ROMAN - BÖLÜM - 13 - HAKAN'IN SÜRPRİZİ

 

ROMAN – Bölüm 13– Hakan'ın Sürprizi

 

Sabah erkenden kalkmıştım. Kahvaltımı yapıp terasta sigara içiyordum ki Yasemin Hanım geldi. “Günaydın Cenk Bey, erken kalkmışsınız” dedi. “Evet, sizi uyandırmak istemedim, kahvaltımı yaptım, hazır olduğunuz zaman çıkabiliriz” diye yanıtladım. “Ben odaya söyledim birşeyler, gidebiliriz” diye yanıtladı. Firma ziyaretlerini, malzemeler için Show room ları gezmeyi sürdürdük. Birkaç ziyaretimiz iptal oldu. Aradığımız ürünleri ve fiyatları bulunca diğerlerini de biz iptal ettik. Böylelikle hem öğlenden sonramız, hem de ertesi gün öğlene kadar kendimize ayırabileceğimiz zaman çıkmıştı. Aklıma asker arkadaşımı aramak geldi. Akşam için program yaptık. Nezaketen Yasemin Hanım’ı da davet edince kabul etti o da. Açıkcası bizim derdimiz tertip ile eski günlerin anısına güzelce zıvanadan çıkmaktı. Askerde ve devamında çok çapkınlığımız olmuştu. Akla hayale gelmeyecek taktikler uygular, kızları yatağa atardık. Birlikte birkaç kez de grup maceramız olmuştu. Yine öyle bir gece yaşarız diye ümit ediyordum ama Yasemin Hanım’ın olaya dahil olması ile gecenin rengi ortaya çıkmıştı.

 

Akşam tertip ile buluştuk. Yasemin’yi görünce yüzü güldü. Bizi Antalya’nın dışında bir yere götürdü. Salaş bir restorandı. Ancak içeridekiler bayağı fiyakalı idi. Ana yemek olmadan, muhteşem mezeler ile güzel sohbetler etmeye başladık. Tabi ikinci kadehden sonra biz askerlik günlerini anlatmaya başlayınca Yasemin Hanım’ın ilgisini çekmişti. “Siz ikiniz bayağı yakınsınız anlaşılan” diye güldü. Hakan içince biraz patavatsızlaşırdı. “Ohoo… Biz tertibimle ne çapkınlıklar yaptık” diye kahkahayla anlatmaya başladı “Birinde bu şimdi “ diye hikayelerden birine giriş yaptı ki “Tertip, o değil de Hüseyin ne yapıyor, gördün mü hiç?” diye sordum. Tertip anlamıştı. Yasemin’de anlamıştı konuyu değiştirmek isteyişimi. “Gene sınırlara takıldık galiba!” diyerek güldü Yasemin. “Ne sınırı, bu herifin sınırı yoktur inanın Yasemin Hanım, söz konusu kadınlar ise bu adam sınır tanımaz. Askerde bunun lakabı Zenci idi bastı kahkahayı. “Beyaz Zenci” diye güldü Yasemin bana bakarak. “Aynen öyle, beyaz Kenyalı” diye devam etti tertip ama sonradan anladı ne olduğunu. “Tertibimin şerefine” diye kadehini kaldırdı. Kadehleri tokuşturduk. “Ben bir lavaboya gideyim” diye ayaklanınca “Ben eşlik edeyim” dedim. “Yok, giderim ben, siz muhabettinizi bölmeyin” dedi ve masadan uzaklaşmaya başladı. “Olum bu karı nasıl bir karı lan, sikmişsin sen bunu ibne bir de ayak yapıyorsun” diye güldü tertip. “Hani lan bir daha iş hayatından birini sikmeyecektin yavşak, hangi ara götürdün, ama hatunda da sağlam göt var lan” diye devam etti. “Lan öyle de dün gece patladı olay. Gene başıma iş açmam umarım” diye güldüm. “Olum o yarrak oldukça sende, başına çoook iş açarsın” deyince ikimiz de gülmeye başladık. “Gelmez diye ümit etmiştim ama geldi kaltak, yoksa coşardık bu gece” dedim. “Bırakalım otele gene coşarız tertip” diye yanıtladı Hakan. “Tamam lan, öyle yapalım” dedim. Yasemin görünmüştü bu arada lavabonun kapısından. Masaya yaklaşınca ikimiz de ayağa kalktık. Normalde benim yanımda oturuyordu ama lavabodan dönünce bu kez Hakan’ın yanına oturmuştu. Uzanıp rakı kadehini aldı “O zaman tertiplerin şerefine” diye kadeh kaldırdı Yasemin. Kadehleri tokuşturup birer yudum aldık. Şişedeki rakımız bitmişti. “Birer kadeh daha alalım mı?” diye sordu Hakan. “Yani, burda değil de şöyle eğlenceli bir yerde olsa!” diye mırıldandı Yasemin. Anlaşılan bu gece Yasemin Hanım’ı eğleyecektik. Olur, nasıl bir yer olsun, canlı müzik mi club tarzı mı?” diye sordu Tertip. “Club olsun, az kurtlarımızı dökelim” diye yanıtladığında Hakan birden başını bana çevirdi. Anlaşılan bir şey olmuştu. “Tamam o zaman” diyerek hesabı istedik. Tertip sağolsun hesabı ödedi.

