Günlük - 30/04/2020 Bölüm 2
Günlük - 30/04/2020
Mika hala Hakan'ın kucağındaydı. Tam öpüşeceklerdi ki Ece Mika'nın elini tutup "Kocamdan önce beni" diye gülümseyip kendine çekti. Mika hızlıca Hakan'ın kucağından kalkıp onlara katıldı.
Üç kadın ayakta olabildiğince ağırdan süzdüler birbirlerinin yüzlerini ve tepkilerini. Hakan ve ben masada bu üç güzelin birbirlerine ne zaman saldıracaklarını bekliyorduk heyecanla ki ilk hareket Mika'dan geldi. Ece'nin dudaklarına yapıştı hızlıca ve ansızın. Bir anda ikisi öpüşmeye başladılar. Dilleri öpüşmekten çok az sonra yaşayacakları anların baskın karakterini ortaya çıkarmaya uğraşır gibiydiler. Tuğçe yüzünde bir tebessümle ikisinin öpüşmesini seyrederken onları teşvik etmek istercesine saçlarını okşuyordu. Tuğçe'nin elleri iki kadının kalçasına kaydığında ise Mika ve Ece gülümseyerek dudaklarını birbirlerinden ayırdılar. Tuğçe'yi iki yanından çevrelediler bedenleriyle. Tuğçe usulca Mika'nın dudaklarına uzandı ancak Mika kendini geri çekti. Bu kez Ece'ye yöneldi. Ece de aynı tepkiyi verdi. Mika ve Ece Tuğçe'yi sevmek istiyorlardı anlaşılan. Az önceki ateşli öpüşme, Tuğçe'nin ortak hedef olmasının anlaşmasıydı demekki.
Tuğçe'nin iki eli, iki kadının burnundan dudaklarına, oradan çenelerine ve boyunlarına kaydı. Tshirtlerinin yakalarını aşağıya doğru sıyırdı sütyenleri görünene kadar Mika ve Ece'nin elleri onun kalçalarını okşarken. Artık çıplaklık zamanı gelmiş olmalıydı ki Mika ve Ece, Tuğçe'nin tsihtünü iki yanından kavrayıp başından yukarı çıkardılar. İçindeki siyah dantelli yarım sütyen göğüslerinin tüm güzelliğini ortaya çıkarmıştı. Hakan ağzından salyalar akarak izliyordu resmen Tuğçe'nin yarı çıplak bedenini.
Mika ve Ece, Tuğçe'nin yarım sütyeninde dışarda duran göğüs uçlarına parmak uçlarıyla dokunduklarında Tuğçe hafifçe başını geriye attı. Ece sol göğüs ucuna, Mika da sağ göğüs ucuna dillerini uzattıklarında ikisinin başını da göğüslerine bastırdı. Kızlar, Tuğçe'nin göğüslerini ağızlarının içine alıp hafifçe somurdular ve geri bıraktıktan sonra hızlıca dudaklarını buluşturdular. Sonra tekrar Tuğçe'nin göğüslerine yöneldiler ve küçük küçük dillediler Tuğçe'nin irileşmiş göğüs uçlarını. Ece Tuğçe'nin önüne yöneldi. Tuğçe Ece'nin tshirtünü çıkardığında arkadan sütyeninin kopçasını bir çırpıda çözüp Ece'nin üstünü çırıl çıplak bıraktı. Ellerini Ece'nin göğüslerine götürüp usulca kavradı ve hafifçe sıkıp bıraktı. Boyları hemen hemen aynı olan iki ateş parçası kadının dudakları yavaşça birleşti. Mika arkadan sarmıştı Tuğçe'yi kollarıyla ve eli biraz göbeğini okşarken usulca kot pantolonunu düğmelerini açmakla meşguldü. Elini Tuğçe'nin pantolonunun içine sokabileceği alanı yakaladığında ise sağ elini usulca içeriye kaydırdı. İlk dokunuş Tuğçe'yi hafifçe silkelemiş ve Ece'nin dudaklarına daha fazla asılmasına sebep olmuştu. Ancak Ece usulca kendini kurtardı ve Tuğçe'nin dudaklarına bir buse kondurarak ıslak ve ateşli dil darbeleri ve dokunuşlarla önce göğüslerine indi öperek ve yalayarak. Sonra yavaş yavaş diz çökerek Mika'nın elinin olduğu yere kadar eğildi. Dışarıdan biraz kokladı ve Tuğçe'nin kot pantolonunu iki yanından aşağıya sıyırıp ayaklarından çıkarmasını sağladı. Siyah dantelli kilodunun içinde Mika'nın eli vardı ve kadınlığını usul usul okşuyordu. Ece kilodu da aşağıya sıyırıp Tuğçe'yi tamamen çırıl çıplak bıraktı. Mika'nın elini çekmesi ile kadınlığı tam ağzının hizasındayken diliyle bacaklarından yalayarak kadınlığına değmeden tekrar yukarıya, Tuğçe'nin dudaklarına kadar çıktı.
