ESKİ DEFTERLER - BÖLÜM 22 - GÜZİDE ABLA

ESKİ DEFTERLER - BÖLÜM 22 - GÜZİDE ABLA

 Gülsüm, Yeşim, Hatice ve ben üniversite sınavı için birlikte çalışıyorduk. Bahar ayı. Havalar sıcak. ilkokul, ortaokul, lise beraber okumuştuk dördümüz. Aynı apartmanda oturuyorduk. Yeşim hariç hepimiz tek çocuktuk. Yeşim'in Güzide diye ablası vardı. Afeti devran bir esmer güzeli. Bizden 4 yaş büyüktü. Üniversiteyi 3 kere kazanmış ama istediği bölümü tutturamadığı için 4üncü kez giriyordu sınava. O ayrı çalışır, bize bulaşmazdı. Odasından dahi nadiren çıkardı. Ve çıktığında da bomba gibi düşerdi her yanıma. Askılı bulüz, pileli etek, uzun bacaklar, portakal büyüklüğünde göğüsler...

Doğum günümdü. Sınav yakın olduğu için parti falan organize etmemiştik. Yeşim'lerde ders çalışıyorduk. Kızlar birşeyler hazırlayalım biz diye mutfağa geçtiler. Ben de önümdeki test kitabından kafamı kaldırmadan soru çözmeye devam ediyordum. Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama bir anda "Mutlu yıllar sana" şarkılarıyla önde Yeşim elinde pastayla, arkada Gülsüm ve Hatice ve onların arkasında da Güzide abla belirmişti. Şaşırmıştım. Sürpriz olmuştu. Masanın karşısına geçip pastayı önüme koydular. Güzide abla sönen mumları yakmak için  eğilince gözlerim otomatik olarak o portakal büyüklüğündeki göğüslerine kaymıştı. Göz göze gelince gülümsedi. Yakalanmıştım. Ama kapatmamıştı da eliyle önünü. Mumları yakmaya devam etmişti. Onca senedir belki defalarca bikiniyle bile görmüştüm Güzide ablayı ama hiç o anki kadar etkilenmemiştim.

Mumları üflerken "Dilek tut...  Gerçekleşsin" diye güldü Güzide abla. İçimden "Seni sabaha kadar deliler gibi becermek isterim" diye geçirdim gözlerine bakarak ve mumları üfledim. Alkış tufanı, öpüşme faslı, hediye faslı, pasta yeme ve derse geri dönüş...

Saat 6 olmuştu. Hepimiz yorulmuştum. Bizimkiler şehir dışındaydı. Çalışmayı bitirip evlere dağıldık. Eve gidince dolaptan soğuk bir bira aldım kendime. Biraz da tuzlu fıstık. Videoya bir film koyup seyretmeye başladım. Ama Güzide ablanın göğüsleri gözlerimin önünden gitmiyordu. Aletim kaskatı olmuştu. Filmi çıkarıp bir porno yerleştirdim gizli arşivden. Şortun üzerinden ufak ufak aletimi sıvazlarken bira içip keyif çatıyordum.

Telefon çaldı. Gözümü ekrandaki sahneden ayırmadan telefonu açtım. "Efendim" diye açınca "Cenk, evde misin? Pirinç var mı sizde?" diye soruyordu Güzide abla. "Bakayım" diye ahizeyi bırakıp mutfağa gidip geldim. "Var abla, getireyim mi?" diye sordum. "Yoook, ben gelir alırım" diye kikirdedi Güzide abla. "Tamam" dedim. Televizyonu kapattım ki o gelene kadar aletim insin. 10 dakika falan geçmedi geldi. Kapıyı açtım. "Gel abla" diye içeriye buyur ettim. Gülüyordu. Üzerinde hala aynı v yakalı tshirt vardı. Altında da penye bir eşofman altı. Saçlarını başının üstünde topuz yapmıştı. Uzun boynu olanca seksiliği ile ortadaydı. Mutfağa geçtik. Pirinç kavanozunu uzattım. O arada tezgahın üzerindeki bira kapağını görünce "ooo.. bira içiyorsun" diye güldü. "Kafamı rahatlatmaya iyi geliyor" diye yanıtladım gülerek. "Yanında film de var anlaşılan... " diye kikirdedi. Kafam karışmıştı. Aklıma birden telefonu bırakıp gititğimde porno filmin açık olduğu geldi. Pis yakalanmıştım. "Bir macera filmi seyrediyordum" diye kıvırdım. Güldü. "öyle olsun bakalım" diye gülerek bir bardak pirinç alıp kırıta kırıta gitti. Asansör olmadığı için merdvienlerden yukarı çıkana kadar sağa sola sallanan kalçalarını seyrettim. En son basamakta birden geri bakıp gülümsedi. El salladım gülerek.

