GÜNLÜK - 30/04/2020 Bölüm III
GÜNLÜK - 30/04/2020
Tuğçe koltuğun üzerinde, Ece ise yerde Tuğçe'nin bacaklarının arasında, başını Tuğçe'nin göbeğine yaslamış vaziyette yorgunluklarını atarken Hakan bir yudum daha rakı içip "Cenk" dedi ve güldü. Ben de ona güldüm. Sonra duşa doğru hareketlendi.
Mika'nın içinde öyle uzun kalmıştım ki, boşalmamak için kendimi zor tutuyordum. Tuğçe'nin iki kadınla sevişmesi, sonrasında Ece ve kocası ile yaptıkları, bu taze kadınlığın içinde seyrederken patlamamak... Zordu... Mika usulca ayağa kalktığında kadınlığından sızan sıvıları resmen aletimin üzerine oluk oluk akmıştı. "Oohh.... bu kadar çok geldiğimi tahmin bile edemezdim" diye mırıldanıp önüme diz çöktü ve aletimin üzerindeki kendi sıvılarını yalamaya başladı. Aletimin başı mosmordu. En ufak dokunuş bile fazlasıyla etkili oluyordu. Mika gülümsedi. "Bunu hep yapmayı istemişimdir" diye gülümsedi. Merakla ne yapacağını izlemeye başladım.
Sağ eliyle kavradı aletimi ve baş parmağını aletimin tam deliğinin etrafına getirdi. diliyle iyice ıslattı ve baş parmağını sadece deliğin üzerinde, aletimin başında usulca gezdirmeye başladı. İçim titriyordu resmen. Fazlasıyla hasssastı zaten aletimin başı ki bu dokunuşlar cidden çıldırtıyordu. Baskı olmadan, parmağının ağırlığı ile bir tüy kadar hafif okşuyordu baş parmağıyla aletimin başını. "delisin sen" diye mırıldandım. "Hadi şunu patlat artık" diye inledim. Güldü Mika. "Böyle patlatacağım seni, rakının keyfini çıkar" diye gülümsedi. Zaten sigara ve rakı içmekten başka çarem yoktu. Ona dokunmama dahi müsade etmiyordu.
Spermlerimi fışkırtmak istiyordum ancak bunu yapamıyordum. Oysa bir kez sıvazlasa tüm spermlerimi boşaltacak kadar hazırdım. Ancak Mika ince dokunuşlarıyla iyice coşturuyordu içimdeki duyguları. "Hadi ne olur" diye mırıldandım. Gülümsedi Mika. "İşkence yapıyorsun bana" diye güldüm. "Bu bir intikam değil, ama ilk seferinde benim içimde bıraktığın duyguyu yaşatmak istiyorum sana" diye cevapladı Mika.
O arada Hakan, Ece ve Tuğçe merdivenlerden kikirdeyerek aşağı inmeye başladılar. "ooo... Mika çoktan yerini almış" diye güldü Hakan. "Adam hala patlamamış baksana" diye ekledi gülerek. "Cenk bu..." diye güldü Ece. "İstediği zaman patlamayı başaran nadir erkeklerden" diye güldü. "Bilirim... İçimden çıkmadan 2 saat boyunca direndi birinde" diye güldü Tuğçe. "3 gün içim acıdı bunun yüzünden" diye ekledi gülerek.
"Bu sefer ipler benim elimde... Ben istediğimde patlatacağım" diye güldü Mika. "ooo.. Çok iddalı" diye güldü Tuğçe. "İnan ben patlamak istiyorum, ama Mika baş parmağıyla boşaltacak beni" diye güldüm. "oooo... Bak bu ilginç" diye güldü Ece. "Hadi gel" diye ayağa kalkıp elimden çekti beni ve koltuğa çekiştirip oturttu beni. Kendisi de yanıma oturdu. Hakan tekli koltukta yerini alınca Ece ve Tuğçe'yi de yanına çağırdı. "Sadece baş parmağınızla dokunacaksınız. Islak ve kaygan... Baskı yok, kendi ağırlığı ile" diye kikirdedi Tuğçe. Kızların hoşuna gitmişti. Hızlıca yerleştiler sağıma soluma. Mika benim biraz daha geriye kaykılmamı sağlayınca aletim göbeğimin üzerine düştü. Üç kadın sadece baş parmaklarını aletimin üzerinde kaygıdramaya başladılar.