Mika, elini Tuğçe'nin kadınlığından çektiğinde Tuğçe yönünü birden Mika'ya döndü ve onunla öpüşmeye başladı. O sırada ece üzerindeki pantolon ve kilottan bir çırpıda kurtulup çırıl çıplak kaldı ve bedenini arkadan Tuğçe'ye yaslayıp bir elini önden bacak arasına, bir elini de göğüslerine uzattı. Bedenine yaslanan çıplak beden Tuğçe'nin Mika'nın tshirtünü ve sütyenini hızlıca çıkartıp sarışın afetin göğüslerine yapışması ile devam ederken Ece parmaklarından birini Tuğçe'nin kadınlığından içeri yerleştirmiş olmalıydı ki Tuğçe'nin ağzından "ohhhh... bu iyi geldiii" diye bir mırıltı çıktı belli belirsiz.
Mika'nın da taytını ve kilodunu çıkarması kadınların üçü de çırıl çıplak kalmıştı. Hakan ve ben ise önümüzdeki manzaranın keyfini rakılarımızdan içerek çıkarıyorduk. Mika Ece'nin arkasına dolandığında ise Tuğçe'de yüzünü Ece'ye döndü ve öpüşmeye başladılar. Koltuğa iyice yaklaştıkları bir anda Mika ve Tuğçe Ece'yi hızlıca koltuğa ittirip oturttular. İkisi birden birer bacağından yakalayıp hafifçe araladılar ve Ece'nin kadınlığına uzandı dilleri. Ece direnmeden bacaklarını iyice iki yana ayırıp kızların elini rahatlatınca, boşalan eller Ece'nin göğüslerine uzandı. Ece artık kendini tamamen iki kadının ellerine ve dillerine bırakıp, onu zevkin derinliklerine daldırışlarını izlemeye başladı.
"Oohh... orospu karının amını yalıyorlar" diye seslendi Hakan'a Ece... "O yarrağını getir ve ağzımı doldur pezevenk" diye ekleyince Hakan hızlıca kalktı yerinden ve birkaç adım içinde Ece'nin yanına giderken aletini de çoktan pantolonundan dışarı çıkarmıştı. Koltuğa dizlerinin üzerine çıkıp karısını yalayan iki kadını seyrederken aletini de karısının ağzına yerleştirmişti. Ece büyük bir iştahla Hakan'ın aletine saldırdı. Bir eliyle sapından kavrayıp ağzına sokup çıkarırken, bir eliyle de taşaklarını sıkıp bırakıyordu. Hakan her ne kadar aletini karısının ağzına sokmuş olsa da Mika'nın veya Tuğçe'nin de ona yönelmesini hevesle bekliyordu. "Hadi bayıltın şu orospuyu zevkten" diye seslendi iki kadına. Ne Tuğçe ne de Mika aldırmadı Hakan'ın bu seslenişine, Zaten ikisinin de birer parmağı aynı anda girip çıkıyordu Ece'nin kadınlığına ve dilleri kilitorisini hiç bıkarmıyordu. Ece'nin çığlıkları iyice hızlanmaya, inlemeleri derinleşmeye başladığı bir anda Hakan aletini Ece7nin ağzından çekip üzeridekileri çıkarmaya çalışıyordu koltuğun tam önünde Tuğçe'nin olduğu tarafta ki Tuğçe birden boşta duran Hakan'ın aletine saldırdı. Bir çırpıda ağzına sokup somurmaya başlayınca "oohh... orospu karıma yeni bir boynuz daha" diye sırıttı Hakan.
Tuğçe'nin kocasına yapıştığını fark eder etmez Ece Mika'yı kenara itip Tuğçe'ye yöneldi ve başını tutup kocasına yaptığı oral seksi yönetmeye başladı. "Al bakalım pezevenk. Al sana sikilecek yeni bir ağız." diye hırladı şehvetle. Mika'ya uzanıp onu da Tuğçe'nin yanına çekti. Ece, kocasına iki kadının ağzını büyük bir zevkle sunmuştu. Herkesin oyunda istekli olması ise çok daha heyecan verici olmasına da sebep olmuştu. Tuğçe ağzındaki aleti çıkarıp birkaç kez sıvazladıktan sonra Mika'ya uzattı. Mika alet yerine Tuğçe'nin dudaklarına yapıştı önce. Dilleri keyifle birbirine karışırken Tuğçe Hakan'ın aletini hafif hafif sıvazlıyordu. Mika dudaklarını Tuğçe'den çekip bir süre Hakan'ın aletine baktı Tuğçe sıvazlarken, sonra uzun süredir yarrağa hasret kalmışcasına bir anda saldırdı Hakan'ın aletine. "Ooo.... Bu çok yarrağa susamış" diye güldü Ece Tuğçe ve Mika'nın arasına dizlerinin üzerine çökerken.
