Merve ve Ayçil III
"Ee, senin ilk nasıldı?" diye sordum bu kez ben Merve'ye. "Valla sizinkinin yanında benimki direk hüsran. Sinemaya gittik, oturduk öyle yan yana. Çocuğun eller bacaklarda gezmeye başladı, sonra yüzümü çevirdi, öpüştük biraz. Bir eli de göğüslerime uzanınca biraz irkildim ama işte ne bileyim, hayır da diyemedim. Çocuk önce dışından okşadı, sonra gömleğin içine girdi eli, sonra da sütyenin içine. Benim elimi de alıp kendi aletinin üzerine koydu. Sıktırıp bıraktırdı. Göğsümdeki elini taytımın içinden kızlığıma götürünce tuttum. "Sadece okşayacağım" diye mırıldanınca elini tutarak biraz daha inmesine müsade ettim. Tam kilitorisimi bulmuştu. Parmağıyla bastırınca hoşuma gitti hissettiğim şey. Elini biraz daha bastırdım. Sonra işte bir taraftan öpüşme, bir taraftan birbirimizin aletini okşama. Parmağının ucu tam deliğe geldi. Sokacağını hiç düşünmedim. Biraz sokunca irkildim. "Tamam, bu kadar merak etme" diye kulağımı emdi. O sırada benim elim de onun pantolonunun içindeydi. Aletinin başını avcumun içinde böyle ufak ufak okşayıp sıvazlıyordum. Kilitorisime uyguladığı baskı iyice hoşuma gitmeye başlamıştı. Sonra birden bir sıcaklık hissettim. Hem avcumun içinde, hem de kızlığımda. Çocuk elime boşalmanın heyecanıyla parmağını biraz daha ittirince benim kızlık orta parmak kurbanı oldu" diye kısaca geçti hikayeyi.
"Baya kötüymüş" diye mırıldandım. "Hahaha. sen öyle zannet" diye güldü Ayçil. "Anlatsana kız devamını" diye kikirdeyince "nasıl yani?" oldum birden. "Film arası olmadan tabi biz kalktık. Üstümüz başımız berbat olmadan tuvalete temizlenmeye gittik. Çok pislenmemiştim allahtan. Temizlendim hızlıca ve güzelce. Dışarı çıktım. O sırada çocuk erkekler tuvaletinden kafayı uzattı. "Gelsene" diye seslenince meraklandım. İçeri çeker çekmez dudaklarıma yapıştı. "Özür dilerim, beni affet falan diye konuşuyor ama bir yandan da öpüyor, taytımın üzerinden kalçalarımı okşuyor, boynuma öpücükler konduruyordu. Kabinin içine girdiğimizi fark etmedim bile diyebilirim. Beni hemen döndürüp yüzümü duvara yasladı. Arkama eğilip taytımı aşağı sıyırdı. Dur dememe rağmen dinlemiyordu. Ben de zaten yalandan dur diyordum. Çocuk arkama diz çöküp temiz olduğumu görünce diliyle daldı direk kızlığıma. öpüyor, yalıyor, dilini sokup çıkarıyordu. Ben de kısık kısık inliyordum. Biraz yaladı, bir parmağını sokup çıkarıp iyice zevke getirdi beni. Sonra ayağa kalktı. Fermuarının sesini duydum. Sonra prezervatif açtı bir tane ve başını kızlığıma dayadı. Yavaş yavaş girmeye başladı. Canım biraz yanmıştı. Ses çıkarmamak için ağzımı eliyle kapattı. Sonuna kadar girince girip çıkmaya başladı. Sonra hızlandı birden. Çok uzun sürmeden de patladı içimde. "off.. kızım harikasın yaa.." diye mırıldanıp prezervatifi çöpe attı. Üstümüzü toparladık hızlıca. Biraz daha öpüşük tuvalet kabininden çıktık. Dışarıda 2 tane daha adam vardı. Beni görünce pis pis sırıttılar. Neyse, filme gittik tekrar. Sonra işte ara oldu, çıktık mısır aldık, kola aldık ama hiç olayı konuşmadık. Film başladı. Tekrar içeri girip en arka sıraya oturduk. Az önce tuvaletteki 2 adam da salona girdi. Önlerde bir yere oturdular ama bizi de görmüşlerdi. Gülüşlerinden belliydi.