Güzide abla bitirmişti beni. Göğüsleri, esmer teni, merdivenden çıkarken penye eşfomanın altında sağa sola sallanan kalçaları.... direk gidip televizyonu açtım. Dayanacak halim kalmamıştı. Şortu da sıyırıp bir yandan film izleyip bir yandan bira içip bir yandan da ufak ufak kaskatı olmuş aletimi okşamaya başladım. Kapı çaldı. Küfür ede ede kalktım üstümü başımı toplayıp. Gözetleme deliğinden baktığımda Güzide abla kapıdaydı. Koşup heme televizyonu kapattım. Geri geldim. Kapıyı açtım. "Efendim abla" dedim. "Bana bira ısmarla diye geldim" diye gülerek direk içeri girdi. Birşey diyemedim. Elimle önümü zor kapatıyordum. "Annenler yok bu gün galiba" dedi. "Yoklar, şehir dışındalar, iki gün sonra gelecekler" diye yanıtladım mutfağa geçip dolaptan bira alırken. Güzide abla çoktan oturma odasına doğru yola koyulmuştu.

Peşinden yetiştim hemen. Sehpanın üzerinde tuzlu fıstık ve benim bira vardı. Video çalışıyor ama televizyon kapalıydı. "Hangi filmi izliyorsun" diye sordu. "Yok ya. sıkıldım. kapattım" diye geçiştirdim. "E video niye çalışıyor" diye sehpanın üzerindeki kumandayı alıp televizyonu açtı bir anda "Abla" demeye kalmadan. Tabi benim alman pornosu tam ekran ortaya çıkmıştı. Gülmeye başladı Güzide abla. "Macera filmiymiş... telefonda duymadım sanki" diye güldü. "Ya abla, utandırma beni... " diye kumandaya saldırdım ki kolunu geriye atınca iyice üzerine abanmış oldum dengemi kaybedip. Aletim tam göğüslerinin arasına yerleşmişti. Tabi geri çekildim ama o koca sertliği hissetmişti Güzide Abla... "Ohaa... Cenk...." diye kahkaha atmaya başladı. bir anda. "Ya abla... " diye kızarıp televizyona yöneldim. Düğmesine basıp kapattım. Videodaki kaseti de çıkarıp odama götürdüm sinirle.

Güzide abla kahkaha atarak peşimden geldi. "ya tamam kızma kızma, kimseye söylemem" diye elinde bira şişesiyle odamın kapısında gülüyordu. "O değil de kaç santim o" diye sordu gülerek. "çok santim" diye yanıtladım sinirle. Kahkaha atmaya devam ediyordu. O güldükçe portakal büyüklüğündeki göğüsleri v yaka tshirtünün altında sallanıyor, memeler sallandıkça ben hepten taş kesiliyordum. "Cidden ya.. kaç santim" diye sordu. "21" dedim. "Yuhhh... inanmıyorum" diye gülmeye devam etti odaya girip yatağımın üzerine otururken. Bacak bacak üzerine atmış, öne doğru eğilmişti. Göğüsleri kolunun üstünde kalınca dehşet bir frikik vermişti. Ergenlik hayallerimin kızı, benim odamda, benim yatağımda oturuyordu. "Abla, nolur yapma bak zaten zor durumdayım" diye çıkıştım. "Oğlum o bende olsa bu durumda ben de zor durumda olurdum" diye güldü. "Gerçekten var mı lan 21 santim?" diye sordu gülerek. "Gerçi Yeşim söylemişti çok büyük olduğunu" diye ekledi. "ohaa..." dedim. "Ne var oğlum, kardeşimiz herhalde, biliyoruz ne haltlar yediğini" diye güldü. "İyi de yani şimdi bunu söylemenin ne gereği var" diye çıkıştım.