Mika Hakan'ın aletini büyük bir ustalıkla yalamaya başlayınca Ece ve Tuğçe'nin dudakları birleşti yine. Bu kez Ece, Tuğçe'yi koltuğa sırt üstü çekip üzerine çıktı ve öpüşmeye bir süre devam ettikten sonra boynundan göğüslerine kaydı Tuğçe'nin. Onları sıkıp somurdu, uçlarını yaladı. Sonra da Tuğçe'nin kadınlığına kadar indi. Kalçalarını öyle yukarıya kaldırmıştı ki Hakan karısının iyice ortaya çıkan kadınlığının arkasına geçip sağlam bir tokat attı kalçalarına "orospu amını sikeyim mi karıcım" diye gürledi. "Gavat" diye inledi Ece. Hakan bir anda karısının arkasına geçip kalçalarından hafifçe aşağı bastırdı ve bir hamlede içine girdi Ece'nin. Mika'nın koluna uzandı. Onu kendine çekip dudaklarına uzandı. Mika karşılık verince Hakan iyice ateşlendi Mika'ya ve dudaklarını birden Mika'nın göğüslerine indirip onları somurmaya başladı. Bir eli de Mika'nın kadınlığına ulaşmıştı çoktan.
Ece, kadınlığında kocasının aleti, ağzında Tuğçe'nin kadınlığı, parmakları Tuğçe'nin içinde zevkle uçuşa geçmişti. Tuğçe göğüslerini kendi elleriyle okşarken, bir yandan Ece'nin onun kadınılğını yemessini, bir yandan Hakan'ın Mika ile ayakta sevişmesini ve onu parmaklamasını izliyordu şehvetle.
Hakan karısının kalçalarını sıkıca kavrayınca Mika bir anda boşta kaldı ve bana doğru gelmeye başladı. Masada duran rakı kadehinden büyükçe bir yudum alıp ağzını çalkaladı ve sonra su içti. Çırıl çıplak bedeni ile sandalyemin etrafında küçük bir tur attı ve kucağıma oturdu. Öpüşmeye başlamamız gecikmedi. Ellerim çıplak bedenini usul usul okşamaya başladı bu sarışın afetin. Genç ve taze bedeni beni baştan çıkarıyordu. Diri göğüsleri ve göğüs uçlarını okşadım ellerimle. Yavaşça eğilip onları somurdum ve küçük ısırıklar attım. Mika yavaş seksi seviyordu. Acele etmeden, keyfini çıkara çıkara uzun uzun. Geçen seferki buluşmada herkesin pili bittikten sonra Ebru ve ikisi ile neredeyse sabaha kadar yatakta sadece üçümüz keyifle sevişmiştik.
Ellerim bacaklarına ve bacak arasına indiğinde Mika da gömleğimin düğmelerini çözmeye başladı. Kucağımda hafifçe kalkıp pantolonumu ve kilodumu çıkarmama yardımcı oldu ve ben de çırıl çıplak olmuştum artık. Kalkık aletimi eliyle usulca okşadı. Ece, Tuğçe ve Hakan'ı görebileceği şekilde yanlamasına kucağıma otururken aletimi usulca içine almayı ihmal etmedi. "Böyle seyredelim mi?" diye mırıldandı. "Sana ne kadar dayanabilirim bilmiyorum" diye yanıtladım. "Seninim..." diye yapıştı dudaklarıma. Sıcak ve genç kadınlığı aletimi sıkıca kavramıştı çoktan. Tam önüme alıp tamamına oturmasını sağlamak için hareketlenmiştim ki "Böyle duralım mı biraz?" diye mırıldandı. Masadan rakı bardağına uzatıp bana bir yudum aldırdı, sonra da kendi aldı. Su ve bir lokma beyaz peynir ile besledi beni.
Tuğçe, Ece'yi kendi üzerine çekince Hakan karısının içinden çıkmak zorunda kaldı. Aletini sıvazlaya sıvazlaya iki kadının baş ucuna yöneldi. Ece'nin beyaz zevk sıvıları kocasının aletinin üzerindeyken Ece uzanıp onu ağzına aldı. "Hadi boynuzlayın beni" diye mırıldandı dönüp tekrar Tuğçe'nin dudaklarına yapışmadan önce. Hakan Ece'yi Tuğçe'nin üzerinden çekip kaldırdı ve dudaklarına yapıştı karısının. İkisi öpüşürken Tuğçe önce doğruldu ve Hakan'ın aletini eli ile sıvazlayıp ağzına yerleştirdi. Sakin sakin ağızan sokup çıkarmaya başladı. Taşaklarından başlayıp başına kadar yaladı sonra sağından aşağı taşaklarına indi ve solundan yukarı başına çıktı. Elinden bırakmadan ayağa kalkıp karı kocanın arasına girdi ve ikisinin öpüşmesine dahil oldu.