Tüylerim resmen diken diken oluyor, kan sadece aletime değil, beynimin tasına kadar zıplıyordu. Resmen parmak seksi yapıyordum. 3 kadının parmakları, aletimin her yerinde geziyor, sırayla başında oyalanıyorlar, sonra tekrar devam ediyorlardı ki birden titremeye başladım. Vücudumdaki tüm kanın aletime hücum ettiğini hissediyordum ki aletim kendiliğinden öne doğru atıldı hızlıca üç kadının parmağından kurtulup ve ilk spermlerimi havaya fırlattı. Üç kadın kikirdemişti ki ikinci salto geldi peşinden. Mika aletimi sapından kavrayıp sadece baş parmağı ile aletimin başını okşamaya devam ederken resmen şelale gibi akmaya başladı spermlerim.
"Oha..." diye güldü Ece.. "Adam hala boşalıyor" dediğinde Mika'nın elinden sızan spermlerim yere damlıyordu. Gözlerim karardı ve kendimi bıraktım. Dehşet bir patlamaydı. "Valla ben böyle birşey görmedim" diye güldü Hakan. Aletim hala dimdikti. Mika da başını ve en hassas bölgesini ara ara küçük dokunuşlarla uyarıyordu ve her dokunuş irkilmeme sebep oluyordu. Ben irkildikçe kızlar gülüyordu. "Yeter" diye mırıldandığımda Mika aletimi bırakıp dudaklarıma uzandı. "İşte buydu" diye güldü. Üç kadın gülerek masaya geri döndüler. Ben ise posassı çıkarılmış halde koltuğun üzerinde öylece kaldım bir müddet.
Kendime gelince duşa yönelip tek kelimeyle buz gibi suyla duş aldım. Hem alkolün, hem de o muhteşem patlamanın verdiği mayışıklığı atabilmiştim biraz olsun.
Tuğçe koltuğun üzerinde, Ece ise yerde Tuğçe'nin bacaklarının arasında, başını Tuğçe'nin göbeğine yaslamış vaziyette yorgunluklarını atarken Hakan bir yudum daha rakı içip "Cenk" dedi ve güldü. Ben de ona güldüm. Sonra duşa doğru hareketlendi.
Mika'nın içinde öyle uzun kalmıştım ki, boşalmamak için kendimi zor tutuyordum. Tuğçe'nin iki kadınla sevişmesi, sonrasında Ece ve kocası ile yaptıkları, bu taze kadınlığın içinde seyrederken patlamamak... Zordu... Mika usulca ayağa kalktığında kadınlığından sızan sıvıları resmen aletimin üzerine oluk oluk akmıştı. "Oohh.... bu kadar çok geldiğimi tahmin bile edemezdim" diye mırıldanıp önüme diz çöktü ve aletimin üzerindeki kendi sıvılarını yalamaya başladı. Aletimin başı mosmordu. En ufak dokunuş bile fazlasıyla etkili oluyordu. Mika gülümsedi. "Bunu hep yapmayı istemişimdir" diye gülümsedi. Merakla ne yapacağını izlemeye başladım.
Sağ eliyle kavradı aletimi ve baş parmağını aletimin tam deliğinin etrafına getirdi. diliyle iyice ıslattı ve baş parmağını sadece deliğin üzerinde, aletimin başında usulca gezdirmeye başladı. İçim titriyordu resmen. Fazlasıyla hasssastı zaten aletimin başı ki bu dokunuşlar cidden çıldırtıyordu. Baskı olmadan, parmağının ağırlığı ile bir tüy kadar hafif okşuyordu baş parmağıyla aletimin başını. "delisin sen" diye mırıldandım. "Hadi şunu patlat artık" diye inledim. Güldü Mika. "Böyle patlatacağım seni, rakının keyfini çıkar" diye gülümsedi. Zaten sigara ve rakı içmekten başka çarem yoktu. Ona dokunmama dahi müsade etmiyordu.
