkarınca.
İzmir'de bir bara gitmiştik. Mini etekleri, göğüs dekolteli bulüzleri ile karım ve baldızım herkesin gözdesi olmuştu. Malum, bu zamanlarda eğlence mekanları hep abaza gençler ve escortlarla dolu. Müşteri bulan çıkarıyor. Bizimkiler öyle bir giyinmişlerdi ki, escort kızlar bile masum kalıyordu hal ve tavırları da eklenince onların yanında. Karımın üzerinde pembe bulüz vardı. İçine ne kilot ne de sütyen giymişti. Bir ara tuvalete gittim. Kabinlerden birine girdim. Benden sonra iki tane adam daha girdi. "Oğlum lan o karılar kesin escort" dedi biri diğerine "Pembeli olan kilot bile giymemiş orospu, amına kadar gördüm." diye ekledi. "Lan yok, yanlarında adam var bir tane, sevgilisidir, kocasıdır, başımıza dert açma" dedi öbürü. "Oğlum pezevengidir bunların" diye güldü öbürü. "Gerçi karısı yada sevgilisi olan adam böyle getirmez" diye cevapladı diğeri. "Temizinden 2bin çalışır gruba geliyorlarsa" diye güldü öbürü. "Siktir lan, hayal kurma" diye güldü diğeri. "Ama genç olanı böyle domaltacaksın, sabaha kadar sikeceksin" diye ekledi gülerek. "Ben olgunu tuttum abi, karıda taş gibi vücut var. Göğüsler falan, böyle alacan onları somuracan sabaha kadar. her tarafını yalayacaksın" diye güldü diğeri. Bahsettikleri kadınlar karım ve baldızımdı. Hızlıca çıktım kabinden işimi bitirip. Beni aynadan görünce ikisi de bembeyaz oldu.
Elimi yıkarken "2bin olmaz, 3bin olur. " dedim. İkisi de dondu kaldı iyice. "Kamerayla kaydı da kabul ederseniz masaya gelirsiniz. Geldiğinizde sanki beni önceden tanıyormuşsunuz da karşılaşmışız gibi yapın. Hakan ismim. Mövenpikten oda tutun, bizi oraya davet edin kahve içmeye. Gerisi bende. Şartlar bunlar" dedim. Elimi kurulayıp çıktım. Masaya doğru giderken bizim baldız kendinden geçmişcesine pistte dans ediyor, kıvrılıyordu. Tabi etrafı da abazalarla dolmuştu. Tam biri karıma doğru gidiyordu ki beni görünce çark etti. Baldıza yakın olan bir iki tanesi de uzaklaşıverdi hemen. Yaklaşınca karımın verdiği frikiği fark ettim. Resmen mal beyanında bulunmuştu. Dudaklarından öptüm. Sonra da baldız geldi masaya hızlıca. Onu da dudağından öptüm. Abazalar şoktaydı. O sırada bizim oğlanlar belirdi diğer tarafta. Hararetli hararetli birşey konuşuyorlardı. O sırada hafif esmer olan cebinden telefonu çıkarıp birşeylere baktı. Anlaşılan oda ayarlamaya çalışıyordu. Birşeyler söyledi yanındakine hızlıca cebinden kredi kartını çıkarırken. güldüler birbirlerine. Sonra da ellerinde içkileri bize doğru yürümeye başladılar. Masaya yaklaşınca "Oo.. Hakan abi, ne sürpriz" diye yanaştı biri. "Oo.. Selamlar, nasılsınız gençler" diye yanıtladım. "Valla abi sürpiz oldu ya.." diye mırıldandı öbürü. "Ya kusura bakmayın, yüzünüzü hatırlıyorum ama isimlerinizi hatırlayamadım" dedim. "Bartu" dedi biri "Kemal" dedi öbürü. "Tamam tamam... hatırladım şimdik" diye yanıtladım. Baldız da karım da bana bakıyorlardı. "Tanıştırayım, karım ve baldızım" dedim. "Valla yüzlerini tanıyorum, isimlerini unutmuştum, hatırladım ama nerden tanıştığımızı hatırlamadım" diye fısıldadım karımın kulağına.
