ROMAN - BÖLÜM 14 - HOŞGELDİN BÜŞRA

 

ROMAN – Bölüm 14 – Hoş geldin Büşra

 

Bunun ileride başıma iş açacağını başından tahmin etmiştim aslında. Ve  gün yediğim hurmalar, gelip beni bu gün tırmalar hesabı hiç istemediğim bir kadın ile istemediğim bir şeyi yaşamak zorunda kalmıştım. Antalya dönüşü başlangıçta her şey normal devam ediyordu Yasemin ile. Hatta Yasemin devam eden haftalar içerisinde birkaç kez Antalya’ya Hakan’ın yanına gitmiş, birkaç gün sonra mutlu mesut geri dönmüşlerdi. Birkaç kez de Hakan gelip Yasemin’de de kalmıştı.

 

İşte ne olduysa Hakan’ın Yasemin’yi ziyarete geldiği son hafta olmuştu. “Tertibim, vaktin var mıı bilmiyorum ama acilen görüşmemiz lazım, yalnız bunu Yasemin bilmemeli” diye aradığında Hakan beni, başıma bir işler açılacağını az çok tahmin etmiştim. Maltepe Sahilde bir cafede buluştuk Hakan ile. Arada arayıp sorsam da telefonda anlatamam diye direnmişti. “Tertibim, bu senin Yasemin” diye başladı Hakan anlatmaya. “Ne benim Yasemin’si olum, artık senin, benim bir işim yok onunla, Antalya’da yaşandı bitti” diye yanıtladım. “Tamam kızma, benim Yasemin ile buluştuk ya bu hafta sonu. Cuma akşamından geldim biliyorsun. Havalanından beni aldığında yanında türbanlı bir bayan vardı arabada. Arka koltuğa oturunca Yasemin tanıştırdı, sizin patronun kızıymış.” Diye girdi muhabbete. Beni aldılar havaalınından, direk eve geçtik Yasemin’nin. “Büşra seninle çok tanışmak istedi, ben de kıramadım, kızmadın umarım” diyince ses de edemedim. Tabi benim hayaller suya düştü. Eve geçtik, masayı çoktan hazırlamışlar. Eve girer girmez Büşra müsaade istedi üzerini değiştirmek için. Biz de Yasemin ile haftanın hasretini gidermeye başladık ufaktan öpüşmeler, sarılmalar ile. Tam öpüşürken Büşra içeri girdi salona ama biz baya kaptırmışız. Ben toparlanmaya çalışıyordum ki Yasemin hiç istifini bozmadan “merak etme, Büşra ile bizim aramızda gizli saklı yoktur” diye gülüp kucağıma daha bir yerleşti. Büşra da “Lütfen Hakan Bey, rahat olun, biz birbirimizin her halini biliriz” diye gülümseyerek “Hatta siz devam edin, ben bir hoş geldin kahvesi yapayım, orta idi değil mi?” diye sorunca anladım ki Yasemin baya detaylı anlatmış beni. Açık mutfak salonda  kahveleri yapıp getirdi Büşra. Yasemin’de benim kucağımdan inip yanıma oturdu. Birer sigara yakıp kahveleri içerken ufak ufak sohbet etmeye başladık. “Cenk Bey’in asker arkadaşıymışsınız” diye girdi Büşra lafa. “Sağolsun Cenk iyi ki tanıştırdı bizi” diye yanıtladım. Gülümsedi ikisi de ben böyle deyince. “ikisini yan yana görecektin Büşra, bütün gece askerlik maceralarını dinledim bitmedi inan” diye ekledi Yasemin. “Bir o kadar da sivilde maceraları var ki hiç sorma” diye bastı kahkahayı. “Bizim Cenk Bey’in baya hızlı olduğunu biliyoruz zaten” diye ekledi Büşra. “Yok, biz son bir araya geldiğimizde bayağı değişmiş inanın. Önceki işinde yaşadığı problemi henüz aşmış değil sanırım” deyince ben Yasemin manalı manalı baktı yüzüme ama yine de “yani çok beyefendi bir insan cenk bey. Bu konuda da oldukça hassas davranıyor” diye ekledi yarım ağız. “Yok, Cenk Bey’in suçu değilmiş zaten, erkek adam. Tabi ki yapacak, yanında çalışan bayanların bir ahlaksızlığı olmuş, biz öyle biliyoruz yani” diye ekledi Büşra. “siz nerden tanışıyorsunuz” diye sorup konuyu senden onun ikisine çevirince uzun uzun anlattılar Amerika’daki okulda tanışmalarından  girip. Bu arada kahveler bitmiş, masaya geçmiştik yemek için. Yasemin hemen rakı şişesini getirdi dolaptan. “Büşra aldırmaz, kendi içmez ama sadece benim evde” diye Büşra’nın önündeki bardağa da bir tek rakı koydu. “ilaç niyetine içiyorum ben” diye gülümsedi Büşra.  “O da sadece Yasemin’nin evinde. Normalde başkaları varken de içmem ama siz biraz özelsiniz bizim için, hoş geldiniz tekrar” diye devam etti Yasemin kadehini kaldırırken. Yemek yiyor, arada kadeh tokuşturuyorduk. Biz birinci kadehleri Yasemin ile bitirmiştik ki Büşra henüz yarısına bile gelmemişti. Beyaz teni hafiften pembeleşmeye başlamıştı. İkinci kadehlere geçtiğimizde Yasemin ve benim hareketlerim iyice rahatlamıştı. Büşra lavabo için izin isteyip kalkınca Yasemin sandalyesinden kalkıp kucağıma oturdu hemen. Dudaklarımız buluştuğunda benim ellerim de onun göğüsleriyle buluşmuştu. Bluzünün üzerinden göğüslerini sıkıp dilini yakaladım ve emdim. Büşra lavabodan döndüğüde poziyondaki tek değişiklik benim ellerimin yeri olmuştu. “Kusura bakmazsanız ben içerdeki odaya geçeyim, hem siz çifte kumruları da rahat bırakayım da keyfinize bakın, normalde içmeyince bu kadar rakı bile beni uyutmaya yetiyor” diye gülümsedi. “iyi geceler şekrim” diye yanıtladı Yasemin.Büşra  salondan çıkar çıkmaz deli gibi saldırdık birbirimize.