Tabi film başladı, ikimiz yine oynaşmaya başladık. Zaten en arka sıradayız, kimse görmez edasıyla rahat rahat öpüşüp oynaşıyorduk. Oğlan kemerini ve fermuarını açtı biraz zaman geçince. Aletini direk avuçladım. Birkaç kez sıvazladım. "Ağzına al hadi" diye fısıldadı. Yana eğilip başını somurdum biraz. Rahat edememiştim. Dizlerimin üzerine yere çöktüm tam önüne. Baya baya o film seyretti ben de ona oral seks yaptım. Başımı yönlendiriyor, aletini ağzıma sokuyor, taşaklarını yalatıyordu. "Kolay gelsin gençler" diyen fısıltıyı duyunca irkildim. Korktum yukarıya bakmaya. "Abi" diyebildi benimki sadece. "Yok lan, devam et, düşürmüşsün çıtırı, bozmayalım muhabbetinizi, az seyredip gidicez" diye böyle atarlı da konuştu biraz o ses. "Erkeğiz biz de kardeş, sikimiz kalktı şimdi indirmeyelim mi, boşa boşa da olmaz böyle ha" diye seslendi öbürü. Birşey diyememiştik. O da bende. "Siz devam edin, biz yokmuş gibi olur mu!" diye biraz sert fısıldayınca benimki başımı okşadı hadi başla dercesine. O arada sağımdaki olan saçlarımı toplayıp sırtımdan tshirtümün içine soktu. "Böyle daha iyi görünüyor" diye güldü fısıldayarak. "Lan bu daha yeni, baksana tam bilmiyor muamele çekmeyi" diye güldü diğeri. "Olsun olum, canlı pornoya otuzbir çekiyoruz" diye fısıldadı. O esnada farkettim ikisinin de aletlerini dışarı çıkardıklarını. Benim ağzıma aldığımın iki katı kadar vardı. Sikmeye kalksalar beni sinemayı inletirdim eminim. "Bak şimdi onu dilinle yalican başını ki sevgilin zevke gelsin, böyle olmaz, sağını solunu yalican, arada somurcan, sıvazlican..." diye fısıldadı sağdaki. Bu kez o almıştı yönlendirmeyi ve ben de onun her dediğini yapmaya başlamıştım. "lan sen nerden biliyorsun böyle yalamayı" diye güldü öbürü. "Ben öğretiyorum oğlum" dedi. "Sana kim öğretti piç" diye güldü öbürü. Kikirdediler kendi aralarında. "Kardeş, ya böyle kusura bakma, bizimkilere de el atsa, hani eli boş kalmasın, sen ağzında biz elinde. Sana ayıp olmaz di mi?" diye fısıldadı soldaki. Şaşırıp kaldık ikimiz de. "Abi" dedi. Yani tabi sen izin verirsen kız arkadaşın yine karar versin, zorlama yok" diye güldü öbürü. "Yani tabi elinden sonra ağzına almak falan isterse!" diye devam edince "sadece elim" diyebildim biraz korkuyla. "tamam tamam, o da iş görür." diye sırıttı biri. "Peki birşey rica etsem, şu göğüsleri de ortaya çıkaran olur mu!" diye sordu diğeri fırsattan istifade. Birden oyun hoşuma gitmeye başlamıştı. Bekaretimi bir parmakla kaybetmiştim ama şimdi sinemanın ortasında grup sekse kurban gidiyordum. Nerden aklıma geldi o anda bilmiyorum ama "elim 100 lira, göğüslerimi de açarsam 100 lira daha alırım, 300 lira!" dedim. Benimki şaşırdı birden. "Ağzın" diye sordu biri. "O dolu, sahibi burda, parasını ödedi" diye yanıtladım. Bakıştı üçü bir birine. Kafaları karıştı birden. "Tamam, çıkar lan 150 dedi sağdaki. Diğeri de cebinden çıkardı. 