 

Masadan kalktık. Yasemin önde tertip ve ben arkada yürüyorduk ki tertip kolumdan hafifçe çekip “olum senin karı bacağıma eli attı haberin olsun, bu gece ben bunu sikerim” diye güldü. “Ayıpsın tertip, tapulu malım değil” diye yanıtladım bende. “O zaman top bende” dedi. Arabaya gelince ön kapıyı açtım. Yasemin Hanım siz öne oturun bu kez” diye onu öne yönlendirdim. “aşk olsun, lütfen” diye yanıtladı. Israr edince de oturmak zorunda kaldı.

 

Onbeş yirmi dakikalık bir yolculuktan sonra bir clubün kapısına gelmiştik. “Abi hoş geldin, masan hazır” diye karşıladık kapıdaki görevli. “ooo… hangi ara yaptınız anlamadım vallahi Hakan Bey, çok hızlısınız” diye güldü Yasemin. Yani eğlenelim değil mi” diye yanıtladı gülerek. Görevli önde üçümüz arkada girdik club a. İçerisi oldukça kalabalıktı. Loca tarzi bir yere oturduk. Masa çoktan çerez ve rakı ile donatılmıştı. Hareketli müzik hemen etkisini göstermişti. Yasemin oturduğu yerde sallanıyor, eliyle ritm tutuyordu. Hakan da ona eşlik etmeye başlayınca “Oturduğunuz yerden olmaz, kalkın madem pisti yıkın” diye takıldım. Hakan Yasemin’yi elinden tutup piste doğru giderken ben de etraftaki kızları kesmeye başladım. Sarışını, esmeri, kızılı, Rus, Türk, Alman… Birleşmiş milletler gibiydi içerisi. Piste baktığımda Hakan ve Yasemin dans ediyorlardı. Yasemin Hakan’ın önünde öyle figürler sergiliyordu ki Hakan’ın ağzının suları akıyordu. Hakan güzel dans ederdi. Öyle figürler yapıyordu ki, böyle ortamlarda onunla dans edip kucağına almadığı kız olmamıştı Hakan’ın. Elleri havada buluşunca tamam dedim, Hakan Yasemin’yi kucağa almaya başlayacak. Nitekim de öyle oldu. Daha birkaç saniye geçmeden Hakan Yaseminnin kalçalarının arasına yerleştirmişti aletini. Hakan da ben de biliyorduk ki bu hareketi üçüncü kez yaptığında kız kucağa geliyor ise o gece Hakan’ın kucağında tamamlayacaktı. Tek şarkıda hakan Yasemin’yi bu figürle üç kere kucağa almıştı. Uzaktan kocaman güldüğünü görebiliyordum. Az sonra ikisi de soluk soluğa geri geldiler. İkisinin de yüzünde kocaman gülümseme vardı. Tertip görüş mesafesine girince göz kırptı işin tamam olduğunu belirtmek için. Rakı kadehlerine uzanıp birer yudum aldılar tokuşturup. Hakan eğilip Yasemin’nin kulağına birşeyler söylüyor, Yasemin kahkahayı basıyordu. Ardından tam tersi oluyor Yasemin Hakan’ın kulağına birşeyler söylüyor, bu kez ikisi birden kahkahayı basıyorlardı. Yasemin ikimizin ortasında oturuyordu. Hakan’ın bir eli bacak bacak üstüne atmış Yasemin’nin dizindeki yerini almıştı. O esnada Yasemin bana döndü “Bu gün çok rakı içtik” diye seslendi kulağıma. “Evet” diyerek güldüm. “Sır tutmaya devam o zaman!” diye ekledi. “Özgür bir kadınsın” diye yanıtladım. “Sınırlarını sen belirlersin” diye ekleyince güldü. “Benim belirlememin faydası var mı sen sınır tanımadıktan sonra Beyaz Zenci” dedi ve kahkahayı bastı. Hakan ile göz göze geldik. Ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Yasemin bu kez ona döndü. Hakan’ın kulağına birşeyler söyleyince Hakan kocaman açtığı gözleriyle bana baktı ve sonrasında kahkahayı patlattı. “Ben bir lavaboya gidiyorum” diyerek ayaklandım. Niyetim ikisini locada yalnız bırakıp gecenin gidişatına hız kazandırmaktı. Döndüğümde öpüşüyorlar ise bir bahane uydurup kaçacaktım. Lavaboya gittim. Elimi yüzümü yıkadım. Biraz oyalandıktan sonra tekrar içeriye yöneldiğimde Yasemin ve Hakan’ı locada göremedim. Dikkatli bakınca pistte hareketli müziğe rağmen sarmaş dolaş olduklarını fark ettim. Rakı bardağımdan bir yudum daha aldım. Ayağa kalkıp piste onların yanına gittim. Beni fark edince ayrıldılar. Biraz sallandıktan sonra “Ben müsaade istesem, başım ağrıdı gürültüden” dedim Yasemin’ye. “Siz Hakan ile takılın isterseniz” diye güldüm. “Yok ya, otelde eğlenmeye devam ederiz” diye yanıtladı Yasemin. Sonra Hakan’a döndü ve ona birşeyler söyledi. Hakan başını sallayıp onay verdikten sonra Locaki eşyalarımızı alıp clubdan çıktık.