"Hadi karı koca becerin beni. İkinizin de boynuzlarını parlatayım" diye gülerek koltuğun üzerine dizlerini koyup domaldı. "Oohh... ellerimle boynuzlatacağım kendimi" diye inledi Ece. Karı koca Tuğçe'nin arkasında diz çözüp kalçalarını iki yana ayırdılar ve ikisi birden hem kadınlığına hem de kara deliğine daldırdılar dillerini. Tuğçe aldığı zevkle ufak hırıltılar ve inlemelerin yanında, saçlarını sağa sola savuruyor, belini kırıp kalçalarını ve kadınlığını karı kocanın dillerinden daha fazla zevk almak istercesine hareket ettiriyordu.
Tuğçe inim inim inlerken "Hadi artık sok şu kocanın yarrağını amıma" diye inleyince Ece ayağa kalktı ve Tuğçe'nin kalçasına birkaç şaplak attık. "Seni siksin mi istiyorsun, benim önümde kocamın seni sikmesini mi istiyorsun!" diye gürledi. "Evet, ellerinle kocanın yarrağını amıma yerleştirmeni istiyorum," diye inledi Tuğçe. Hakan da ayağa kalkınca Ece kocasının aletini sapından kavradı ve Tuğçe'nin kadınlığına birkaç kez sürttü önce. "Bu yarrağı amında mi istiyorsun?" diye gürledi ve birkaç kez de kalçalarını dövdü Tuğçe'nin kocasının aletiyle. "Amına kodumun karısı, sok şu yarrağı amıma" diye hırlayınca Tuğçe Ece daha fazla bekletmeden Hakan'ın aletini Tuğçe'nin kadınlığına yerleştirmeye başladı. Hakan, çoktan sırıl sıklam olmuş kadınlığa tek seferde girmişti ve hızlıca pompalamaya başladı "oohhh... sonunda bu ama girdim" diye inleyip karısının dudaklarına yapıştı.
Ece bir yandan kocasının kalçalarını, bir yandan da Tuğçe'nin kalçalarını okşuyordu. Kocasının dudaklarından kurtulduğunda ise yönü Tuğçe'nin yüzü oldu. Ona yönelip onula öpüşmeye başladı. Altına uzanıp aşağı sarkmış göğüslerini somurdu ve emdi. Rahat edemeyince Tuğçe'nin biraz doğrulmasını sağladı ve öpüşmeye başladı ikisi tekrar. İki kadının elleri birbirlerinin göğüslerini okşarken, Hakan arkadan Tuğçe'nin kadınlığında gidip gelmeye devam ediyordu hırıltılarla.
"iyi sikiyor mu kocam seni!" diye hışımla sordu Ece cevap beklemeden Tuğçe'nin başını göğüslerine bastırdığında. Hakan da iyice hızlanmıştı arkada. Saçlarından hafifçe geri çekip "kocamın döllerini nerene istiyorsun söyle bakalım" diye sordu Ece ama Tuğçe bu kez onu saçından yakalayıp dudaklarına yapıştı. Bir elini de kadınlığına indirip iki parmağını hızlıca içine soktu. "Sen nereye isterdin!" diye mırıldandı. "amımdan içer miydin kocanın döllerini" diye ekledi Tuğçe. "Delisin sen" diye inledi Ece.
Tuğçe bir anda kendini öne çekip Hakan'dan kurtuldu. Hızlıca sırt üstü yattı koltuğa ve bacaklarını iki yana açtı. Hakan hemen eski yerine, Tuğçe'nin kadınlığına yerleştirdi aletini. Ece'de Tuğçe'nin göğüslerine saldırdı. Hakan'ın taşakları Tuğçe'nin kaçlalarına vurdukça şak şak diye ses çıkarıyordu. Arada Ece doğrulup kocasıyla öpüşüyor, sonra dönüyor Tuğçe ile öpüşüyor, onun göğüslerini ısırıp somuruyordu ki "boynuzlarını tescilliyemeye hazır mısın" diye inledi hakan. Ece hemen Tuğçe'nin kadınlığına eğildi. Hakan birkaç kez hızlı vurduktan sonra hırıltılarla Tuğçe'nin içine boşalmaya başladı. Tuğçe zaten aldığı zevkle kısık kısık inliyordu ki içindeki bu patlama onu kaskatı etmişti. Hakan aletini Tuğçe'nin kadınlığından çıkardığında karısı hiç bekletmeden ağzına alıp hızlıca temizledi. Hakan'ı geri itti ve Tuğçe'nin kadınlığından kocasının spermlerini emmeye başladı. İşte o anda Tuğçe hafifçe doğrulup Ece'nin başını var gücüyle kadınlığına çekti ve Ece'nin somurmalarında çığlık çığlığa kısık kısık inlemeye başladı.
Hakan ikisini bir süre gülerek izledikten sonra masaya doğru geldi. "Tuğçe manyak bir kadınmış Cenk" diye güldü. Masadaki rakı kadehinden bir yudum aldı ayakta gözlerini karısından ve Tuğçe'den ayırmadan. Ece ve Tuğçe yavaşlamıştı artık. Ece'nin başı Tuğçe'nin bacak arasına düştü yüzünden kocaman bir gülümseme ile bize dönük olarak. ikisinin yüzünde de aldıkları zevkin devasa tebessümünü görmek keyif vericiydi.