"Mumları yakarken gözlerine soracaksın sen onu" diye gülmeye devam etti. "Ya tamam Güzide abla. Tamam, istersen kız bana ama sen de bomba gibisin." dedim. Gülmeye devam ediyordu. "eee. başka" diye sordu. "Yani işte esmer bombasın bayağı, sendeki fizik kimsede yok... yani ergenliğimin her rüyasında sen vardın... gerçi hala da öyle" diye yanıtladım. O gülmeye devam ederken oturma odasına gidip biramı aldım. "Buraya gel, fıstığı da getir" diye seslendi.

Dediğini yaptım. Tuzlu fıstıkla birayı alıp odama onun yanına gittim. Çalışma sandalyeme oturdum. Hala gülüyordu. "Demek hep beni gördün rüyalarında" dedi gülerek. "Çıplak mıydım bari?" diye sordu kahkaha atarak. "Bazen çıplak, bazen giyinik" diye yanıtladım. "ooo.... mayolu da var mıydı bari?" diye güldü. "Evet, şu geçen yaz giydiğin mavi bikinili halin" diye yanıtladım. "Bir de iki sene önce hani denizde bikininin üstü sıyrılmıştı, bir göğsün ortaya çıkmıştı." diye ekledim. "ooo... hiç kaçırmamışsın" diye gülmeye devam etti birasından yudumlarken. Sonra durdu. "peki, sana bir soru soracağım ama doğru cevap vereceksin!" dedi. "Mumları üflerken beni becermeyi diledin değil mi doğum günü dileği olarak" diye sordu ve kahkahayı patlattı. Kıpkırmızı olmuştum. "hahahah... nasıl da bildim ama..." diye kahkaha atmaya devam etti.

"Abla" dedim. "gel buraya" dedi ve yatağımın üzerini gösterdi. "Hadi gel yanıma biranı da al" dedi. Donup kalmıştım bir anda. Güzide abla ayağa kalktı. "Madem sen gelmiyorsun, ben geleyim o zaman" diye ayaklandı. Üzerimden elindeki bira şişesini çalışma masama bırakırken usulca kucağıma oturdu. "Burada hiç hayal ettin mi beni?" diye fısıldadı kulağıma. "Evet" diyebildim. "Nasıl hayal ettin peki?" diye mırıldandı saçlarımı okşarken. Dudaklarına uzandım ve alt dudağını yakalayıp hafifçe ısırdım cevap vermeden. Ellerim tsürtünün yanlarına giddi. Usulca çıkardım. Uzun esmer boynundan yalayarak göğüslerine kadar indim. "Ohhh.. böyle mi hayal ettin" diye fısıldadı kulağıma sütyeninin kopçasını çözüm portakal büyüklüğündeki göğüslerini serbest bırakırken. Göğüs uçları koyu kahvrengiydi Yeşim'inkilerin aksine. "off... göğüslerine bayılıyorum" diye mırıldanıp dudaklarımla buluşturdum. "Biliyorum... gözlerin hep onlardaydı yıllardır" diye mırıldandı. "Onları yalamayı çok istedim" diye mırıldanırken uçlarına dil darbeleri atmaya başlamıştım bile Ufak ufak somuruyordum. "bunu Yeşim bile bilmemeli" diye mırıldandı. "Ondan çok daha seksisin" diye mırıldandım ellerim sırtında ve belinde gezinirken. "Gülsüm ve Hatice'yi de siktin mi?" diye mırıldandı. "Evet... " diye mırıldandım. "Bir ben bi kaldım yani apartmanda sikmediğin" diye mırıldandı. "Evet" diye yanıtladım başımı yukarı kaldırıp tekrar dudaklarına yapıştığımda. Deli gibi öpüşmeye başladık birden. Güzide abla hızlıca tshirtüme saldırdı ve bir çırpıda kurtulmamı sağladı. Onu kucağımda kaldırıp yatağıma götürdüm ve sırt üstü yatırdım. Yüzünde kocaman seksi bir gülümseme vardı. Tam şortumu çıkarmaya yeltenmiştim ki aniden doğruldu "Bana bırak" diye seslendi. Şortumun üzerinden aletimi sıvazladı birkaç kez. Sonra kilodumla birlikte aşağıya sıyırdı. Aletim kaskatı, ucunda birkaç damla beyaz sıvı ile dimdik karşısındaydı. "off... büyükmüş gerçekten..." diye mırıldandı. İki eliyle kavradı aletimi. "Bunu Yeşim'e nasıl soktun" diye güldü. "Küçük orospuların amını dağıtmışsındır" diye ekledi dudakları başına değmeden hemen önce. Sonra usulca ağzının içine kaydırdı aletimi. Yavaş yavaş yalıyordu. Bir eli taşaklarıma ulaşmıştı çoktan. "Off.. tam yalamalık.. böyle büyük yarrak olacak, sabaha kadar yalayacaksın" diye mırıldandı gözlerimin içine bakarak. "Sabaha kadar senin..." diye güldüm. "Off... " diye tekrar yumuldu aletime ama bu kez biraz daha iştahlı. Bir elimi uzatıp sol göğsünü okşamaya çalıştım ama kendini geri çekti gülümseyerek.