 

Otele geldiğimizde saat 2yi gösteriyordu. “Birer kahve içelim mi?” diye sordu Hakan. “Yok ben müsaade isteyeyim, başım gerçekten çok ağrıyor” diye yanıtladım. Yarın görüşürüz diye ekledim. “Tamam tertip, nasıl istersen” dedi Hakan. Yasemin’de o zaman ben Hakan Bey’e eşlik edeyim” diye yanıtlayınca tokalapış öpüştük yanaktan. Hakan ile de kucaklaştıktan sonra asansöre doğru yürüdüm. Odaya çıktım. Kapıdan girer girmez mesaj geldi Yasemin’den. “Ara kayıpı açık bırakı” yazıyordu. Anlaşılan bizimki Hakan’ı sallayacak, sonra da azgınlığını benle giderecekti. Ara kapının kilidini açtım. Üzerimi çıkarıp duşa girdim ve güzel bir duş aldım. Havluyu belime sarıp bir sigara yaktım ki Yasemin’nin odasının kapısının açıldığını duydum. Öpüşme sesleri gelmeye başlamıştı çoktan. “Yan odada kim var acaba” diye sordu Hakan. “Cenk” diye güldü Yasemin. “Bir duş alayım” dedi. “Tamam” diye yanıtladı Hakan. “olum bu karı manyak lan” diye mesaj geldi o esnada. “Keyfini çıkar” diye yanıtladım whatsup dan Hakan’a. “Tertip kapıyı açık bırakayım, katıl istersen” diye yazdı tekrar.”Sen gecenin keyfini çıkar” diye yanıtladım gülümseyerek. “Ben yine de açık bırakayım, en kötü gelir ağzına verirsin” diye yanıtladı. “Tamam” diye yanıtladığım esnada kapının kilidinin açıldığını duydum. “İşlem tamam tertip” diye yazdı Hakan. O arada Yasemin’nin sesi duyuldu.  “Bakalım tertibin kadar var mısın?” diye gülerek. “Onun lakabı beyaz zenci, yanına bile yaklaşamam” diye yanıtladı Hakan. Sonra ikisinin de sesi kesildi. Arada gelen birkaç küçük kahkaha, Hakan’ın “Devam et, harikasın, sok boğazına kadar” inlemelerini bir müddet sonra Yasemin’nin “hadi ısır göğüs uçlarımı, sık onları, yoğur” çığlıkları ve devamında Yasemin’nin derin bir “ohhhh” çekişi, artık Hakan’ın kadınlığına yerleştiğinin habercisi idi.

 