Tokalaştılar hemen. "Abi rahatsız etmeyelim, biz de kaçıyorduk" dedi Kemal. "Mövenpickdeyiz, gelin kahve içelim, sohbet ederiz" dedi Bartu. "Özledik abi seni" dedi Kemal. "Ya çocuklar kalkacağız biz de ama tamam, bir kahve içelim" dedim. Karım da baldız da iyice şaşırmıştı. Neyse onlar önden çıktı gitti. Karım biraz tantana yapsa da eğlencesi erken bitti diye mecburen kabul etmişti. Baldız da ona uymuştu.
Mövenpick'e gittik. Resepsiyondaki çocuk hemen "Kemal beyler süite çıktılar, kahveleriniz nasıl olsun" diye sordu çocuk. Piçler hem zengin, hem de akıllıydı. "Sade" diye söyledik. Bellboy bize eşlik etti ve odaya götürdü. Baldız da karım da soruyordu nerden tanıyorsun, kim bunlar ama ben de ya işle alakalı, büyük bir işti ama kafam güzel, hangi iş olduğunu hatırlamıyorum" dedim. "Neyse tamam, kahveleri içeriz gideriz" diye güldü baldız aletimi pantolonun üzerinden avuçlarken. "Dur kız" dedim bellboyu göstererek. Bellboyun gözler karımın göğüslerinden ayrılmıyordu tabi. Sağlam firkik vardı.
Kata çıktık, kapıyı çalınca Kemal açtı. Abi hoşgeldiniz, buyrun" diye. Suit tutmuşlar, oturma bölümünün ortasında devasa bir sehpa, koca bir meyve tabağı, viski, votka... çocuklar bayağı alem yapacaktı belli. "Yenge buyur, baldız buyur" dedi içeri aldı. O sırada Bartu karımı ve baldızı selamlayıp oturttu koltuğa. "Lavabo nerde gençler" diye sorunca "bu tarafta abi" diye gösterdi Kemal peşimden gelip. "Parayı alayım" dedim. "Buyur abi" diye uzattı hemen. Bankadan yeni çekmiş. 3bin TL. "Abi bahşişi ablalara mı verelim" dedi. Güldüm. "Sağlam muamele isteriz. Öğlene kadar da sikeriz. Viagraları patlattık haberin olsun" diye güldü. O sırada kapı çalındı. Kahveler gelmişti. Biz de oturma odasına döndük. Kahveleri içerken havadan sudan konuşuyorduk pot kırmayalım diye. Çocuklar viski içiyordu. Güzel dans eder baldız muhabbeti başlayınca "hadi baldız kalk oyna" dedim. Baldız şaşırmıştı. "Anlamadım enişte" dedi. "Kalk oyna işte az eğlenelim, hayatım sen de oyna biraz, eğlence yarım kalmıştı diye kızıyordun" diye ekledim. Göz kırpınca ikisi de anladı başka bir olay olduğunu. "Valla oynarım..." diye güldü baldız. Kemal aç bi mezdeke dedim. Tamam abi diye hemen açtı bir mezdeke. Karım da baldız da kütür kütür kıvırmaya başladılar. Oğlanların dibi hepten düşmüştü. Cebimden bir yüzlük çıkardım çocukların verdiği paradan. KArım parayı görünce hepten anlamıştı ne olduğunu. Bana yönelip gerdan kırdı, ters eğildi. Tabi mini eteği iyice yukarıya sıyrılmış, amı kabak gibi ortaya çıkmıştı çocukların önünde. Karımın alnına yapıştırdım parayı. "ooo. enişte" diye baldız geldi bu kez göğüslerini sallayarak. "Bir yüzlük de bana" dedi. O da paranın tomarını görünce çakmıştı olayın. "Eniştelerin kıralı" diye güldü. Kemal'e göz kırpınca o da cebinden bir yüzlük çıkardı. "Abi müsadenle, yenge çok güzel oynuyor" deyince "Aşkolsun. güzel oynar karım" diye yanıtladım. Karım hemen Kemal'e doğru eğildi. Göğüslerini sergilediği kesindi. Anlaşılan karıma yürüyecek olan oydu. "Yenge" diye uzattı parayı ama sütyen olmayınca yerleştircek yer bulamadı. Karım Kemal'in elini yakaladı. Direk göğsünün üzerine yapıştırttı parayı. Kemal de fırsattan istifade avuçlayınca karım güldü ama geri çekildi. "Baldıza benden bir yüzlük" diyince baldız kikirdeyerek gitti ona doğru. Ters yattı kucağına. Başı çocuğun aletinin üzerine gelmişti. Çocuk eğilip baldızın sütyenin arasına soktu yüzlüğü. Alnına da öpücük kondurdu.