Mika hala Hakan'ın kucağındaydı. Tam öpüşeceklerdi ki Ece Mika'nın elini tutup "Kocamdan önce beni" diye gülümseyip kendine çekti. Mika hızlıca Hakan'ın kucağından kalkıp onlara katıldı.
Üç kadın ayakta olabildiğince ağırdan süzdüler birbirlerinin yüzlerini ve tepkilerini. Hakan ve ben masada bu üç güzelin birbirlerine ne zaman saldıracaklarını bekliyorduk heyecanla ki ilk hareket Mika'dan geldi. Ece'nin dudaklarına yapıştı hızlıca ve ansızın. Bir anda ikisi öpüşmeye başladılar. Dilleri öpüşmekten çok az sonra yaşayacakları anların baskın karakterini ortaya çıkarmaya uğraşır gibiydiler. Tuğçe yüzünde bir tebessümle ikisinin öpüşmesini seyrederken onları teşvik etmek istercesine saçlarını okşuyordu. Tuğçe'nin elleri iki kadının kalçasına kaydığında ise Mika ve Ece gülümseyerek dudaklarını birbirlerinden ayırdılar. Tuğçe'yi iki yanından çevrelediler bedenleriyle. Tuğçe usulca Mika'nın dudaklarına uzandı ancak Mika kendini geri çekti. Bu kez Ece'ye yöneldi. Ece de aynı tepkiyi verdi. Mika ve Ece Tuğçe'yi sevmek istiyorlardı anlaşılan. Az önceki ateşli öpüşme, Tuğçe'nin ortak hedef olmasının anlaşmasıydı demekki.
Tuğçe'nin iki eli, iki kadının burnundan dudaklarına, oradan çenelerine ve boyunlarına kaydı. Tshirtlerinin yakalarını aşağıya doğru sıyırdı sütyenleri görünene kadar Mika ve Ece'nin elleri onun kalçalarını okşarken. Artık çıplaklık zamanı gelmiş olmalıydı ki Mika ve Ece, Tuğçe'nin tsihtünü iki yanından kavrayıp başından yukarı çıkardılar. İçindeki siyah dantelli yarım sütyen göğüslerinin tüm güzelliğini ortaya çıkarmıştı. Hakan ağzından salyalar akarak izliyordu resmen Tuğçe'nin yarı çıplak bedenini.
Mika ve Ece, Tuğçe'nin yarım sütyeninde dışarda duran göğüs uçlarına parmak uçlarıyla dokunduklarında Tuğçe hafifçe başını geriye attı. Ece sol göğüs ucuna, Mika da sağ göğüs ucuna dillerini uzattıklarında ikisinin başını da göğüslerine bastırdı. Kızlar, Tuğçe'nin göğüslerini ağızlarının içine alıp hafifçe somurdular ve geri bıraktıktan sonra hızlıca dudaklarını buluşturdular. Sonra tekrar Tuğçe'nin göğüslerine yöneldiler ve küçük küçük dillediler Tuğçe'nin irileşmiş göğüs uçlarını. Ece Tuğçe'nin önüne yöneldi. Tuğçe Ece'nin tshirtünü çıkardığında arkadan sütyeninin kopçasını bir çırpıda çözüp Ece'nin üstünü çırıl çıplak bıraktı. Ellerini Ece'nin göğüslerine götürüp usulca kavradı ve hafifçe sıkıp bıraktı. Boyları hemen hemen aynı olan iki ateş parçası kadının dudakları yavaşça birleşti. Mika arkadan sarmıştı Tuğçe'yi kollarıyla ve eli biraz göbeğini okşarken usulca kot pantolonunu düğmelerini açmakla meşguldü. Elini Tuğçe'nin pantolonunun içine sokabileceği alanı yakaladığında ise sağ elini usulca içeriye kaydırdı. İlk dokunuş Tuğçe'yi hafifçe silkelemiş ve Ece'nin dudaklarına daha fazla asılmasına sebep olmuştu. Ancak Ece usulca kendini kurtardı ve Tuğçe'nin dudaklarına bir buse kondurarak ıslak ve ateşli dil darbeleri ve dokunuşlarla önce göğüslerine indi öperek ve yalayarak. Sonra yavaş yavaş diz çökerek Mika'nın elinin olduğu yere kadar eğildi. Dışarıdan biraz kokladı ve Tuğçe'nin kot pantolonunu iki yanından aşağıya sıyırıp ayaklarından çıkarmasını sağladı. Siyah dantelli kilodunun içinde Mika'nın eli vardı ve kadınlığını usul usul okşuyordu. Ece kilodu da aşağıya sıyırıp Tuğçe'yi tamamen çırıl çıplak bıraktı. Mika'nın elini çekmesi ile kadınlığı tam ağzının hizasındayken diliyle bacaklarından yalayarak kadınlığına değmeden tekrar yukarıya, Tuğçe'nin dudaklarına kadar çıktı.