300 lirayı uzattılar. Alıp hızlıca telefon kılıfının içine soktum. Tshirtümün önünü başımın üzerinden geçirdim, Sütyenimi de çözüp göğüsleri fora ettim. Yanlarından tutup bunun ikisine küçük bir şov yaptım. Önümdekini ağzıma alırken bunlarınkini de elimle uzanıp kavradım. Birisi elime uzanıp avcumu açtı ve tükürdü içine. Sonra aletine geri koydu. Diğeri yapmadı. Taşaklarını avuçladım, birkaç kez sıvazladım. "Göğüslerini göster" diye mırıldanınca biri ağzımdakini bırakıp geriye yaslandım. Aletlerini daha hızlı sıvazlamaya başladım. Başları bana doğru bakıyordu. İyice hızlanınca birisinin geleceğini anladım. Öne doğru eğilip aletini tam çocuğun yüzüne tutunca saltoyu kendi üzerine attı. Ne olduğunu anlayana kadar ikinci salto yine gömleğinin üzerinde patlamıştı.
Diğeri de aynı kazaya kurban gidecekti ki elimi tutup aletini karşıya indirince öndeki koltuğun sırtına boşattı döllerini. O sırada benimki de iyice aşka gelmiş olmalı ki kendi kendine kendi göbeğine patlattı.
Üzerine patlayan ses çıkarınca biraz millet dönüp baktı. Bunlar tabi hızlıca toparlanıp kalkıp gittiler. Çocuk da biraz panik oldu ama sonra üzerine patlattığı spermleri temilyip üzerini düzeltti. Ben de tshirt ve sütyenimi düzelttim. Film de az sonra bitti. Biz tekrar tuvaletin yolunu tuttuk. En korktuğum şey o iki adamın çıkışta bizi bekliyor olma ihtimaliydi ama yoklardı ne mutlu" diye tamamladı hikayeyi.
"vay be, sen çok porno izliyorsun galiba" diye güldüm. "Valla ilk anlattığında ben de böyle demiştim!" diye güldü Ayçil. "Eee. ne fikrini değiştirdi" diye sordum merakla. İkisi de gülüştüler. "Orda işte bizim hikaye başlıyor. "Biz işte tanıştık bir şekilde üniversitede. Baya da hızlı kaynaştık. Kısa sürede kanka olduk. Takılıyoruz öyle. Bir gün akşam dışarı eğlenmeye çıktık ikimiz. Halk müziği, bira falan işte. "Şimdi yarrağı yedik" dedi bu senin sevgilin. "Niye" diye sorunca içeri giren iki adamı gösterdi. 30lu yaşlarda varlar. İri kıyım iki tane baya adam yani. Merve saklanmaya çalışsa da adamlar görmüştü bizi. Güldüler hatta bize bakıp. "Gelmiyorlar de gelmiyorlar de" diye sayıklarken "hayırdır" diye sordum. "Sinemadaki adamlar bunlar" deyince bende jeton düşmüştü. Uzaktan selam verdiler kibarca. Merve tanımamazlığa geldi ama tanıdığını da belli etmişti. Yanımızdaki masaya gelip oturdular. Aralarında işte kesin o, yok benzettin muhabbeti falan oluyor, duyuyoruz şarkı aralarında ama biz de kalkalım tadımız kaçmasın, kalalım eğlenelim modunda gidiyoruz. Adamlara yüz vermezsek sıkıntı çıkmaz, eğlenir iki bira içer kaçarız diye düşünüyoruz. Daha doğrusu ben öyle düşünüyormuşum. Adamlardan biri Merve'ye yanaştı kulağına birşeyler