Aletim çoktan kaskatı olmuştu. Gidip katılmak mı yoksa kalkık bir alet ile odada öylece onları dinlemek mi! Ki ara kapı açıldı. Yasemin önde Hakan arkada geldiler odaya. “Gelmeyi planlamıyordun sanırım” diye gülümseyerek direk yatağa uzandı Yasemin üzerime doğru ve havluyu hiç zaman kaybetmeden açıp “oooo… çoktan kalkkmıış… “ diye mırıldanıp yumulması bir oldu. “Ama bu gece sadece ağzımı sikeceksin” diye ekledi gülerek. Bu arada Hakan dolaptan bir tane bira çıkarıp bana uzattı. Sigaramı, kül tablası ve çakmağımı da uzatınca “Tertibim, keyfine bak sen her zamanki gibi” diye güldü. Yasemin bir yandan aletimin başını ağzının içinde somuruyor, bir yandan eliyle sıvazlıyordu. Hakan arkasına geçip kalçalarını Yasemin’nin iyice iki yana. “Of… Tertip pespembe..” diye diliyle daldı direk. Hakan dilledikçe Yasemin daha fazla yapışıyordu aletime. Güzel yemek, müzikli eğlence, bol rakı, üzerine de sıcacık bir ağız… Elimde buzz gibi bira ve sigara… Hayat güzel şey diye geçirdim içimden. Hakan artık yalama işini bıraktı ve aletinin başını Yasemin’nin kadınlığına sürtmeye başladı. “Hadi sok artık” diye inleyince Yasemin Hakkan aletini bir anda kaydırdı Yasemin’nin kadınlığına. Başını çevirip Hakan’a baktı Yasemin “ohhhh… yerleştir diye inledi bir elinde benim aletim sıvazlamaya devam ederken.

 

Hakan birkaç dakika domalmış vaziyetteki Yasemin’yi sikerken hırıltılar çıkartıyor, Yasemin hem kadınlığındaki, hem de ağzındaki iki erkekliğin keyfini olabildiğince çıkarmaya çalışıyordu ki ben artık sona yaklaşmıştım. Başını yakalayıp saçlarını okşadım biraz. Sonra da aletime daha çok bastırmaya başladım. Ellerimi itti. Hakan’ın da ellerini; kalçalarını okşayan ellerini; uzanıp onlarıda ittirdi. Sonra geriye kaykılıp Hakan ile aramızda kendine bir yer oluşturdu. Ellerini aletimden çekip sadece başını dudaklarının arasında bir müddet somurdu. Sonra öne doğru gelip aletimi dudaklarının araından boğazına kadar kaydırdı. Geriye kaykıldığında Hakan’ı kadınlığına alıyor, öne geldiğinde ise beni boğazına kadar sokuyordu. Yasemin iki erkeği kendine sex makinesi haline getirmiş ve kendi istediği tempoda kendini siktiriyordu. İyice hızlanmaya başladığında ise ilk ben patlamaya başladım boğazında iken tam. Hafifçe geri çekip kendini yarısını dışarıda bırakıp aletimin somurmaya devam etti. Bir yandan da dilini aletimin altında, başının etrafında gezdiriyordu ki bu beni bir yandan oluk oluk boşaltırken, bir yandan da deli gibi zevk almamı sağlıyordu.

 

Benim patlamam Yasemin’nin de orgazmının başlangıcı olmuştu çünkü tüm iliğimi somurmak istercesine somururken aletimi, kendini iyice geriye ittirip Hakan’ı da içine almış hareketsiz kalmıştı. Hakan da bu furyaya katılmakta gecikmedi. Yasemin’nin kasıklarından tutup hızla vurmaya başladı önce. Yasemin mecburen beni ağzından çıkarmıştı. Spermlerimi yutmaya fırsatı dahi olmadan biten orgazmının üzerine ikinciyi yaşamaya başlamış olmalıydı çünkü ağzının içindekilerin bir kısmını göbeğimin üzerine damlatmış, yüzünü de tam üzerine bastırıp Hakan’ın vuruşları ile çılgınca boşalmaya başlamıştı. Hakan’ın hırıltıları da tamamlanınca artık herkes rahatlamıştı. Hakan kendini yatağın diğer tarafına bıraktı. “Tertip…Sana diyecek laf bulamıyorum” diye güldü.

 

Birkaç dakikalık sessizlikten sonra Yasemin ağzından göbeğime ve kasıklarıma damlayan spermlerimi yalayıp temizledi. “off… özlemişim böylesini” diye gülümsedi. Bir eliyle uzanıp Hakan’ın aletini yakaladı ve onu da birkaç kezz sıvazlayarak “sen de tertibinden az kalır değilsin hani…” diye güldü. “Ben onun yarağının başı bile olamam” diye güldü Hakan doğrulurken yataktan. Yasemin’nin kalçasına küçük bir tokat attı. “Seni sikmek bir zevkti ama ben artık kaçar” diye güldü Hakan. “Vur kaç diyosun yani” diye güldü Yasemin. “Aynen, tertibimden öğrendim, herkes kendi yatağında uyanır” diye ekledi gülerek. “O zaman ben de Cenk Bey’i birası ile keyfine bırakayım.” Diyerek ayaklandı. “Teşekkür ederim” diye gülümsedim.

 

İkisi de tekrar odalarına çekildiler. Biramı içtikten sonra yatak başından ışığı kapatıp uykuya daldım.