Mika, elini Tuğçe'nin kadınlığından çektiğinde Tuğçe yönünü birden Mika'ya döndü ve onunla öpüşmeye başladı. O sırada ece üzerindeki pantolon ve kilottan bir çırpıda kurtulup çırıl çıplak kaldı ve bedenini arkadan Tuğçe'ye yaslayıp bir elini önden bacak arasına, bir elini de göğüslerine uzattı. Bedenine yaslanan çıplak beden Tuğçe'nin Mika'nın tshirtünü ve sütyenini hızlıca çıkartıp sarışın afetin göğüslerine yapışması ile devam ederken Ece parmaklarından birini Tuğçe'nin kadınlığından içeri yerleştirmiş olmalıydı ki Tuğçe'nin ağzından "ohhhh... bu iyi geldiii" diye bir mırıltı çıktı belli belirsiz.
Mika'nın da taytını ve kilodunu çıkarması kadınların üçü de çırıl çıplak kalmıştı. Hakan ve ben ise önümüzdeki manzaranın keyfini rakılarımızdan içerek çıkarıyorduk. Mika Ece'nin arkasına dolandığında ise Tuğçe'de yüzünü Ece'ye döndü ve öpüşmeye başladılar. Koltuğa iyice yaklaştıkları bir anda Mika ve Tuğçe Ece'yi hızlıca koltuğa ittirip oturttular. İkisi birden birer bacağından yakalayıp hafifçe araladılar ve Ece'nin kadınlığına uzandı dilleri. Ece direnmeden bacaklarını iyice iki yana ayırıp kızların elini rahatlatınca, boşalan eller Ece'nin göğüslerine uzandı. Ece artık kendini tamamen iki kadının ellerine ve dillerine bırakıp, onu zevkin derinliklerine daldırışlarını izlemeye başladı.
"Oohh... orospu karının amını yalıyorlar" diye seslendi Hakan'a Ece... "O yarrağını getir ve ağzımı doldur pezevenk" diye ekleyince Hakan hızlıca kalktı yerinden ve birkaç adım içinde Ece'nin yanına giderken aletini de çoktan pantolonundan dışarı çıkarmıştı. Koltuğa dizlerinin üzerine çıkıp karısını yalayan iki kadını seyrederken aletini de karısının ağzına yerleştirmişti. Ece büyük bir iştahla Hakan'ın aletine saldırdı. Bir eliyle sapından kavrayıp ağzına sokup çıkarırken, bir eliyle de taşaklarını sıkıp bırakıyordu. Hakan her ne kadar aletini karısının ağzına sokmuş olsa da Mika'nın veya Tuğçe'nin de ona yönelmesini hevesle bekliyordu. "Hadi bayıltın şu orospuyu zevkten" diye seslendi iki kadına. Ne Tuğçe ne de Mika aldırmadı Hakan'ın bu seslenişine, Zaten ikisinin de birer parmağı aynı anda girip çıkıyordu Ece'nin kadınlığına ve dilleri kilitorisini hiç bıkarmıyordu. Ece'nin çığlıkları iyice hızlanmaya, inlemeleri derinleşmeye başladığı bir anda Hakan aletini Ece7nin ağzından çekip üzeridekileri çıkarmaya çalışıyordu koltuğun tam önünde Tuğçe'nin olduğu tarafta ki Tuğçe birden boşta duran Hakan'ın aletine saldırdı. Bir çırpıda ağzına sokup somurmaya başlayınca "oohh... orospu karıma yeni bir boynuz daha" diye sırıttı Hakan.
Tuğçe'nin kocasına yapıştığını fark eder etmez Ece Mika'yı kenara itip Tuğçe'ye yöneldi ve başını tutup kocasına yaptığı oral seksi yönetmeye başladı. "Al bakalım pezevenk. Al sana sikilecek yeni bir ağız." diye hırladı şehvetle. Mika'ya uzanıp onu da Tuğçe'nin yanına çekti. Ece, kocasına iki kadının ağzını büyük bir zevkle sunmuştu. Herkesin oyunda istekli olması ise çok daha heyecan verici olmasına da sebep olmuştu. Tuğçe ağzındaki aleti çıkarıp birkaç kez sıvazladıktan sonra Mika'ya uzattı. Mika alet yerine Tuğçe'nin dudaklarına yapıştı önce. Dilleri keyifle birbirine karışırken Tuğçe Hakan'ın aletini hafif hafif sıvazlıyordu. Mika dudaklarını Tuğçe'den çekip bir süre Hakan'ın aletine baktı Tuğçe sıvazlarken, sonra uzun süredir yarrağa hasret kalmışcasına bir anda saldırdı Hakan'ın aletine. "Ooo.... Bu çok yarrağa susamış" diye güldü Ece Tuğçe ve Mika'nın arasına dizlerinin üzerine çökerken.