söyledi. Merve adama baktı. Birşey söylemeden bana döndü. "Tarife aynı mı değişti mi diyor ne diyeyim?" diye gülerek seslendi. Anlamıştım. Ben de kahkahayı basınca adamlar da sırıttı pis pis. Biz aslında zokayı da yutmuş olduk o esnada. Merve dönüp adama birşey söyledi. Adamlar da gülmeye başladı. "Ne dedin kız!" diye sordum. "Jübilemi yaptım" diye yanıtlayınca sevgilin ne kadar akıllı bir kadın olduğunu bir kez daha anlamış oldum. Masaya iki tane tekila geldi o esnada. Anlamıştık, yandakiler göndermişti. Garson zaten birşey söylemeden onların masaya da bıraktı. Bize doğru kadeh kahdırınca biz de kaldırıp şatları attık. Merve'nin tarafındaki çocuk yine uzanıp birşeyler söyledi. Merve güldü, çocuk birşeyler daha söyledi, Merve yine güldü ama resmen kahkahalar atmıştı. "Jübile yapan sporcular eninde sonunda ya yardım maçına çıkarlarmış ya da halısaha da takımla maça. İkimiz olunca anlaşılan halı sahada takım maçı yapıyoruz diye düşünmüşler" diyince ben de bastım kahkahayı. Adamlar laf cambazıydı. "Hem eğlenip hem para kazanalım mı!" diye sordu senin bu sürtük sevgilin birden. "Bunlar bizi sabaha kadar siker Merve!" diye güldüm. "E ne var, sanki hiç yarrak yemedik!" diye kırıttı seninki. "Bak medeni adamlar, kibar kibar güzel espriler!, Hayır maçına çıkalım" diye kikirdedi. Daha benim cevap vermemi beklemeden dönüp adama birşeyler söyledi. Sonra da eliyle 4 işareti yaptı. Adam 3 yaptı. bizimki 5 yapınca adam 4 e gülümsedi. "Anlaştım, 4 bin, saat 4e kadar, 4ümüz" diye gültü. "Ah dur" diye tekrar çocuğa yöneldi. Birşeyler söyledi. Çocuk da tamam dercesine başını salladı. "Yurda dönüş taksi parasını da ödeyecekler ilaveten" diye güldü.
"Sein adın Selin, benimki de Pelin, onlar da benden tarafta olan Murat, diğeri de Orhan" diye bastı kahkahayı. Çocuklar bizim masaya geldi. Aralarında paylaşmışlardı anlaşılan çoktan. Murat beni, Orhan da
Merve'yi" diye güldü.
"Neyse, bunlar masaya geldi ama para falan daha ortada yok, Orhan böyle bir hamle yapar gibi oldu. "parayı getir önce" diye kibarca tersleyince müsade istedi kalktı. 10 dakika sonra geldi. ATM'den çekmiş. o saatte nerden bulduysa zarfa koymuş bir de. Oturunca usulca usülünce masanın altından aldım zarfı. O sırada Ayçil çoktan havaya girmişti orospu. Murat'ın bir el çoktan bacaklara inmişti." diye devam etti hikayeye.
O anlarda sevgilimin başka erkeklerle nasıl seviştiğini dinlediğimi, ve bundan heyecanlanmaya başladığımı hissetmiştim. Tamam, sadece birlikte yaşıyorduk, evli değildik, birbirimizin sahibi değildik ama az önce onun en yakın evli kız arkadaşını becermiştim, şimdi ise o bana nasıl bekaretini kaybettiğini, başka ereklerle nasıl grup yaptığını anlatıyordu. Ve bu benim aletime kan gitmesine sebep oluyordu. Resmen kalkmıştı aletim.