 

Masadan kalkıp salondaki üçlü koltukta yerimizi aldık. Daha koltuğa geçerken Yasemin kot pantolonumun kemerini çözmeye başlamıştı. Oturana kadar pantolonum ve kilodum çoktan ayak dibime düşmüştü. “Dur acele etme, daha yeni gitti” dememe rağmen “Çok özledim” diye direk yamuldu yarağıma. Usul usul ağzına alıp emmeye başladı. Küçük küçük sıvazlıyor, bir yandan da üzerindeki bulüzü çıkarıp, sütyeninden kurtulmaya çalışıyordu. Sonunda üstü çırıl çıplak kalmıştı. Ayağa kalkıp kot pantolonundan ve çoraplarından kurtulması saniyeler sürdü. Sonra da benim üzerimdeki gömleği ve atleti çıkardı hızlıca. Onu yalamama dahi fırsat tanımadan bir anda kucağıma gelip oturdu. “Çok özledim seni” diye fısıldarken kulağıma bir yandan da ellerimle kalçalarını sıkıyordum. Yasemin’nin inlemeleri yükselmeye başlayınca elimle ağzını kapatmaya çalıştıysam da her seferinde elimi ağzından göğüslerine götürüyor ve daha yüksek sesle inliyordu. Büşra’ya yakalanma düşüncesiyle işi çabucak bitirsem iyi olacak diye düşünüyordum. Yasemin tekrar fısıldadı kulağıma “Rahatla lütfen, bu hepimizi mutlu eder inan” diye fısıldadı ve inlemeleri için kapattığım ağzındaki elimi tekrar göğüslerine indirdi. Yavaş yavaş kucağımda sadece küçük hareketlerle etmeye başladı. Ben hızlanmak istesem de Yasemin uzatmak peşindeydi” diye devam etti. “Lan olum, başıma ne işler açacaksın dur bakalım” diye gülümsedim. “Lan valla ben bir iş açmadım, ama yasemin sanırım açtı çünkü  senin patron Büşra ile bunun kanallar aynı.” diye ekledi. “O nedemek” diye sorunca “Dur dinle” diye devam etmeye başladı Hakan.