"Gençler, eğlenceyi kayıt altına alsak, severiz biz böyle anıları sonra seyretmeyi" dedim. "Abi ne demek," dedi Bartu. Uygun bir yer buldum, telefonu yerleştirdim ve kayda başlattım. Siz oynamaya devam, ben bir daha lavaboya gideceğim" diye ayaklandım. Maksadım biraz yalnız bırakıp hızlandırmaktı olayı. Gerçi baldız. "Siz niye oturuyorsunuz" diyip ikisini de çoktan kaldırmıştı ayağa.
Lavaboda biraz oyalandım. Geri döndüğümde viskiler tokuşturuluyordu. Dördü de gülüyorlardı. Karımın eteğinin paçasının altına dahi sıkışmış yüzlükleri görünce bizim hatunlar bahşişin amına koydu diye geçirdim içinden. Ben odaya girip koltuğa oturdum ama sanki ben yokmuşcasına karım ve baldızım kıvıra kıvıra dans edip çocuklara göğüslerini sallıyorlar, arkalarını dönüp kalçalarını çocukların aletlerine sürtüyorlardı. Kemal ve Bartu da kızlar onlara kalçalarını yasladığında kasıklarından tutup iyice yapışıyorlardı. Telefonu bıraktığım yerden alıp baya baya kameraman gibi çekmeye başladım. Etek altı, dekolte, frikik... ne varsa çekiyordum. Oğlanların aletler zaten çoktan direk olmuştu, pantolonları yırtacaktı neredeyse. Karım Kemal'in aletine yaslanmışken hafifçe ittirdim ikisini arkadaki koltuğa düşmüşlerdi. Karım Kemal'in tam kucağındaydı şimdi. Önce gülüştüler falan ama Kemal birden yapıştı karımın dudaklarına. Kemal'in eli de direk eteğinin içine girdi. Zaten kilodu yoktu. Karım da sırıl sıklamdı. Kemal hiç zaman kaybetmeden pantolunun fermuarına uzanınca karım kucağından kalktı ve bir çırpıda çırıl çıplak kaldı. Kemal'in de soyunması saniyeler sürdü. Direk çekti karımı bileğinden ve kucağına oturttu, aletini sapından kavradı ve "Otur bakalım yarrağın üzerine" diye inledi. Karım arkası bana dönük şekilde çocuğun aletinin üzerine oturmaya başladı. Yarısından sonrasını tek seferde oturunca oğlandan devasa k"waaayyyyy" çıktı. "Ohhh" diye inlemesini duyunca baldızın onlara döndüm. Bartu da hiç zaman kaybetmemiş, baldızın soyunmasını bile beklemeden mini eteğini beline sıyırmış tangasını kenara kaydırıp geçirmişti kadınlığına.