Spermlerimi fışkırtmak istiyordum ancak bunu yapamıyordum. Oysa bir kez sıvazlasa tüm spermlerimi boşaltacak kadar hazırdım. Ancak Mika ince dokunuşlarıyla iyice coşturuyordu içimdeki duyguları. "Hadi ne olur" diye mırıldandım. Gülümsedi Mika. "İşkence yapıyorsun bana" diye güldüm. "Bu bir intikam değil, ama ilk seferinde benim içimde bıraktığın duyguyu yaşatmak istiyorum sana" diye cevapladı Mika.
O arada Hakan, Ece ve Tuğçe merdivenlerden kikirdeyerek aşağı inmeye başladılar. "ooo... Mika çoktan yerini almış" diye güldü Hakan. "Adam hala patlamamış baksana" diye ekledi gülerek. "Cenk bu..." diye güldü Ece. "İstediği zaman patlamayı başaran nadir erkeklerden" diye güldü. "Bilirim... İçimden çıkmadan 2 saat boyunca direndi birinde" diye güldü Tuğçe. "3 gün içim acıdı bunun yüzünden" diye ekledi gülerek.
"Bu sefer ipler benim elimde... Ben istediğimde patlatacağım" diye güldü Mika. "ooo.. Çok iddalı" diye güldü Tuğçe. "İnan ben patlamak istiyorum, ama Mika baş parmağıyla boşaltacak beni" diye güldüm. "oooo... Bak bu ilginç" diye güldü Ece. "Hadi gel" diye ayağa kalkıp elimden çekti beni ve koltuğa çekiştirip oturttu beni. Kendisi de yanıma oturdu. Hakan tekli koltukta yerini alınca Ece ve Tuğçe'yi de yanına çağırdı. "Sadece baş parmağınızla dokunacaksınız. Islak ve kaygan... Baskı yok, kendi ağırlığı ile" diye kikirdedi Tuğçe. Kızların hoşuna gitmişti. Hızlıca yerleştiler sağıma soluma. Mika benim biraz daha geriye kaykılmamı sağlayınca aletim göbeğimin üzerine düştü. Üç kadın sadece baş parmaklarını aletimin üzerinde kaygıdramaya başladılar.
Tüylerim resmen diken diken oluyor, kan sadece aletime değil, beynimin tasına kadar zıplıyordu. Resmen parmak seksi yapıyordum. 3 kadının parmakları, aletimin her yerinde geziyor, sırayla başında oyalanıyorlar, sonra tekrar devam ediyorlardı ki birden titremeye başladım. Vücudumdaki tüm kanın aletime hücum ettiğini hissediyordum ki aletim kendiliğinden öne doğru atıldı hızlıca üç kadının parmağından kurtulup ve ilk spermlerimi havaya fırlattı. Üç kadın kikirdemişti ki ikinci salto geldi peşinden. Mika aletimi sapından kavrayıp sadece baş parmağı ile aletimin başını okşamaya devam ederken resmen şelale gibi akmaya başladı spermlerim.
"Oha..." diye güldü Ece.. "Adam hala boşalıyor" dediğinde Mika'nın elinden sızan spermlerim yere damlıyordu. Gözlerim karardı ve kendimi bıraktım. Dehşet bir patlamaydı. "Valla ben böyle birşey görmedim" diye güldü Hakan. Aletim hala dimdikti. Mika da başını ve en hassas bölgesini ara ara küçük dokunuşlarla uyarıyordu ve her dokunuş irkilmeme sebep oluyordu. Ben irkildikçe kızlar gülüyordu. "Yeter" diye mırıldandığımda Mika aletimi bırakıp dudaklarıma uzandı. "İşte buydu" diye güldü. Üç kadın gülerek masaya geri döndüler. Ben ise posassı çıkarılmış halde koltuğun üzerinde öylece kaldım bir müddet.
Kendime gelince duşa yönelip tek kelimeyle buz gibi suyla duş aldım. Hem alkolün, hem de o muhteşem patlamanın verdiği mayışıklığı atabilmiştim biraz olsun.
Yorumlar
Yorum Gönder