Orhan da biraz benim bacaklarımı okşadı. Birer tur daha tekila atalım mı diye sordum ama Orhan "evde devam edelim eğlenceye artık" diye söyleyince mecburen biralarımızı hızlıca tepemize dikip Türkü Bardan ayrıldık. Ev yakınmış zaten, 2 blok sonra apartmanın girişindeydik. Lüks bir binaydı. Çocuklar varlıklıydı belli. "Gel bakalım yavrum.. özledik seni" diye ikisi birden bana uzandılar. Biri sağ diğeri sol göğsümü avuçlayıp. "Onca zaman unutmadık o macerayı" diye güldü Orhan. "En çok da senin beni kendi döllerime boğmana güldük sonrasında. Ama cesur kızmışsın, yanındaki salak herif korkudan altına sıçtı!" diye gülüştü ikisi de. "Bu yeni arkadaşını daha çok sevdik emin ol" diye Ayçil'in kalçayı avuçladı bu kez Murat. Kata gelince toparlandık. Evin kapısını açınca önden Murat girdi, sonra ikimiz girdik, en son Orhan girdi. İçeri geçince çantaları vestiyere bıraktık. "Hadi geçin böyle lütfen" diye salonu gösterdi. Biz de girdik oraya. Sade ve pahalı ve keyifli döşenmişti. "İyiymişsiniz" diye mırıldandım. "Siz de öyle" diye kalçamda Murat'ın elini hissettim. "Tekila!" diye direk açık mutfağa gidip dolabı açtı, buzluktan şat bardaklar çıkarıp hızlıca servise hazırladı. "Lütfen bu gece eğlenelim ve zevk alalım" diye kaldırdı kadehini Murat. "Zevk dolu bir geceye, sevgili tadında" diye kaldırdı Ayçil kadehini. Ben bile inanamıştım duyduum cümleye. Bu baya orospu moduna girmişti çünkü" diye güldü Merve.
"Kızım adamlar zengin, tiko para 4bin saydılar, taksi parası dahi ödeyecekler yani..." diye güldü Ayçil. Tekilayı diktik tabi. Bu kez Murat bana, Orhan Merve'ye uzanmıştı. Öpüşmeye başladık Murat ile. Kot pantolondan kalçalarımı avuçlayıp hafifçe kaldırdı beni yukarıya. Güçlüydü ve iyi de öpüşüyordu piç. Merve'nin de durumu aynıydı. Murat kızın dudaklarını usulu usul emip ısırıyordu. "Ortak bu kızlar muhteşem" diye seslendi Murat beni belimden kavrayıp Mutfak tezgahının üzernine oturtunca. "Aynen ortak, Selin çok geliştirmiş kendini" diye güldü. "Nasıl yani!" diye bu kez Murat Merve'nin önüne geçti ve dudaklarına asıldı. Merve ile öpüşmeye başlayınca gülüştük ikimiz. Orhan da gelip bana yapıştı hemen. "Oğlum bunların ikisi de dehşet öpüşüyor..." diye güldüler. "Dur bakalım aynı anda deneyeyim" diye gülerek beni hızlıca Merve'ye yanaştırdı. Dudaklarını bana uzatırken Merve'nin de başını bize doğru çekti. Merve geri durunca çok ısrar etmedi. Ama benden sonra hemen onun dudaklarına yapıştı. Bir süre onunla öpüştü. Sonra bana dönüp benimle öpüşmeye başladı. "Moruk ikisi de harika öpüşüyor" diye gülüp geri çekilince Murat bu kez geldi hemen ve aynı şekilde o da ikimizi sırayla öpmeye başladı. Resmen dudakları ve dili 5 saniyede bir benimkine, sonra dönüp Merve'ninkine yapışıyordu. Gülerek geri çekti... "Harikasınız kızlar!" diye güldü. O sırada Orhan dolaptan birer tane bira getirdi. Kadeh kaldırdık birbirimize gülerek. Sonra bizi koltuklara çektiler. Ben Orhan'ın, Merve Murat'ın kucağındaydık. Arada bira içip sohbet ediyor, öpüşüyor, sonra yine sohbete ve biraya devam ediyorduk. "Su" diye mırıldanınca Orhan "hemen bardak orda" diye açık mutfağın tezgah altını gösterince kalktım kucağından. Kalçama da sağlam bir tokat yedim. "O güzel kalçaları çok özletme" diye güldü. O sırada Murat "Hadi artık şu hasterle beklenen ana gelelim" diye güldü. Murat Merve'yi ikisinin arasına bıraktı kucağından. Sonra ikisi yavaşça Merve'nin tshirtünü çıkardı. "off.. hala aynı güzellikteler... O gün ne çok istedim bunu yalamayı, somurmayı, okşamayı" diye mırıldandı Orhan. İkisin de eli çoktan bulmuştu sevgilinin göğüslerini... Önce sütyenin üzerinden okşadılar hafifçe. Sonra bir anda sütyen düştü. Merve'nin göğüs uçları sipsivri ileriye bakıyodu. "Offf... sen nasıl birşeysin" diye ikisi birden yamuldular kızın sağlı sollu göğüslerine.