Mika Hakan'ın aletini büyük bir ustalıkla yalamaya başlayınca Ece ve Tuğçe'nin dudakları birleşti yine. Bu kez Ece, Tuğçe'yi koltuğa sırt üstü çekip üzerine çıktı ve öpüşmeye bir süre devam ettikten sonra boynundan göğüslerine kaydı Tuğçe'nin. Onları sıkıp somurdu, uçlarını yaladı. Sonra da Tuğçe'nin kadınlığına kadar indi. Kalçalarını öyle yukarıya kaldırmıştı ki Hakan karısının iyice ortaya çıkan kadınlığının arkasına geçip sağlam bir tokat attı kalçalarına "orospu amını sikeyim mi karıcım" diye gürledi. "Gavat" diye inledi Ece. Hakan bir anda karısının arkasına geçip kalçalarından hafifçe aşağı bastırdı ve bir hamlede içine girdi Ece'nin. Mika'nın koluna uzandı. Onu kendine çekip dudaklarına uzandı. Mika karşılık verince Hakan iyice ateşlendi Mika'ya ve dudaklarını birden Mika'nın göğüslerine indirip onları somurmaya başladı. Bir eli de Mika'nın kadınlığına ulaşmıştı çoktan.
Ece, kadınlığında kocasının aleti, ağzında Tuğçe'nin kadınlığı, parmakları Tuğçe'nin içinde zevkle uçuşa geçmişti. Tuğçe göğüslerini kendi elleriyle okşarken, bir yandan Ece'nin onun kadınılğını yemessini, bir yandan Hakan'ın Mika ile ayakta sevişmesini ve onu parmaklamasını izliyordu şehvetle.
Hakan karısının kalçalarını sıkıca kavrayınca Mika bir anda boşta kaldı ve bana doğru gelmeye başladı. Masada duran rakı kadehinden büyükçe bir yudum alıp ağzını çalkaladı ve sonra su içti. Çırıl çıplak bedeni ile sandalyemin etrafında küçük bir tur attı ve kucağıma oturdu. Öpüşmeye başlamamız gecikmedi. Ellerim çıplak bedenini usul usul okşamaya başladı bu sarışın afetin. Genç ve taze bedeni beni baştan çıkarıyordu. Diri göğüsleri ve göğüs uçlarını okşadım ellerimle. Yavaşça eğilip onları somurdum ve küçük ısırıklar attım. Mika yavaş seksi seviyordu. Acele etmeden, keyfini çıkara çıkara uzun uzun. Geçen seferki buluşmada herkesin pili bittikten sonra Ebru ve ikisi ile neredeyse sabaha kadar yatakta sadece üçümüz keyifle sevişmiştik.
Ellerim bacaklarına ve bacak arasına indiğinde Mika da gömleğimin düğmelerini çözmeye başladı. Kucağımda hafifçe kalkıp pantolonumu ve kilodumu çıkarmama yardımcı oldu ve ben de çırıl çıplak olmuştum artık. Kalkık aletimi eliyle usulca okşadı. Ece, Tuğçe ve Hakan'ı görebileceği şekilde yanlamasına kucağıma otururken aletimi usulca içine almayı ihmal etmedi. "Böyle seyredelim mi?" diye mırıldandı. "Sana ne kadar dayanabilirim bilmiyorum" diye yanıtladım. "Seninim..." diye yapıştı dudaklarıma. Sıcak ve genç kadınlığı aletimi sıkıca kavramıştı çoktan. Tam önüme alıp tamamına oturmasını sağlamak için hareketlenmiştim ki "Böyle duralım mı biraz?" diye mırıldandı. Masadan rakı bardağına uzatıp bana bir yudum aldırdı, sonra da kendi aldı. Su ve bir lokma beyaz peynir ile besledi beni.
Tuğçe, Ece'yi kendi üzerine çekince Hakan karısının içinden çıkmak zorunda kaldı. Aletini sıvazlaya sıvazlaya iki kadının baş ucuna yöneldi. Ece'nin beyaz zevk sıvıları kocasının aletinin üzerindeyken Ece uzanıp onu ağzına aldı. "Hadi boynuzlayın beni" diye mırıldandı dönüp tekrar Tuğçe'nin dudaklarına yapışmadan önce. Hakan Ece'yi Tuğçe'nin üzerinden çekip kaldırdı ve dudaklarına yapıştı karısının. İkisi öpüşürken Tuğçe önce doğruldu ve Hakan'ın aletini eli ile sıvazlayıp ağzına yerleştirdi. Sakin sakin ağızan sokup çıkarmaya başladı. Taşaklarından başlayıp başına kadar yaladı sonra sağından aşağı taşaklarına indi ve solundan yukarı başına çıktı. Elinden bırakmadan ayağa kalkıp karı kocanın arasına girdi ve ikisinin öpüşmesine dahil oldu.
"Hadi karı koca becerin beni. İkinizin de boynuzlarını parlatayım" diye gülerek koltuğun üzerine dizlerini koyup domaldı. "Oohh... ellerimle boynuzlatacağım kendimi" diye inledi Ece. Karı koca Tuğçe'nin arkasında diz çözüp kalçalarını iki yana ayırdılar ve ikisi birden hem kadınlığına hem de kara deliğine daldırdılar dillerini. Tuğçe aldığı zevkle ufak hırıltılar ve inlemelerin yanında, saçlarını sağa sola savuruyor, belini kırıp kalçalarını ve kadınlığını karı kocanın dillerinden daha fazla zevk almak istercesine hareket ettiriyordu.