Aletimi ağzından çıkarınca yere doğru çömeldim dizlerimin üzerinde ve öpüşmeye başladık. Boynundan aşağıya göğüslerine kaydı dilim usulca. Sonra onları somurmaya ve yoğurmaya başladım. "Off Cenk... iyisinnnn" diye inledi saçlarımı okşarken. Ellerim altındaki penyeye uzandı usulca. İki yanından aşağı doğru çekiştirmeye başlayınca sırt üstü yattı Güzide abla yatağa. Kalçalarını hafifçe kaldırınca bir çırpıda çıkardım kilodu ile birlikte eşfomanını. Doğruldu ve tekrar öpüştük. "Amımı yalamak mı istiyorsun?" diye fısıldadı. "Yeşim'in amını da yaladın mı?" diye mırıldandı. "Evet" diyebildim. "Ya Gülsüm ve Hatice" diye mırıldandı. "Onlarınkini de" diye yanıtlarken parmaklarım usulca kadınlığına ulaştı. Hafifçe okşayınca yavaş yavaş geriye bıraktı kendini. "Hadi o zaman benim amımı da yala" diye mırıldanarak. Kendini yatakta biraz daha geriye çekti ve başını duvara yasladı. Dirseklerinin üzerine durup bacaklarını dizlerinden kırarak yatağın üzerine koydu. Uzanıp göğüslerinden aşağı doğru yalamaya başladım. "Oohhhhh...." diye mırıldandı. Göbeğine ulaştım ve bir müddet oralarda dolaştım dilimle. Başımı geriye bastırdı. "Hadi.. oyalanma" diye mırıldandı. "Dille amımı Cenk" diye inledi. Aşağıya kadınlığına indim. Bacaklarını iyice iki yana ayırdı. Kadınlığının dudakları cildi gibi esmerdi ama kilitorisi ve içi pespembeydi. Dilimi kilitorisine değdirdiğimde küçük bir titreme yaşadı Güzide abla. "Nereyi yalayacağını biliyorsun" diye kikirdedi hafifçe. Dilimle kadınlığının kenarlarında gezindim biraz. "off... porno filmlerden mi öğrendin bunu" diye inledi. "Yok... kankalarımdan" diye yanıtladım. "Orospular zevkin doruğuna erkenden çıktı yani" diye mırıldandı. "Beni de çıkardılar" diye yanıtladım. "Sen daha zevkin doruğuna çıkmanın ne olduğunu bilmiyorsun" diye başımı hızlıca bastırdı kadınlığına. Dilimle daldım içine hemen. Ufak ufak sokup çıkartırken bir elimle de uzanıp göğsünü okşamaya başladım. "O küçük orospular nasıl sikişileceğini nerden bilsin!" diye hışımla seslendi Güzide abla. Başımı birden yukarıya çekti. Aletimi kavradı. Kadınlığının ıslak dudaklarına sürttü birkaç kez. Sonra başını yerleştirdi "Hadi sik bakalım benim de amımı" diye inlerken sokmaya başladım içine. "ooff... canım yanıyor, yavaş Cenk..." diye mırıldandı. "alışırsın" diye mırıldandım. "Sabaha kadar sik beni Cenk.. O yarrağını amımdan hiç çıkarma" diye inledi dudaklarımız buluşmadan hemen önce. Aletimin yarısını sokmuştum artık. "Off.. başı büyük... yarrrak bu yarrrakkk" diye inledi Güzide abla. "Daha yarısı dışarda" diye güldüm geri çekilirken. Baktı. "oha... " diye güldü. "Hadi sok hepsini" diye inlediğinde geri kalanını ittirmeye başladım. Güzide abla inim inim inliyordu altımda. Hızlandım biraz, taşaklarım götüne vuruyordu "ohh.. sik... apartmanın sikicisi beni de sik" diye inliyordu. Artık gelmem yaklaşmıştı. "Abla" dedim. "Orospum de bana... orospunum ben senin" diye inledi. "Orospummmm" diye seslendim. "Söyle sikicimmm" diye inledi. "Gelmem yakın" diye inledim vuruşlarım hızlanırken.. ""Ağzıma patla ağzıma patla" diye hızla itti beni önünden ve direk aletime saldırıp somurmaya başladı. Elim hemen kadınılını buldu. "Döllerini yuttur bu orospuya" diye inleyerek bir yandan sıvazlamaya, bir yandan da yalamaya devam etti. Bacağından çekip kadınlığını yaklaştırdım kendime ve bir parmağını kadınılğına sokarken diğerini de kilitorisinin üsünde bastırdım. "Hadi sikicim, beni de getir, beni de getir, aynı anda" diye inlemeye başladığında ağzına patlamaya başladım. Bir eli direk kendi kadınlığına gitti Güzide ablanın ve kendi amını parmaklayıp kendi kendini coşturdu bir anda. Aletimin yarısı ağzının dışında, diğer yarısı içinde iliğimi kemiğimi somuruyordu resmen Güzide abla. Deli gibi patlıyordum ağzının içinde. Kendini de getirmeyi başarmış, sakinleşmişti biraz. Aletim hala dimdikti. Damlasını ziyan etmemişti spermlerimin. "off.. hala taş gibisin" diye irkildi ve birden kalkıp yatağın üzerinde dört ayak pozisyonuna geçti.