"Aşkım.. o günler mi aklına geldi" diye güldüm çünkü Merve iki eliyle göğüslerini avuçlamıştı resmen. "Aşkım, öyle bir yamuldular ki ikisi birden, neye uğradığımı şaşırdım. İlk defa öyle birşey yaşıyordum. Aynı anda iki erkek sağlı sollu göğüs uçlarıma saldırmıştı. "offf.. o gün izin verecektin bize, seni nasıl uçururduk biliyor musun!" diye mırıldadı Orhan. Birşey diyemedim tabi ama içim titremeye başlamıştı şimdiden. ikisinin de başını iyice bastırdım göğüslerime. Birer elleri bacaklarımda dolaşırken yavaş yavaş baldırlarıma kadar çıkmıştı. Kot pantolonumun üzerinden birinin eli çoktan kadınlığıma baskı yapmaya başlamıştı.
Göğüslerimi bırakıp beni yavaşça ayağa kaldırdılar, Kot pantolonumun düğmesini ve fermuarını çözüm sıyırdılar tangamla birlikte Açığa çıkan her noktayı da yalamayı, öpmeyi ihmal etmediler. Onlara doğru döndürdüklerinde birer elleri kalçalarımda kalmış, birer elleri göğüslerime uzanmıştı. Murat elimden tutup dizlerimin üzerine çöktürdü. Sonra da elimi aletinin üzerinden pantolonuna götürdü. Diğer elim de kendiliğinden Orhan'ın önüne gitti. İkisi de arkalarına yaslandılar. Düğmelerini çüzöp fermuarlarını açtım. Aletlerini kilotlarıdan çıkardım. Onlar da üzerlerinden gömleklerini ve atletlerini çıkarmışlardı hızlıca. Kaslı çocuklardı. Vücutları sağlamdı. Kavradım saplarından. "O günkü gibi" diye güldü Orhan, sıvazladım birkaç kez. "Başlangıç olarak" diye güldü Murat. Sonra taşaklarına uzandı ellerim. Hafif hafif okşadım. Orhan hafifçe kaykılıp pantolonundan kurtuldu hızlıca. "Hadi bakalım, dilinin ve dudaklarının maharetini görelim" diye mırıldanıp kendine çekti beni. Murat da ayaklandı yanımda ve pantolonundan hızlıca kurtuldu. "UZakta kaldın bebeğim" diye Ayçil'i çağırınca yanımıza geldi Ayçil de. Murat'ın aletini avuçlayınca öpüşmeye başladı ikisi. Ayça'nın tüm kıyafetlerinden kurtulması nasıl oldu, ne kadar çabuk oldu anlamamıştım bile ama bir anda onu da yanımda, ağıznda Orhan'ın aletiyle bulmuştum. Murat da ayağa kalktı. "Gel hadi sen de yıllardır bunu bekliyordun" diye ağzımdan çıktı ve Orhan getirdi aletini ağzıma. Onun da aleti sağlamdı. " diye devam ederken Merve "Ama merak etme şampiyon sensin emin ol!" diye güldü.