Tuğçe inim inim inlerken "Hadi artık sok şu kocanın yarrağını amıma" diye inleyince Ece ayağa kalktı ve Tuğçe'nin kalçasına birkaç şaplak attık. "Seni siksin mi istiyorsun, benim önümde kocamın seni sikmesini mi istiyorsun!" diye gürledi. "Evet, ellerinle kocanın yarrağını amıma yerleştirmeni istiyorum," diye inledi Tuğçe. Hakan da ayağa kalkınca Ece kocasının aletini sapından kavradı ve Tuğçe'nin kadınlığına birkaç kez sürttü önce. "Bu yarrağı amında mi istiyorsun?" diye gürledi ve birkaç kez de kalçalarını dövdü Tuğçe'nin kocasının aletiyle. "Amına kodumun karısı, sok şu yarrağı amıma" diye hırlayınca Tuğçe Ece daha fazla bekletmeden Hakan'ın aletini Tuğçe'nin kadınlığına yerleştirmeye başladı. Hakan, çoktan sırıl sıklam olmuş kadınlığa tek seferde girmişti ve hızlıca pompalamaya başladı "oohhh... sonunda bu ama girdim" diye inleyip karısının dudaklarına yapıştı.
Ece bir yandan kocasının kalçalarını, bir yandan da Tuğçe'nin kalçalarını okşuyordu. Kocasının dudaklarından kurtulduğunda ise yönü Tuğçe'nin yüzü oldu. Ona yönelip onula öpüşmeye başladı. Altına uzanıp aşağı sarkmış göğüslerini somurdu ve emdi. Rahat edemeyince Tuğçe'nin biraz doğrulmasını sağladı ve öpüşmeye başladı ikisi tekrar. İki kadının elleri birbirlerinin göğüslerini okşarken, Hakan arkadan Tuğçe'nin kadınlığında gidip gelmeye devam ediyordu hırıltılarla.
"iyi sikiyor mu kocam seni!" diye hışımla sordu Ece cevap beklemeden Tuğçe'nin başını göğüslerine bastırdığında. Hakan da iyice hızlanmıştı arkada. Saçlarından hafifçe geri çekip "kocamın döllerini nerene istiyorsun söyle bakalım" diye sordu Ece ama Tuğçe bu kez onu saçından yakalayıp dudaklarına yapıştı. Bir elini de kadınlığına indirip iki parmağını hızlıca içine soktu. "Sen nereye isterdin!" diye mırıldandı. "amımdan içer miydin kocanın döllerini" diye ekledi Tuğçe. "Delisin sen" diye inledi Ece.
Tuğçe bir anda kendini öne çekip Hakan'dan kurtuldu. Hızlıca sırt üstü yattı koltuğa ve bacaklarını iki yana açtı. Hakan hemen eski yerine, Tuğçe'nin kadınlığına yerleştirdi aletini. Ece'de Tuğçe'nin göğüslerine saldırdı. Hakan'ın taşakları Tuğçe'nin kaçlalarına vurdukça şak şak diye ses çıkarıyordu. Arada Ece doğrulup kocasıyla öpüşüyor, sonra dönüyor Tuğçe ile öpüşüyor, onun göğüslerini ısırıp somuruyordu ki "boynuzlarını tescilliyemeye hazır mısın" diye inledi hakan. Ece hemen Tuğçe'nin kadınlığına eğildi. Hakan birkaç kez hızlı vurduktan sonra hırıltılarla Tuğçe'nin içine boşalmaya başladı. Tuğçe zaten aldığı zevkle kısık kısık inliyordu ki içindeki bu patlama onu kaskatı etmişti. Hakan aletini Tuğçe'nin kadınlığından çıkardığında karısı hiç bekletmeden ağzına alıp hızlıca temizledi. Hakan'ı geri itti ve Tuğçe'nin kadınlığından kocasının spermlerini emmeye başladı. İşte o anda Tuğçe hafifçe doğrulup Ece'nin başını var gücüyle kadınlığına çekti ve Ece'nin somurmalarında çığlık çığlığa kısık kısık inlemeye başladı.
Hakan ikisini bir süre gülerek izledikten sonra masaya doğru geldi. "Tuğçe manyak bir kadınmış Cenk" diye güldü. Masadaki rakı kadehinden bir yudum aldı ayakta gözlerini karısından ve Tuğçe'den ayırmadan. Ece ve Tuğçe yavaşlamıştı artık. Ece'nin başı Tuğçe'nin bacak arasına düştü yüzünden kocaman bir gülümseme ile bize dönük olarak. ikisinin yüzünde de aldıkları zevkin devasa tebessümünü görmek keyif vericiydi.
Yorumlar
Yorum Gönder