İkisi de çatır çatır vuruyorlardı kızlara. Kızlar da zaten inim inim inliyordu. "Abi baldızının amı ballı... yok böyle bir am" diye vurmaya devam ederken "eniştemmm... yarrağınla doldur ağzımı" diye inledi baldız. "Yapıştır enişte..." diye güldü. Baldıza yaklaşınca uzanıp saldırdı pantolonuma ve hemen çıkarıp aletimi somurmaya, yalamaya başladı. "Oooo.. Enite sen yarrağın tadı almış" diye güldü Kemal. "Yalnız bunlara üçümüz değil, on tane yine yetmez" diye ekledi karım kucağında zıplarken. "Döllerinizle banyo yaptırın bizi, on değil yirmi yine yetmez" diye inledi karım. Amım, götüm, ağzıım, ellerim... heryerimi doldurun" diye ekledi çocuğun kucağında zıplarken. "Ablamı da beni de evire çevire sikin. amımızı götümüzü sikin" diye mırıldandı baldız. "Hakan abi bunlar fena..." diye güldü Bartu. Karım hafif bir tokat attı Bartu'nun yüzüne. "Konuşma göt, öp ve sik" diye yapıştı dudaklarına Bartu'nun. "Sert mi seviyorsun" diye mırıldanıp karımın kalçasına sağlam bir tokat yapıştırdı. Sonra üstünden hızlıca yana devirip domalttı. Bir ayağını koltuğun üzerine kaldırıp aşağıdan deli gibi vurmaya başladı. Resmen köklüyor, karımın nefesini kesiyor, kalçalarını tokatlıyordu. Kıpkırmızı olmuştu iki kalçası da. Baldızın ağzından çıkıp ona yöneldim ve aletimi onun ağzına soktum. "off... ne orospu karın var Hakan abi" diye taşaklarıyla karımın amını döve döve sikmeye devam ederken karımın diğer bacağını da koydu koltuğun üzerine ve aletini sonuna kadar çıkarıp sokmaya başladı. Her vuruşta taşakları karımın kilitorisinde patlıyordu resmen. Karımın ağzında benim yarrağım olunca sesi kesilmişti ama baldızın ağzı boş kalınca onun inlemeleri artmıştı. O sırada kapı çalındı resepsiyon diye. Bartu baldızın kollarından yakalayıp geriye doğru yay gibi kıvırdı. Arkadan vura vura kapıya kadar yürüttü. Kapıyı açtı. Bizi asansörde getiren çocuktu. "Beyefendi çok gürültü" diye başladı söze ama baldızın arkasında Bartu vurmaya devam ediyordu. "Gel koçum, şunun ağzını doldur, gürültü kesilir diye" seslenip çocuğu kaşla göz arasında içeri çekti. "gel gel, ağzına sok yarrağını" diye karımın yanına domalttı baldızı. Oğlanın gözleri faltaşı gibi açıldı. İkiletmedi daha fazla. Baldızın önüne geçip aletini dışarı çıkardı. Zaten manzarayı görünce hemen kalkmııştı. Baldız da çocuğun aletine saldırdı hemen. Şimdi ikisinin de inlemesi içine kaçmıştı. Ağızları dolunca ses çıkmıyordu. "Patlayacammmmmm" diye mırıldanınca Kemal "dölle karımın amını" diye seslendim. Kemal sarsılarak boşalmaya başladı karımın amına. Karım aldığı zevkle aletimi somurmaya başlayınca beni de ağzına patlatmış oldu.