"Senin bu sevgilin Orhan'ı ağzına alıp somurmaya başladı. Birer birer değişerek yalıyordu. Sonra Murat kendini geri çekince Orhan ikimizin başını yavaşça aletine çekti. Gülüştük öyle Merve ile. Birimiz sağından birimiz solundan yaladık. Ama arada dudaklarımız da değmişti birbirine. Kikirdedik. Tam hizasına geçti. "Hadi bakalım, ordan buraya kadar" diye güldü. Ben Orhan'ın aletini, Merve Murat'ın aletini kökünden yalaya yalaya diğerinin köküne gittik. Başında dillerimiz de değmişti birbirine. "Bu gece tüm fantaziler gerçek olacak gibi ortak" diye güldü Murat. Yumruklarını tokuşturduklarında gülüşmüştük biz de. "Hadi başını paylaşın bakalım" diye Orhan kedini geri çekince bir anda Merve ile Murat'ın aletinin başında buluştu dudaklarımız. Devam ettik yalamaya. Aynı anda yukarı aşağı dudaklarımızla hareket ederken başına geldiğimiz her seferinde dudaklarımız birbirine değiyordu. "Hadi biraz da Orhan'ı yalayın bakalım" diye seslenince Orhan'ın aletine yöneldik. Başında dudaklarımız buluştu. Ne olduğunu anlamadım o anda ama birden Merve ile öpüşmeye başladık. "İşte buu" diye güldü Murat. "Beklediğimiz hareketler bunlar" diye başımızı okşadı biz öpüşürken. Sonra tekrar daldık Murat'ın aletine iki taraftan. Köküne kadar gidip geri geldik. Başında öpüştük. Sonra Orhan'ın aletine geçtik.
Merve'nin ellerini vücudumda hissettiğimde garip oldum önce. Ama hoşuma da gitmişti. Odağımız adamlardan çok birbirimize kaymıştı hızlıca. Baya baya öpüşmeye başladık. Adamlar biz öpüşürken aletlerini yüzümüze sürüyor, arada dudaklarımızın arasından kaydırıp geri çekiyordu. Bizim ellerimiz ise göğüslerimizi keşfetmekle meşguldü. "bunu izlemem lazım" diye geri çekildi Orhan. Murat da ona katıldı. Ellerinde biraları resmen canlı porno izler gibi koltuğa oturup bizi izlemeye başladılar. Hangi ara 69 olduk bilmiyorum ama Merve'nin tatlı kadınlığını yalamaya doymuyordum. Onun da dilini kadınlığımdan hiç eksik hissetmiyordum. Uzun uzun seviştik birbirimizle. Hoşumuza gitmişti. MErve'nin parmaklarını kadınlığımda hissettiğimde içimin daha farklı eridiğini hissettim. Ben de ona yerleştirdim orta parmağımı... Kasıkldı göbeği kısa bir süre. Adamlar da kenarda iri aletlerini sıvazlayıp bizi seyrediyorlardı. Ben altta Merve üstte 69 da uçarken başımın üzerinde Orhan'ın aletinin başını hissettim. "Al bakalım yavrum, sikilme zamanınız geldi artık" diye aletinin başını ağzıma soktu. Biraz somurdum. Sonra çekip Merve'nin kadınlığına dayadı. O esnada Murat'ın da benim amıma girmek üzere olduğunu anladım. "Kanka... bu rüya gecesi" diye yavaşça ittirmeye başladı ikisi de aynı anda. İkimiz de uçmaya başlamıştık artık. Hemen burnumun üzerindeki taşakları somurup emerken Orhan aletini Merve'nin kadınılğından çıkarıp benim ağzıma uzattı. Sevgilinin tüm sıvılarını temizledim Orhan'ın aletinden, biraz sonra Murat aynısını Merve'ye yaptırmıştı. "Ortak bu dehşet" diye gülüyorlar, "oğlum böyle gece yok" diye bizi becermeye devam ediyorlardı. SOnra yer değiştirdiler. "al bakalım yavrum, kendi tadına bak" diye uzattı Murat yarrağını. Amımdan çıkarttığı yarrağı direk ağzıma yerleştirmişti. Birkaç tur daha dönüp siktiler bizi öyle. Bizim tabi aldığımız zevkten halimiz kalmamıştı. En sonunda ikisi birden kasılmaya başladı. Ağzımı ayırınca Murat'ın aletinin başını somurdum ki oluk oluk akmaya başladı ağzıma. Adam baya baya ağzımda patlamıştı. Altta olunca yutmak kolay olmuştu. Son damlasına kadar emdim ve yuttum. Orhan'da böğüre böğüre Merve'nin ağzına patladı. Aleti küçülene, son damlasını ağzıma bırakana kadar çıkarmadı Murat. Gülüyorlardı, Biz de et yığını gibi birbirimizin üzerinde yatıp kalmıştık. Merve yavaşça yana yuvarlandı. "Deliyiz biz kızım" diye seslenince güç bela yan döndüm. Gözgöze geldik. Biraz öyle kaldık." diye devam etti Ayçil..