Hemen arkasına geçtim ve yerleştirdim "off cenk... Hiç durmadan sik beni bu gece.. amımı götümü dağıt" diye inlediğinde gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. İlk defa göt sikecektim bu gece. "Götünü de siktirecekmisin bana orospuummm" diye seslendim. "Evet sikicim.. o küçük orospuların küçük götlerine sığmamışsındır sen" diye inledi. "Asıl göt sikince uçmanın ne olduğun anlayacaksın" diye mırıldandı başını iyice yatağa bastırıp kalçalarını iki eliyle ayırırken. "Tükür oraya. parmağınla yumşat" diye seslendi. "Seni ilk kim sikti, götünü kim yol yaptı" diye mırıldandım. "Cüneyt sikti beni... ilk götümden sikti" diye mırıldandı. Cüneyt Güzide Ablanın geçen sene özel ders veren matematik öğretmeniydi. 30lu yaşlarda, evli bir adamdı. Geçen sene apar topar gitmişti. Nedeni şimdi belli olmuştu. Karısı şehrin en güzel kadınlarından biriydi. "Ama yarrağı küçüktü onun. Seninkini yarısı bile olamazz... Onda yarrak yoktu, çük vardı çük..." diye inledi. "off... onun karısı ne azgındır şimdi" diye inledim. "off... Güler abla ne ateşli kadın..." diye inledi. "Amını parmaklıyor gariban 1 senedir" diye mırıldandı. En sevdiğim şeydi bu seks esnasında kadınların ağzından laf almak. "Amı kabak gibidir onun... sapsarıdır tüyleri" diye mırıldandım. "off.. hem de ne sulu amı var" diye mırıldandı Güzide abla. Anlaşılan ikisinin arasında farklı bir ilişki vardı. "Ama senin amın daha güzel. Tenin esmer... amın pempe... " diye mırıldandım. "Götün daracık..." diye ekledim. "off.. sik beni, götüm de senin, amım da senin..." diye inlemeye ve birden kasılmaya başladı. Kaçmak istedi ama kasıklarından sıkıca kavrayıp vurmaya devam ettim. "Yeter... Cenk yeter... bayılacam... " diye inlerken boşluğuma geldi ve kurtuldu ellerimden.