Bellboy çocuk sağlam çıkmıştı. O yaşta baldızın ağzına iyi dayanmıştı. Bartu da iyi gidiyor arkadan çakmaya devam ediyordu. "Kardeş gel biraz da am sik" dedi Bartu baldızın içinden çıkarken. Çocuk ağzından çıktı baldızın, arkasına geçti ve direk geçirdi kadınlığına. Bartu da dönüp ağzına yerleştirdi. Oğlan boş durmuyor, baldızın kalçalarını da okşuyordu. "off... bu göt de sikilmeye hazır" diye bastırıverdi baldızın götüne baş parmağını, sonra hızlıca çekti. "Ama temiz değil amına kodumun orospuu" diye hayıflandı. Aletini çekti baldızın içinden Bartu o sırada yanına gelince "Vay kardeş, sen hemen anladın" diye güldü Bartu baldızın kadınlığına girerken. Oğlan önce sehpadan ıslak mendil aldı, parmağını temizledi. Sonra baldızın ağzına tekrar yerleştirdi aletini. Baldızın başını iki eliyle tutup resmen amını siker gibi ağzını sikti. Oğlan resmen şov yapıyordu. Baldız bir eliyle kavradı çocuğun aletini. Başını ağzında sabit tutup somururken sıvazlamaya başlayınca çocuk daha fazla dayanamadı ve sarsılarak baldızın ağzına patlamaya başladı. Bartu da aynı anda amında patlayınca baldızın, üçü birden titremeye başladılar. Oğlanın aletini ağzında küçültene kadar tuttu baldız. Tüm spermlerini yutmuştu. Yaladı. Temizledi ve pantolonun içine elleriyle yerleştirdi. "Sonra gel, götümü de siktereceğim sana" diye öpücük attı. Bartu çoktan yan tarafa sermişti kendini.
Kendime bir viski doldurdum. Ortalıktaki yüzlükleri toplayıp pantolonun cebine koydum.Karım da baldız da biraz kendilerine gelmişlerdi. Yüzlerinde kocaman bir gülümsüeme vardı ikisinin de.. Birbirlerine doğru yuvarlanıp öpüştüler. Kemal ve Bartu onların öpüştüğünü görünce iyice şaşırdılar. "Vay amına koyayım, ne hayatlar varmış bee" dedi Kemal. "Abi bunlar gerçekten abla kardeş mi?" dedim. "Yok, üvey kardeşler, anneler de ayrı, babalar da yarı ama kardeş gibi büyüdüler" dedim. "Abi ne şanslı adamsın. Evde iki karı... " diye güldü. "Hem de en azgınından, hem de en orospusundan" diye ekledi Kemal. 5binlik olduk ama fazlasıyla değer" diye güldü Bartu. Anlaşılan yere düşenden daha fazlası da vardı bir yerlerde. "Böyle sikişen orospuya herşey yakışır" diye ekledi Bartu. Kızlar öpüşüp okşaşmayı bıraktılar. Ayağa kalkıp "küçük bir temizlik molası" diye kikirdeyerek el ele banyoya geçtiler. "Yalnız bellboy çocuk da sağlam çıktı" diye güldüm. "Abi iyi laf etmedin ona, gaza geldim birden" dedi Bartu. "Yok... dert değil." dedim. "Abi ciddimiydi baldız da karın da 10 kişi gelin dediklerinde" diye sordu heyecanla Kemal. "ayarlayın bir gün, yaparız" dedim. "Adamsın" diye güldüler. "Abi seyretmek de acayip keyifli" dedi Bartu. "Sen bir de bunları kayıttan izlerken gör" diye güldüm. "Abi internete falan koymuyorsun değil mi!" diye güldü biri. "Daha değil..." dedim.k "O kıvama gelince maskeli falan yapacağız ama" diye güldüm. O sırada baldız ve karım geldi. Çırıl çıplak çocukların önlerine kadar gelince "Abla, değişelim mi az?" diye sordu baldız. "Al kız az da sen bunun yarrağını ye" diye Bartu'nun önüne oturdu. Baldız da Kemal'in. Direk çocukların aletlerine saldırdılar. Götleri parıl parıl parlıyordu. "ooo.. götler sikilmeye hazır" diye güldüm. "Kocacımmm. sürprizi niye bozdun" diye mırıldandı karım Bartu'nun aletini ağzından çıkarınca.
Yorumlar
Yorum Gönder