 

Tertibim Yasemin tempoyu düşürünce ben de biraz rahatladım. Madem rahat ol diyor, Büşra’dan çekinmiyor, ben niye kasıyorum diye düşündüm. İçinde girip çıkarken de yumuldum Yasemin’in dolgun göğüslerine. Artık inlemeleri hem uzuyor, hem de daha yüksek sesle çıkıyordu. Evin içi inliyordu resmen ki Büşra’nın duymuyor olması imkansızdı. Bir ara kafayı yukarı kaldırdığımda Yasemin’in bakışlarının kapıya odaklandığını fark ettim. Arka taraftaki cama bakınca da senin Büşra’nın yansımasını gördüm hafiften. Bu kızları arasında ne vardı, Büşra nasıl bir mantık yada kafaya sahipti iyice kafam karışmıştı. Yasemin ile iyi kötü güzel zaman geçiriyordum. Bir yandan da aklıma ikisini birden becermek gerek madem öyle diye geliyor, ama çarşıdaki bulgura giderken evdeki pirinçten olmayalım diye de tırsıyordum. En azından ilk postayı tamamlayayım devamında cıngar çıkarsa sikmeden gitmemiş olurum diye düşündüm. Koltuktan Yasemin kucağımda doğrulup önce onu sırt üstü koltuğa yatırdım. Camdaki belli belirsiz yansıma, ben hareketlenince aniden kaybolmuştu. Senin Büşra bizi dikizliyormuş yani senin anlayacağın.” diye devam ediyordu Hakan heyecanla anlatmaya.

 

“Tertip, gidişat cenneti yaratmışın gibi geliyor” dedim gülerek. “Lan bi dur puşt” diye heyecanla devam etmeye başladı anlatmaya. Tabi benim sırtım kapıya dönük olunca hatun bir şey göremiyordu. Camdan da yansıması belli oluyordu sonuçta. Bir yandan da pozisyon düşünüyordum Büşra’nın rahat seyredebileceği ama aklıma gelmiyordu. Sonra Yasemin’in içinden çıkıp ayağa kalktım. Elinden tutup ayakta seviştik öpüştük bir süre. Koltuğun kolçağını görünce aklıma geldi. Yavaştan koltuğun kolçağına yüzüm odanın kapısına gelecek şekilde oturdum. Yasemin’i de sırtı bana dönük şekilde kucağıma çektim. Aletimi bacaklarının arasında birkaç kez kaydırdıktan sonra arkadan yavaşça girdim Yasemin’in amına. Uzanıp göğserini yakaladım ve onları biraz yoğurdum. Sonra da kendimi sırt üstü koltuğun sırtından geriye doğru attım. Böylelikle kapıyı görmüyordum. Büşra rahatlıkla izleyebilirdi bizi. Tek farkında olmadığı şey ise benim camdan onun yansımasını görüyor olacağımdı. Yasemin’in inlemelerinin tonu yükselince Büşra’nın kapıda belirdiğini camdaki gölgelenmeden anlamıştım. Anlaşılan yüksek ses aralarındaki işaretleşme idi. Benim koltukta onu  görmeyecek şekilde olmam Büşra’yı iyice cesaretlendirmiş olmalı ki gölge koridordan odaya doğru hareketlenmişti. Şimdi tam kapının karşısında Yasemin’e giriş çıkışlarımı izliyor olmalıydı. Ne kadar ileri gideceğini merak ediyordum doğrusu bu işin. Yavaşça doğrulmak isteyince Yasemin önce göğsüme bastırıp beni tekrar koltuğa yapıştırdı sırt üstü. Kucağımdan kendini kurtardı. Sonra ise hissettiğim aletimi tekrar ağzına almış olmasıydı. Artık patlamak üzereydim. “hadi ağzına patlat beni” diye seslendiğimde Yasemin hızla sıvalamaya başladı aletimi bir yandan da başını somururken ve birkaç saniye sonra Yasemin’in ağzına boşalmaya başladım oluk oluk. Tüm spermlerimi emmişti. Ayağa kalktı. Yüzüme bakıp ağzındaki spermleri göstererek gülümsedi ve odadan çıktı lavaboya gidiyorum dercesine. Odadan çıkar çıkmaz hızlıca koltuktan kalktım ve koridoru hafifçe kestim. Benim Yasemin Büşra ile dudak dudağa öpüşüyor, az önce emdiği tüm spermlerimi Büşra’ya yediriyordu. Öpüşe öpüşe lavaboya girdiler. Onları lavaboda basayım mı, yoksa devamında ne yapacaklar onu mu bekleyeyim bilememiştim. Banyodan fısıltalırı gelmeye başladı “off.. Yasemin çok iyi sikiyor” diye fısıldadı Büşra. “Evet… Nasıl yapalım, sence güveneilir miyiz?” diye ekledi. “Bilmiyorum Büşra, sen bilirsin, riskleri sen alıyorsun bu kez” diye yanıtladı Yasemin. “Canım çok istiyor, kaç aydır biliyorsun yurt dışına da çıkamadık. Amım nasıl ıslak baksana” diye yanıtladı Büşra fısıldayarak.