"Manyak.... nasıl sikiyorsun sen öyle" diye titredi biraz yatakta. Aletim hala dimdikti ve Güzide Abla'nın sıvılarıyla parıl parıl parlıyordu. "Off... içimi anında kuruttun lan" diye seslendi kısık gözlerle. Güldüm... "daha sırada götün var" dedim... "Sana can dayanmaz koçum..." diye yanıtladı Güzide abla. "Ulan indirmeden ikinciye devam ettin" dedi gülerek. Bira şişesini uzattım ona. Ergenlik hayalim, çırıl çıplak, ağzının kenarında benim spermlerimle benim yatağımda boylu boyunca uzanıyordu... "Sen ne deliymişsin... kızlar iyi dayanmışlar sana" diye güldü biraz kendine gelince.

"Yok be abla, biz yani tam şey yapmadık hiç" diye güldüm. "Erken gençlik zamanları işte" diye ekledim. "Biliyorum... Yeşim anlattı ne haltlar yediğinizi" diye güldü. "Sen onu yalamışsın, o da seni... sonra da bakire seksi... Ama o bile uçurmuş kardeşimi" diye ekledi. "O kadar detaylı konuşuyormusunuz siz?" diye şaşkınlıkla sordum. Güldü. "Birinde çok sarhoş ettim onu. O zaman anlattı herşeyi" diye kikirdedi. "Ama aferin sana. Hiç zorlamamışsın birşeye. Ne onu, ne de diğer kızları" diye ekledi.

"Matematik öğretmeni?" diye sordum. Durdu birden. "Sen çok çakalsın biliyor musun?" diye güldü. "Senin yüzünden mi gitti?" diye sordum. "Yok... karısı kovdu. Aleti çok küçüktü. Güler ablayı hiç mutlu edemiyordu. Ben de dertleşirken öğrendim aletinin küçük olduğunu. "Kiminle dertleşirken?" diye sordum şaşkınlıkla. "Güler Abla ile. Onlarda ders çalışmaya gittiğim bir gün Cüneyt Hoca evde yoktu. Kapıyı Güler abla açtı. Gözleri şişmişti ağlamaktan. Ben de öyle bırakamadım. İçeri girdim. Konuşmaya başlayınca anlattı herşeyi. Ben de merak ettim gerçekten ne kadar küçük diye. Sonra işte malum. Zaten 1 kere sikti. Ondan sonra gitti." diye devam etti. "E Güler ablayla sen?" diye sordum. "Yok artık!" diye yanıtladı gülerek. "Yani biz hiç sevişmedik. Bana ters öyle kadın kadına." diye ekledi. "E nerden biliyorsun sarı tüylerini?" diye sordum gülerek. "Attım kafadan, sen gaza gelince" diye güldü. "Ama o da taş gibi kadın" diye ekledi. "Hayırdır, gözüne onu mu kestirdin şimdi de!" diye kahkahayı patlattı. "Neden olmasın?" diye güldüm. "Yavşak... elinin altında am var, göt var...ben dahil 4 tane ağız var, valla kızları salarım üzerine, sikini koparırlar senin" diye güldü. "Ne dicen, Cenk'e kendimi siktirdim, gözünü Güler Hanım'a dikti kızlar sikicimize sahip olun mu  dicen?" diye güldüm.

O yatakta ben sandalyede sohbet ederken telefon çaldı. Gittim açtım. "Cenk, ablama söyle, babam çağırıyor işi varmış, çabuk gelsin" dedi. "Tamam söylüyorum" dedim ve telefonu kapattım. "YEşim aradı, baban çağırıyormuş" diye söyledim. "Tüh... kötü oldu bu. yarım kaldı böyle" diye hayıflana hayıflana giyindi üstünü. "Neyse... akşam gene kaçarım yanına sikicim... Orospunu doyurursun bu gece sabaha kadar" diye dudaklarımdan öptü ve kapıya yöneldi.

Yorumlar