"Baya sağlammışsınız o yıllarda" diye güldüm. "Şimdi öyle değil miyiz?" diye uzandı Merve dudaklarıma. "kıskanmadın değil mi!" diye sordu Merve. "Yoo. galiba biraz da etkilendim" diye gülüp "gecenin devamını merak ediyorum doğrusu" diye ekledim. "Hayvan.." diye güldü Ayçil. "Ben asıl bu günün devamını merak ediyorum" diye sinsice güldü Ayçil. "Tadımlık yaptın resmen" diye ekleyip kucağıma gelip oturdu. Eşofmanın içine elini sokup "bunun zamanı gelmedi mi!" diye usulca sıvazladı. Ufak ufak öpüşmeye başladık. Merve yanımıza gelip saçlarımı okşadı. "Aşkım.. hadi salona geçelim" diye uzanınca bana uzandığını sanmıştım ama o direk Ayçil'in dudaklarına yapıştı. İki kadın el ele tutuşup salona geçtiler. Ben de peşlerinden.
Ayakta öpüşmeye devam ettiler salonun ortasında. Aklımdan Merve'nin başka erkeklerle aynı anda birlikte olma fikri dönüp duruyordu. Bu bana birden aşırı heyecan vermeye başlamıştı. İkisi ayakta öpüşürken resmen arkalarında birer tane yabancı erkek olduğunu hayal etmiştim bir an. Onlara doğru yürüdüm. İkisinin de kalçasını avuçladım. Dudaklarımız buluştu yine üçlü bir şekilde öpüşmeye başladık. Ayçil'in ve Merve'nin eli aletime ulaşmıştı çoktan. Birden ağzımdan "ister misiniz?" diye bir cümle çıktı. "İstiyoruz tabi.. o yarrağı amımızda istiyoruz ikimiz de" diye mırıldandı Merve. "Daha fazlasını" diye ekledim neden bilmiyorum. "Ooo.. beni sikilirken mi izlemek istiyorsun" diye ekledi Merve. Dudaklarıma büyük bir iştahla yapıştı. Bu çok hızlı olmaz mı bir günde!" diye mırıldandı Ayçil. Birden ona yöneldim. Dudaklarına yapıştım. Dilimi hızlıca ağzının içine soktum. Ellerimi eşofmanının içine sokup kalçalarını avuçladım. "off.. haşin erkek. hadi bu gün sadece beni doyur" diye mırıldandı Ayçil boyunun geriye attığında. Boynuna saldırdım resmen. Merve mutfaktan elinde biralar ile dönmüştü. Sehpaya bıraktı, birini açıp koltuğa oturdu ve bizi izlemeye başladı. Birkaç saat boyunca sadece Ayçil'i becerdim. Merve elindeki bira şişesiyle kendini tatmin edip o gün beni tek kelimeyle arkadaşını mutlu etmeme adadı.
Yorumlar
Yorum Gönder