 

“Senin anlayacağın tertip, senin iç mimar ile patronun kızı bayağı bayağı yurt dışında gruba bağlayıp geri geliyorlarmış. “diye devam etti Hakan. “Ulan ne şanslı adamsın, iki tane taş gibi hatun” diye güldüm. “tabi benim başıma açılan belayı saymazsak” diye ekledim. “Ya tertip valla benim suçum değil, neyse, bunun ikisi banyoda fısıldaşırken ben koltuğa geri döndüm. Onların bir planı yokmuş anladığım kadarıyla, madem de böyle bir düşünceleri var, planı ben yapayım dedim. Öksürünce zaten lavabodan su sesi geldi. Birkaç saniye sonra da Yasemin elinde bir pike ile geldi. Gelir gelmez masadaki rakı bardağından bir yudum aldı. Sonra da bana uzattı. Gelip kucağıma kedi gibi kıvrıldı. Getirdiği pikeyi üzerimize örttük  ve birer sigara yaktık. “Çok özlemişim seni Hakan” diye mırıldandı. “İyi geldin” diye ekledi. Saçlarını okşadım. “Ben de seni” diye yanıtladım. O esnada “Yasemin, müsait misiniz?” diye seslendi Büşra. “Gel gel” diye yanıtlayınca Yasemin gözlerini ovuştura ovuştura geldi seninki. Üzerine saten gecelik gecelik tarzında bir şey giymiş siyah. Onun da üzerinde uzun kollu ince birr yelek gibi bir şey. Başının örtüsü hafif acelece bağlanmış gibi. “Susadım da, gürültünüz bitince anca gelebildim su içmeye” diye girdi odaya kikirdeyerek. Mutfağa yürüdüğünde saten gecelik kalçalarını tüm hatlarıyla ortaya çıkarmıştı. “Valla zor dayandım” diye güldü yüzümüze bakmadan. Bir bardak su içti. Hala sırtı bize dönüktü. “Neyse, ben yatayım, siz keyfinize bakın, uyurum şimdi ben” diye güldü salonun kapısına yönelirken. Yasemin’inden bir tepki gelmemişti gülmek dışında. “Otur istersen, uykun kaçtıysa sohbet ederiz” deyince ben “yok, ya uygun olmaz şimdi” diye yanıtladı Büşra. “hem ssiz aşk dolu dakikalarınıza devam edin” diye ekleyince. “Aşk olsun, kusura bakma yani birden böyle olduğu için” diye yanıtladım. “Hadi gel otur kız, yabancı değil, enişten” diye güldü Yasemin. “Şanslı kadınsın valla Yasemin” diye gülerek oturdu tam karşımızdaki koltuğa Büşra. “Enişte, senin de maşallahın var” diye ekledi gülerek. “Ya ben sen uyumamışsındır diye sessiz olmaya çalıştım ama Yasemin” diyince “Bizim aramızda saklı gizli yok, o yüzden ben de rahat davrandım, haksız mıyım Büşra” diye gülerek kesti Yasemin. “Yani… “diye yanıtladı Büşra.. “Hani bazen Cenk ile ilgili anlatıyorsun ya yaptıklarınızı, onun gibi işte” diye ekleyince “haaa… o kadar yani” diye şaşırmış gibi yaptım. “yani işte” diye gülerek yanıtladı Büşra, “tabi sizin Cenk Bey ile ne kadar yakın olduğunuzu bilmiyorum, yanlış da anlaşılmasın” diye ekledi gülerek. Bir şekilde konuya ordan girilmişti. “Açıkcası bizim Cenk ile birlikte yaptıklarımızı birlikte yapacak kadar yakınsanız” diye devam edince ben Yasemin anlamıştı ne demek istediğimi pikenin altından aletimi hafifçe kavrayıp sıktı taşaklarımı. “Aynen, sizin Cenk ile beni becerdiğiniz gibi, biz de Büşra ile yurt dışında çok erkeğin ırzına geçtik” diye kahkahayla bombayı ortaya bıraktı Yasemin.

 

Yorumlar